Geçen ay Meksika'da üç gazeteci 10 gün içinde vurularak öldürülmüştü. Komitenin Meksika temsilcisi Jan-Albert Hootsen, “Meksika, basın özgürlüğü konusunda çok yönlü bir kriz yaşıyor.

Durum son birkaç yıldır giderek kötüleşiyor ve 2020'de muhabirler için dünyanın en ölümcül ülkesi olmasıyla sonuçlanıyor. Kriz, esas olarak cezasızlıktan kaynaklanıyor” dedi.

FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER

Verilere göre, genel olarak, gazeteci cinayetlerinin en az yüzde 90'ı çözülmemiş durumda. Meksika, gazeteciler için uzun zamandır tehlikeli bir yer. Organize suç ile yolsuzluğa bulaşmış yetkililer arasındaki bağı araştıranların en sık hedef aldığı yer.

HÜKÜMET SORUŞTURMALAR İÇİN FONLARI KESTİ 

Basın özgürlüğü kampanyacıları, gazetecilere yönelik şiddetle mücadele etme ve faillerin cezasızlığına son verme sözü veren başkan Andrés Manuel López’in 2018'de seçilmesinden sonra durumun düzeleceğini umuyordu. 

Ancak, bağımsız gazetecileri ve aktivistleri karalamak için sık sık günlük basın brifinglerini kullanan cumhurbaşkanının medyaya karşı eşi görülmemiş bir halk düşmanlığının ortasında saldırılar arttı. 

Hükümet ayrıca tehdit altındaki gazeteciler için korumayı zayıflattı ve soruşturmalar için fonları kesti. Bu yıl öldürülen gazetecilerden ikisi, işleriyle bağlantılı ölüm tehditlerini bildirdikten sonra sözde federal koruma altındaydı.  Her iki durumda da atanmış korumaları da saldırılarda öldü.

DÜNYADA DA DURUM VAHİM

Gazetecileri Koruma Komitesi’ne göre, 2020 yılında tüm dünyada en az 30 gazeteci öldürüldü. 

Bunlardan 21'i, yaptığı çalışmalar nedeniyle misilleme olarak hedef alındı. Meksika'dan sonra en çok gazeteci cinayeti Afganistan ve Filipinler'de yaşandı.

(Guardian)
Çeviri: İsmail Cömert