Çin'deki bir toplama kampından gelen bir sızıntı bilgiye göre hükümet, genç olmayı ve yurtdışında yaşayan birisiyle konuşmayı suç sayarak bölgedeki Müslümanları gözaltına almayı hedefliyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) tarafından elde edilen veri tabanı, Sincan bölgesindeki yetkililerin, bireylerin kişisel ilişkilerini, internet faaliyetlerini ve günlük yaşamlarını izleyen geniş bir "tahmine dayalı polislik" ağını nasıl kullandıklarına ışık tutuyor. Liste, 2016 ile 2018 yılları arasında Aksu vilayetinde tutulan ve görünüşe göre hepsi Entegre Ortak Operasyonlar Platformu (IJOP) tarafından seçildikten sonra hapsedilen 2 binden fazla Uygurlu tutuklunun ayrıntılarını içeriyor.
HÜKÜMET HER ŞEYDEN HABERDAR
IJOP, online izlemeden alınan kişisel verileri ve bu verilerin uygulamaya manuel olarak girilmesinden oluşan devasa bir veri tabanıdır. İnsanların fiziksel özelliklerinden arabalarının rengine ve evlerine girmek için ön veya arka kapıyı kullanma tercihlerine, ayrıca çevrimiçi olarak kullandıkları yazılımlara ve düzenli iletişimlerine kadar çeşitli bilgileri içerir. HRW'de kıdemli Çin araştırmacısı Maya Wang, "Aksu vilayetinin listesi, Çin’in Sincan’daki Türk Müslümanlara yönelik acımasız baskısının teknolojiyle nasıl beslendiğine dair daha fazla bilgi sağlıyor" dedi. Listede yer alanların çoğu yasal ve şiddet içermeyen davranış nedeniyle
tutuklandı.
‘GÜVENSİZ’ OLDUKLARI İÇİN TUTUKLANIYORLAR
Gözaltı nedeni olarak sıralanan davranışlar arasında “genellikle güvenilmez” olmak ve “1980'lerden sonra doğmak” bulunmaktadır. Görünüşe göre bir adam arazisi için kira ödemediği için, diğerleri ise çok eşlilik yaptığı için gözaltına alınmış. Pekin başlangıçta kampların varlığını reddetti, ancak son zamanlarda bunların aşırılık ve terörizme karşı mücadelenin hayati bir parçası olduğunu iddia etti.
YURTDIŞINDAKİ AİLESİNİ ARADI, GÖZALTINA ALINDI
Raporda Bayan T olarak adlandırılan bir tutuklu, IJOP'un yurtdışında yaşayan kız kardeşinden dört telefon aldığını kaydetmesinin ardından "hassas ülkelerle bağlantıları" nedeniyle işaretlendi. HRW'li araştırmacılar, belgeleri doğrulama çabalarının bir parçası olarak kız kardeşiyle konuştu. Bayan T'nin gözaltına alındığı tarih civarında yurtdışındaki ailesi hakkında polis tarafından sorguya çekildiğini söyledi. O zamandan beri kardeşler arasında hiçbir temas olmadı, ancak Bayan T'nin şu anda tam zamanlı olarak bir fabrikada çalıştığını, sadece hafta sonları eve gitmesine izin verildiğini söyledi. Bunun zorunlu çalışma programının bir parçası
olduğundan şüpheleniyor.
DÜNYA SOYKIRIM OLARAK TANIMLADI, TÜRKİYE’DEN SES YOK
IJOP ve kamp ağının nasıl yapılandırıldığını göz önüne çıkaran bu sızıntılar ve Aksu'dan gelen bu ayrıntılar, sistemin günlük olarak nasıl işlediğine dair benzeri görülmemiş bir fikir veriyor.
Wang, "IJOP tarafından seçildikten sonra gözaltına alındığını söyleyen insanlarla röportaj yaparken, sistemin her birey için onları nasıl yakalayıp gözaltına aldığını açıklayan resmi belgeleri ilk kez gördük" dedi. İnsan hakları grupları, bir milyondan fazla insanın gözaltı ve eğitim kamplarında hapsedilmesi, zorunlu çalıştırma, kadınların kitlesel kısırlaştırılması ve din, kültür ve dile getirilen kısıtlamalar dahil olmak üzere, Sincan'daki kitlesel insan hakları ihlallerini kültürel soykırım olarak tanımladı. (Guardian)
Çeviri: İsmail Cömert / polemikhaber.com
