Dizide Rauf Denktaş ve Fazıl Küçük'ün 'sürekli bir yerlerden bir yerlere' kaçtıklarının gösterildiği belirten Sabahattin İsmail "Rauf Denktaş siperdeydi... Küçük de köyden köye yardım için koşturuyordu" dedi. Dizide Ahmet Kural ve bereli diye adlandırılan kahramanların gerçek kimlikleri ile ilgili de ipuçları veren İsmail şunları söyledi: *TRT'nin "Bir Zamanlar Kıbrıs"dizisinin 4. Bölümünde 1963'de Lefkoşa'nın düştüğü, EOKA'nın Türk karargahını ele geçirdiği iddia edildi. Bu uydurmadır. EOKA,TMT direnişini kırıp Türk bölgesine giremedi.Aksine stratejik 2 yüksek bina ve bir fabrikayı kaybetti.Bu uydurmaların nedeni ne? *Ele geçirilen binalardan biri Seferis'in un fabrikası idi. Bugün bu binanın yerinde Paşa Oteli var. TMT'den 5 kişilik bir tim üzerinde ağır silah bulunan binayı ele geçirmek için operasyon yaptı. Ancak pusuya düştü. 3 şehit 2 yaralı verildi. Türk Alayı'ndan gelen tim binayı ele geçirdi. *Ele geçirilen 2.stratejik bina bugün KKTC Meclisi olarak kullanılan, 1974 öncesi 55.Bölük karargahı olan Dianellos'un sigara fabrikası idi. TMT'ciler'in saldırısı sonucu EOKA'cılar kaçtılar. Fotoğrafta binayı ele geçiren TMT'ciler balkonda nöbette. Dizide bunlar niye gösterilmedi? *Ele geçirilen 3. bina ise bugün KKTC Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığının yapıldığı Rumların BUZ fabrikası idi. TMT' cilerin operasyonda binadaki EOKA'cılar, 1974'de ele geçirdiğimiz Neapoli'ye (Yenişehir) kaçtılar. Dizi bunları göstermek yerine EOKA 'nın karargaha girdiğini uydurdu... *Dizinin 4. Bölümü bitti. Hala Türk subaylarının yönetimindeki efsanevi Türk Mukavemet Teşkilatı'na (TMT) bir replikte olsun yer verilmedi. Oysa TMT, gösterdiği müthiş direnişle,AKRİTAS Planı’nında öngörülen 6 saat içinde tüm Türklerin, Girit'teki gibi toplu soykırımla katlini önledi. *4. bölümde EOKA'nın Türk karargahına girdiği ve Denktaş ile Dr. Küçük'ün saklanacak yer aradıkları, Denktaş’ın dehlizden kaçtığı yalandır. Denktaş mevzilerde idi. Hatta buz fabrikasını ele geçiren TMT'cilere kurşun yağmuru içinde göndere çekmek için bayrağımızı getiren Denktaş'tı. *Rumların girdiği ofis, Dr. Küçük'ün Lefkoşa'nın Rum kesiminde kalan ofisi idi. Orda Türkler ve TMT'ciler yoktu. Dr. Küçük saldırılar süresince, şimdi Cumhurbaşkanlığı binası olan Türk bölgesindeki Cumhurbaşkan Muavinliği konutunda,Halkın Sesi gazetesi binasında ve kliniğinde çalıştı. *Dr Fazıl Küçük gösterildiği gibi panik içinde, çaresiz, tükenmiş bir kişilik sergilememiş, tam aksi, mevzileri gezerek mücahitlere moral vermiş yabancı diplomatlar, İngilizler ve BM Barış Gücü ile görüşmeleri sürdürmüş, göçmen kamplarına gidip halka moral vermiştir. Dizi bunları da göstermedi... *Üzerinde ağır makineli silah bulunan Seferis'in un fabrikasını ele geçirmek için TMT tarafından düzenlenen operasyonda şehit olan 3 TMT'ci; Dökmeci Muhip, Tuncer Hasan, Aziz Rüstem. TMT'nin gözü pek yiğitleriydiler. Dizide bu operasyona yer vermek yerine uyduruk hikayeler gösterildi. *Seferis'in un fabrikası baskınında 3 arkadaşları şehit olan TMT'ci Yılmaz Bora elinden ve omzundan, Vural Türkmen ise ağzından yaralanmıştı. Ömer Sami Coşar'ın çektiği Banyo katliamının fotoğrafları, tedaviye gönderildiklerinde vücutlarına yapılan alçı içinde Ankara'ya ulaştırıldı.