Son günlerde siyasette gündem "Terörsüz Türkiye" süreciyken, DEM Parti İmralı heyetinin terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ve ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi sonrası gözler yaşanacak yeni gelişmelere çevrildi. Bugün TBMM'de partisinin grup toplantısında konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da bu konuya değinerek, terör örgütünün bu hafta silah bırakacağını ancak sonrasındaki sürecin de çok önemli olduğunu söyledi.
12 şehit için başsağlığı
Konuşmasına şehit askerler için başsağlığı dileyerek başlayan Hatimoğulları, "12 askerin metan gazı sebebiyle hayatını kaybetmesinden üzüntü duyuyor, bir kez daha başsağlığı diliyoruz. Bugün büyük bir katliamın da yıl dönümündeyiz. 7 yıl önce Çorlu Tren Faciası'nı yaşadık. Bir kez daha cezasızlık politikası hayata geçti ve adalet yerini bulmadı ne yazık ki. Yitirdiğimiz canları minnetle anıyorum" dedi.
"Sizin yüzünüzden ormanlarımızı yitirdik"
Orman yangınlarına da değinen DEM Parti Eş Genel Başkanı, "Ormanlarımız cayır cayır yanıyor. Bütün ihmallerin sorumlusu kim? Cudi’den İzmir’e, Bursa’dan Hatay’a ormanlarımız cayır cayır yanıyor. Bakan “elektrik hatları” diyor. O hatları kim özelleştirdi? Kim şirketlere peşkeş çekti? Peki, peşkeş çektin; neden denetlemedin? Milletvekillerimiz çok sayıda soru önergesi verdi hepsi cevapsız kaldı. Sizin yüzünüzden ormanlarımızı yitirdik ve kılınızı kıpırdatmadınız" diye konuştu ve yangın bölgelerinin acil bir şekilde afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini söyledi.
"Kadınların sözü sürecin dışında tutulamaz"
Barış sürecinden kadınların da uzak tutulamayacağını vurgulayan Hatimoğulları, "Kürt sorununda demokratik çözüm diyerek sorunun hukuki ve yasal bir zeminde çözülmesi için Meclis'i göreve çağırdınız. Şimdi siyasete düşen görev kadınların taleplerine kulak vermektir. Barış kadınların haklarına yönelik saldırıların son bulması demektir, kadın cinayetlerinin son bulması demektir. İşte bu yüzden kadınların sözü sürecin dışında tutulamaz. Bugün barışı konuşuyorsak bunda bu uğurda çok ağır bedeller ödemesine rağmen barış demekten vazgeçmeyen Cumartesi Anneleri'nin, Barış Anneleri'nin, kadın hareketinin emeği çok büyüktür" ifadelerini kullandı.
"Parlamentonun tarihi sorumluluğu"
Çok önemli bir süreçten geçildiğini ifade eden Hatimoğulları, "DEM Parti olarak teşkilatlarımız gece gündüz çalışıyor, her yerde barışı anlatıyorlar. Nasıl toplumsal barışı inşa edeceğimizi konuşuyorlar. Türkiye'nin sokaklarından Ankara'ya kadar uzandırıyoruz. Barış ve Demokratik Toplum Komisyonu'nun Meclis kapanmadan derhal kurulması gerektiğini söylüyoruz. Ve bu meclis, yaz boyunca çalışarak sürece yönelik hazırlık yapmalıdır. Kalıcı ve onur barışı hep beraber bu ülkeye armağan etmek bu parlamentonun tarihi sorumluluğudur" şeklinde konuştu.
"Hepimize önemli görevler düşüyor"
İmralı heyetinin tüm gelişmeleri terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile yaptıkları görüşmede değerlendirdiklerini söyleyen Hatioğulları, Süreç kapsamında atılacak adımlarla beraber hepimize önemli görev ve sorumluluklar düşüyor. Türkiye'de demokrasi, hukuk ve özgürlüklerin kapısının sonuna kadar açılması gerektiğini düşünüyoruz. Artık tarihi bir noktadayız. Heyetimiz gelişmeleri sayın Cumhurbaşkanımızla da istişare etmiştir. Artık bu sürecin tamamlanmasını canı gönülden diliyoruz" dedi.
"Somut adımlar gerek"
Barış sürecinde mücadeleye devam mesajı veren DEM Parti Eş Genel Başkanı, "Barışın önü sonuna kadar açıktır. Yeter ki biz bunu destekleyelim. Özellikle bu hafta gerçekleşecek silah bırakma merasimi ve sonrasındaki önemli süreçte bu ülkeyi gerçek anlamında onurlu bir barışla buluşturmak ve demokrasi için somut adımlar atmak gerek. Parlamentonun alacağı kararlar, demokratikleşmeyle ilgili alınacak kararlar burada çok önemli. Ben bu konuda çok ciddi yol yürüyebileceğimize inanıyorum" diyerek sözlerini noktaladı.
