İktidarın düşük faiz ısrarı yurtiçi kredi maliyetlerine yansımadığı gibi Hazine'nin dış piyasalardan çok daha yüksek bir faizle borçlanmak zorunda kalmasına yol açıyor. Hazine, yaklaşan borç ödemelerine karşın bu yıl ilk yurtdışını borçlanmasını sukuk ihracı ile gerçekleştirdi. Hazine 5 yıl vadeli sukuk ihracı ile dolara yüzde 7.25 getiri vererek 3 milyar dolar borçlandı. Borçlanmanın Türk Lirası cinsi maliyeti ise yıllık yüzde 33.5 oldu.

2 MİLYAR DOLARI ORTA DOĞU'YA

Kira sertifikasının yüzde 66'sı Ortadoğu, yüzde 12'si ABD, yüzde 12'si Birleşik Krallık, yüzde 5'i diğer Avrupa ülkeleri, yüzde 4'ü Türkiye ve yüzde 1'i Asya'daki yatırımcılara satıldı. İhraca, 10.8 milyar dolar talep gelirken, bu rakam Türkiye'nin bugüne kadar sukuk ihraçlarında ulaştığı en yüksek talep oldu.  Riskler yüksek olunca yurtdışı yatırımcılar da yüksek getiri talep ediyor. Bu da borçlanma maliyetlerinin katlanmasına neden oluyor. Hazine kur riskini ortadan kaldırmak için dolar cinsinden ödediği 7.25 faiz karşılığında yüzde 33.5 TL faizi ödemek durumunda kalacak.

YÜKSEK RİSKİN BEDELİ

İhraca 200'den fazla yatırımcı, ihraç tutarının 3 katından fazla talep gösterdi. Ancak talebin yüksek olması borçlanma maliyetini düşürmedi. Aksine geçen yılki son borçlanmaya göre maliyette 70 baz puan artış görüldü. Hazine uluslararası piyasalardaki bundan önceki son ihracını kur krizi öncesi eylül ayında yapmıştı. Eylül'de 2028 ve 2033 vadeli borçlanmalarda nihai getiriler sırasıyla yüzde 5.7 ve yüzde 6.5 olmuştu.

‘KÂR PAYI DEĞİL FAHİŞ FAİZ ORANI'

Eski Hazineci, finans uzmanı Ömer Rıfat Gencal, yatırımcıya faizsiz sabit getiri imkanı sunan sukuk ihracında ortaya çıkan kâr payının  tam anlamıyla fahiş bir faize denk geldiğini söyledi. Döviz cinsinden borç stokunun son 6-7 yılda çok arttığına işaret eden Gencal, “Hazine bugün kur riskini ortadan kaldırmak için dolar cinsinden ödenen yüzde 7.25 faiz karşılığında yüzde 33.5 TL faizi ödemek durumumda kalacak” ifadelerini kullandı.


Eski Hazineci, finans uzmanı Ömer Rıfat Gencal