Bu sözler, 250 bin toplu katliam kurbanın gömüldüğü Kigali Soykırım Anıtı'nda yapılan ciddi bir konuşmada geldi.

KAÇAMAK ÖZÜR

Nisan 1994'te başlayan 100 gün süren olaylarda yaklaşık 800 bin etnik Tutsi, ve Hutu milisleri tarafından öldürüldü. 

Soykırım, 1994 yılının Temmuz ayında, şimdiki Cumhurbaşkanı Kagame liderliğindeki Ruanda Yurtsever Cephesi'nin Uganda'dan içeri girip ele geçirmesiyle sona erdi.

Macron, "Bugün burada, alçakgönüllülük ve saygıyla, senin yanında, sorumluluklarımızı görmeye başladım" dedi, ancak, Fransa'nın soykırıma "suç ortağı" olmadığını da sözlerine ekledi. Yalnızca dehşetten sağ kurtulanların ‘’bizi belki affedebileceğini’’ söyledi.

‘SÖMÜRGECİ TAVIR KÖR ETTİ’

Macron’un ziyareti, bir Fransız soruşturma heyeti tarafından, sömürgeci bir tavrın Fransız yetkilileri kör ettiğini ve hükümetin katliamı önceden görmediği için “ciddi ve ezici” bir sorumluluk taşıdığını söyleyen bir raporun Mart ayında yayınlanmasının ardından geldi.

Ancak rapor, Fransa'yı cinayetlerde doğrudan suç ortaklığından temize çıkardı. 

Daha önce Fransa'nın soykırıma katıldığını söyleyen Kagame, geçen hafta raporun ülkesindeki insanlar için "çok şey ifade ettiğini" söyledi.

ARŞİVLER AÇILDI

Macron, Nisan ayında, soykırım sırasında sorumlu olan eski Cumhurbaşkanı Francois Mitterrand'ın Ruanda arşivlerini açmayı kabul etti. 

Kısa bir süre sonra Ruanda, Fransa'nın bir soykırım hazırlandığının farkında olduğunu ve bunu gerçekleştirme sorumluluğunu taşıdığını ve Ruanda'nın dönemin Cumhurbaşkanı Juvenal Habyarimana'ya sarsılmaz desteğini sürdürdüğünü ortaya koyan kendi raporunu yayınladı.

Cinayetlerin çılgınlığını ortaya çıkaran şey, Habyarimana’nın uçağının düşürülmesi, başkanın öldürülmesiydi.

Raporda, "Fransız yetkililer Ruanda hükümetini silahlandırdı, tavsiye verdi, eğitti, donattı ve korudu" deniyordu ancak Fransa, rolünü yıllarca örtbas etmeye devam etti.

(Al Jazeera, Çeviri:Polemikhaber)