Yüreğir’de oturduğu kahvehanede Babacan’ın yanına gelen bir aracı yükselen masraflardan şu ifadelerle yakındı:

*Hep ‘Aracılar var’ diyorlar. Biz aracıyız. Arkadaşım üç araba kavunda bir haftada 15 bin lira zarar etti. İnsanların aradaki masraflardan haberi var mı? Sadece otoyola gidiş geliş 500 lira para gidiyor. Mazota zam, arabaya yüklenen zam, tarladaki çalışana zam. Masraflar yüksek.

Yükselen döviz kurunu işaret eden Babacan, arabanın değerinden borç ve taksitlere kadar her şeyin euroya bağlı olduğunu söyledi.

Hükûmetin sorumluluğu aracılara yıkmasını eleştiren vatandaş, Babacan’a zincir marketleri şikayet etti:

*3 ay önce 17 lira fiyat aldığımız domates kasası şu an 30 lira. 3 ayda 13 lira zam geldi. Bunlar hep aracıya zarar. A101, Şok, Bim… Üçünün de ne sattığı belli değil. Züccaciye, manifatura, beyaz eşya, cep telefonu var. Var da var. Küçük esnaf ne satıyor, ne yiyecek? 

*A101, Şok ve Bim’in malını Tarım Kredi Kooperatifleri alıyor. Piyasayı asıl kızıştıran onlar.

Babacan’ın “Hükûmetin kolaycılığı. 84 milyon tüketen, milyonlarca üreten var. Onlara diyecek bir şey yok. Her şey aracının üzerine yoğunlaşıyor. Geçen sene de pazarcı esnafı suçluydu, onlara terörist dediler” sözleri üzerine vatandaş şunları söyledi:

*Bizi kötü adam ilan ediyorlar. Kendi suçlarını bize atıyorlar. Hiçbir politika yok. Belediye seçimlerinde gördüler. En büyük sorunumuz A101, Şok, Bim. Her şeyi satıyor. Küçük bakkal, kasap ne satacak? A101 beyaz eşyaya kampanya başlattı. Buradaki beyaz eşyacı ne yapacak?