Avrupa ve ötesindeki alıcılar, Tanzanya, Botsvana ve hatta potansiyel olarak Madagaskar gibi yerlerde genellikle uzak madenlerden kömür için en yüksek fiyatı ödemek için rekabet ediyor. Rus enerjisinden uzaklaşmaya çalışan hükümetler nedeniyle yeniden canlanan kömür talebi, en kirletici fosil yakıtlardan uzaklaşmaya yönelik iklim planlarıyla çatışıyor.

‘KÖMÜRÜN OLDUĞU HER YERE GİDİYORLAR’

Kömür madenciliğiyle ilgilenen BlueskyMinings'in Genel Müdürü Rizwan Ahmed, "Rus savaşından sonra Avrupalılar kömürün olduğu her yere gidiyorlar. Çok iyi fiyatlar ödemeyi teklif ediyorlar" dedi. Cargill'in Okyanus Taşımacılığı Bölümü Başkanı Jan Dieleman, "Avrupa diğer alıcılarla rekabet ediyor ve alternatif daha pahalı olan gaz. Avrupa kömür tedarik edebilmeli ve Kolombiya, Güney Afrika ve hatta daha uzak yerlerden Avrupa'ya çok güçlü akışlar göreceğiz" dedi. 

Jeopolitik rüzgarların değişmesi durumunda fırsat penceresi kısa olsa da, kömür kaynaklarına sahip bazı ülkeler kazanılacak marjları kaçırılmayacak kadar iyi bir şans olarak görüyor. Enerji üretiminde kullanılan termal kömür fiyatları, geçen yıl ton başına 176 dolardan 483.50 dolarlara kadar çıktı. 

KÖMÜR İÇİN SON ÇAĞRI

Kömür madencileri, bazılarının üretimi kısmak için yoğun baskıyla karşı karşıya kalan bir endüstri için son bir şans olarak gördüğü eşi görülmemiş kar marjının tadını çıkarıyor; Thunder Said Energy’de analist olan Rob West, 2020'nin sonlarında kömürün tonu 75 dolar olduğunda, bir kömür madeninin 15 dolarlık bir nakit marjı kazanabileceğini söyledi. Ancak fiyatlar 400 dolara ulaştığında, nakit marjı 235 dolara yükseldi.

Avrupa ülkeleri, zorlu bir kışa hazırlanmak için yakıtı depolamaya ve kömür santrallerini yeniden açmaya çalışırken çevresel hedeflerini ertelediler. Termal kömür yakmadaki mevcut artış, ülkeleri iddialı karbondioksit emisyonlarını azaltma hedefleriyle karşı karşıya getirebilir; Enerji düşünce kuruluşu Ember'e göre, AB'de daha fazla kömür yakmak, Rus gaz arzı tamamen durdurulursa karbondioksit emisyonlarını yılda yüzde 1.3 artıracak.

Avrupa'daki hükümetler, bunun geçici bir değişiklik olduğunu söylüyor, ancak bu, enerji krizinin ne kadar süreceğine bağlı olabilir. (Reuters)