Grubun "iç veya dış düşman" aramadığını söyleyen Sözcü Zabihullah Mücahid, Afgan eski hükümeti tarafından kullanılan medya merkezine davet edilen gazetecilere, grubun zaferinden dolayı "Afgan milletini tebrik etmek" istediğini söyledi.

Mücahid, kadın haklarını onurlandırmak ve çalışmalarına izin vermek için ancak grubun İslam hukuku yorumu dâhilinde belirsiz bir şekilde ifade edilmiş bir taahhüt ekledi ve gazeteciler “ulusal değerlere karşı çalışmazlarsa” özel medyanın “bağımsız kalmasına” izin verileceğini söyledi.

‘’EYLEMLERİNE GÖRE YARGILAYACAĞIZ’’

Afganistan'dan gelen narkotik ticaretini sona erdirme ve ülkenin terörist gruplar tarafından diğer ülkelere saldırmak için bir üs olarak kullanılmasını önleme sözü de dahil olmak üzere, görünüşe göre uluslararası toplumu hedef alan bir dizi güvence vardı.

Daha önce Almanya, Taliban'ın devralması nedeniyle Afganistan'a kalkınma yardımını durdurduğunu açıklamıştı. Bu tür bir yardım, ülke için çok önemli bir finansman kaynağı ve Taliban'ın kendilerinin daha ılımlı bir versiyonunu tasarlama çabaları, para akışının devam etmesini sağlamayı amaçlıyor olabilir.

Birleşmiş Milletler sözcüsü, Taliban'ı sahadaki eylemlerine göre yargılayacağını söyledi. Stéphane Dujarric, New York'ta gazetecilere verdiği demeçte, "Gerçekte ne olduğunu görmemiz gerekecek ve bence tutulan sözler açısından sahada harekete geçmemiz gerekecek" dedi.

(Guardian)