Alman gazetesi Die Welt, diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberinde, Pekin yönetiminin Ukrayna'ya olası bir barış gücü misyonu kapsamında askeri birlikler göndermeye hazır olduğunu iddia etmişti. Ancak Çinli yetkililer bu iddiaları hızla reddetti. Çin, savaşın başından bu yana Ukrayna krizinde arabuluculuk rolü üstlenmek istediğini, ancak askeri bir müdahale planı olmadığını savunuyor.
NATO ve Rusya arasındaki gerilim
Çin'le ilgili bu iddialar, Ukrayna'ya Batılı asker gönderilmesi tartışmalarının yeniden alevlendiği bir döneme denk geldi. Washington'da Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky ve ABD Başkanı Donald Trump arasında yapılan görüşmenin ardından Avrupalı politikacılar, Batı birliklerinin Ukrayna'ya gönderilmesi konusunu tekrar gündeme taşıdı.
Bu durum, Rusya'nın sert tepkisine yol açtı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna topraklarına herhangi bir yabancı askeri müdahalenin Rusya için kabul edilemez olacağını vurguladı. Küresel güçler arasında süregelen bu stratejik hamleler ve açıklamalar, Ukrayna krizinin diplomatik ve askeri boyutlarının ne kadar karmaşık olduğunu bir kez daha gösteriyor.