Yerel seçim çalışmaları kapsamında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul’da başlangıcını yaptı. Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Buğra Kavuncu ve Çatalca Belediye Başkan adayı İsmail İp ile ilçedeki esnafı ziyaret etti.
Akşener, 1995 seçimlerinde bu bölgeden Doğruyol Partisi’nden milletvekili adayı olduğunu ve seçildiğini hatırlattı, sohbet ettiği eczacı da “Bütün konuşmalarınız bizim düşüncelerimizi ifade ediyor. Çok beğeniyoruz, takdir ediyoruz” dedi.
Bir lokantaya giren Akşener’e aşçı, işlerin durgun olduğunu ve alım gücünün düşük olduğunu söyledi. Oy istediği sırada “Hayırlısı olsun” diyen aşçı ile Akşener arasında esprili diyalog yaşandı. Bir bakkal da Çatalca’da ve büyükşehirde İYİ Parti’nin adayına oy vereceğini belirtti.
'O ZAMAN İYİYDİ DE ŞİMDİ Mİ KÖTÜ?'
Bu sırada sokaktaki bir yurttaş da yerel gazeteci ve AKP’li olduğunu söyleyerek Akşener’in, genel seçimler döneminde Altılı Masa sürecini hatırlattı. “Şu anda neden İmamoğlu’nu eleştiriyorsunuz? O zaman iyiydi de şimdi mi kötü” diye sordu.
Akşener’in “Şimdi biz bir rekabet yapıyoruz” demesi üzerine yurttaş da “Masadan ayrıldığınızda çok güzel yaptınız. Neden tekrar masaya gittiniz? Ben hayatta sola oy vermiş değilim. Eleştirdiğine üzülmüyorum. Sonuna kadar eleştir. Çünkü AK Parti’ye yarıyor, bize yarıyor bu ama masaya neden geri gittiniz, ona üzüldüm” diye konuştu. Akşener de “Seni üzdüğüm için özür dilerim” diyerek uzaklaştı.
'ÖZÜR DİLEMİYORUM'
Daha sonra kahvehaneye de uğrayan Akşener, 3 yıldır esnaf dükkânı gezdiğini belirterek adaylarına oy istedi.
Akşener, “İki tarafın derdi de İYİ Parti, Meral Akşener. Yahu sana ne kardeşim? Biz hür ve müstakil olarak yola çıktık. Konumuz ne şimdi? Ben televizyonları izliyorum şimdi, korkunç. 24 saat iki tarafta yoldaşı da candaşı da İYİ Parti aşağı, İYİ Parti yukarı. Arkadaş, siz bizi kötülemeye harcayacağınız vakti seçmeye ulaşmaya harcasanız ya. Gördüm ki herkese rahatsızlık vermişiz. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dilemiyorum. Rahatsızlık vermeye devam edeceğim” diye isyan etti.
