Kasım ayında Murat Uysal'ın yerine atanan Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal görevinden alındı. Naci Ağbal'ın yerine Şahap Kavcıoğlu atandı.

Economist dergisi ise dün yayımlanan sayısında Naci Ağbal'a övgüler düzmüştü.

'Ankara'nın Cesur Bankacısı - Naci Ağbal Türkiye'de parasal disiplini yeniden tesis etmeye çalışıyor" başlıklı bir yazıda, 'son birkaç ayda TL'ye yeni bir hayat verdiğini, Merkez Bankası'nın itibarını yükselttiğini ve rezervleri yeniden doldurmaya başladığını' söylediği Naci Ağbal'ın politikaları ve bu politikaların olası geleceği ele alınmıştı.

Yazıda şu ifadelere yer verilmişti:

*Ağbal doğru reçeteyle geldi. Geçen Kasım ayında göreve geldiğinde, bir döviz krizi ve tahminen 130 milyar doları, TL'nin ahmakça savunulmasına israf edilmiş döviz rezervleri devraldı. Şu ana dek faiz oranlarını toplam 675 puan artırdı, bankanın rezervlerini yeniden inşa etme taahhüdünde bulundu ve Türkiye ile ülke dışındaki mali piyasalarla iletişimi iyileştirdi.

*Ağbal göreve geldiğinde, işine karışmayacağına söz veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şu ana kadar bu sözünü tuttu. Ancak Merkez Bankası'nın geleceği Cumhurbaşkanının merhametine kalmış. 

*Türkiye'nin 2023'e dek genel seçime gitmesi gerekmiyor. Ancak olası erken seçim dedikoduları var. Bu dedikodular arttıkça, Ağbal üzerindeki parasal disiplini, ekonomik büyümeyle değiştirme baskısı daha da artacak. Erdoğan şimdiden son faiz artışlarından rahatsızlığını dile getirdi. Cumhurbaşkanı iki yıldan kısa süre içinde, Ağbal'ın iki selefini görevden aldı. Üçüncüsünü almakta tereddüt etmeyebilir.