Hasar gören evlerde yaşayan insanlar ise panik yaşadı. Olayla ilgili yaşadıkları anlatan bir bina sakini, 'Berbat bir durumdayız. Binamız sallanıyor, hala çalışıyorlar. 100-200 metre yarık var ama bize inanmıyorlar. Kimse dur demiyor' dedi. 'KAYMADA TEMELİN BULUNDUĞU ALAN AÇILDI' İstanbul Ataşehir'de dün sabah 05.00 sıralarında, inşaattaki hafriyatın alınması sırasında istinat duvarı çöktü. Duvarla birlikte inşaat alanının bitişiğindeki müstakil evin bahçesinde çöküntü oluştu. Evin bir kısmı boşlukta kalarak temelin açık bir biçimde göründüğü görüntüler korkuttu. İnşaat alanının diğer yanındaki 5 katlı binada da hasar meydana geldi. Gürültüyle uykularından uyanan mahalle sakinleri panikle dışarı çıktı. Olay yerine polis ve belediye ekipleri sevk edildi. Çöküntüye rağmen inşaat alanındaki çalışmaların devam ettiği görüldü. Müstakil evde yaşayanlar evlerinden ayrılmak için hazırlanırken, hasar gören binanın sakinleri de evlerinde kalmak istemediklerini söyledi. 'BİNAMIZIN İÇİ HASAR ALMIŞ DURUMDA' Bina sakinlerinden Ferit Yarız, 'Sabah 05.00 gibiydi. Kalktığımızda saclardan hafif bir gürültü geldi. Ben dolu yağıyor zannettim. Camı araladığımda yan tarafımızdaki inşaatın istinat duvarının aniden çöktüğünü gördüm. Çok korkunç bir durumdu. Çocuklar ağlayarak yanıma koştu. Dışarı çıkarıp, karşı tarafa geçtik. Oradaki diğer çocukları da dışarı çıkardık. Binamızın içi hasar almış durumda. Anlatıyorum adamlar kabul etmiyor. Belediye geldi, hiçbir şey söylemeden gitti. Kızım ağlıyor, 'Baba içeri girmek istemiyorum' diyor. Berbat bir durumdayız. Binamız sallanıyor, yıkılacak gibi. Hala da çalışıyorlar, anlamıyorlar. Boydan boya 100-200 metre yarık var. Bize inanmıyorlar. Hiç kimse de dur demiyor' dedi. 'EVDE 15 KİŞİ KALIYORDUK, ŞİMDİ NEREYE SIĞINACAĞIZ?' Müstakil evde oturan Aynur İrkli, 'Evde 5 torunum vardı. Gece saat 04.00'de bir uğultuyla uyandık. Kapıyı açtığında her yerin döküldüğünü gördüm. Daha önce uyarmıştık. Buranın yıkılacağı belliydi ama hiçbir önlem alınmadı. İstinat duvarı yapmış incecik. Duvarla birlikte bahçemiz, ağaçlarımız gitti. Canımız da gidebilirdi. Bakın evim nerede duruyor. Evde 15 kişi kalıyorduk, şimdi nereye sığacağız. Bu müteahhitin benden alacağı 30 santim bir yerdi. Parasını verelim, burayı satın alalım, bozma bahçemizi dedik. Israrla vermedi. Verseydi belki bunu yaşamayacaktık. Ben evimin eski haline gelmesini istiyorum. Biz depremden korkarken bunu yaşadık. Hiçbir çocuğumu eve getirmedim, eşya almak için kendim geldim. Bahçeyi dolduracaklarmış, burada oturacakmışız. Mecbur çıkmak zorundayım, artık burada nasıl kalabilirim' diye konuştu.