Ankete katılanların tamamen yüzde 38'i, bu durumda Covid-19 pandemisi gibi belirli konuların haberlerde yer almasından kaçındıklarını, çünkü haberlerin 2017'de bildirilen rakamlara göre yüzde 10'luk bir artışla "iç karartıcı" hale geldiğini söyledi. Haberlerden kaçındığını itiraf edenlerin yüzde 43'ü siyaset ve pandemi haberlerinin çok fazla olduğundan şikayet ederken, yüzde 36'sı haberlerin kötü ruh haline soktuğunu söyledi. Yüzde 29'u ise, okuyacak çok fazla haber olduğundan yakındı.

2016’DAN BU YANA İKİ KATINA ÇIKTI

Ankete katılanların yüzde 46'sı "bazen" veya "sık sık" haberlerden kaçındığını söyledi. Bu rakam, 2016'dakinin neredeyse iki katı. BBC, raporda yer alan tüm kamu medya markaları arasında en kötü düşüşü yaşadı. 2018'den bu yana yüzde 20 puan kaybetti. Medyanın itibarına ilişkin dünya çapındaki görünüm korkunç, yanıt verenlerin sadece yüzde 42'si "çoğu zaman" gazetecilere güvendiklerini söylüyor.

Araştırmanın yazarı Nic Newman, haberlerden kaçınan ülkeler arasında Brezilya, Birleşik Krallık ve ABD'nin üst sıralarda yer aldığını vurgulayarak, haber kapsamıyla ilgili genel memnuniyetsizliğin yüksek derecede siyasi kargaşayı suçladı. Newman, “Siyasi krizler, uluslararası çatışmalar ve küresel salgın hastalıklar gibi gazetecilerin en önemli gördüğü konular, tam da bazı insanları geri çeviren konular gibi görünüyor” dedi.

GENÇLER SOSYAL MEDYADAN ÖĞRENİYOR

Özellikle genç katılımcılar, New York Times veya Washington Post gibi popüler haber markalarından daha fazla uzaklaştıklarını, bunun yerine sosyal medya ve arama motorları aracılığıyla haber okuduklarını bildirdiler. (RT)