Türkiye’nin en önemli konusunun, ekonomi ve enflasyon olduğunu söyleyen piyasa uzmanı İslam Memiş, "Ne dış politika ne de başka bir şey. Sadece enflasyon yani alım gücünün azalması veya diğer adıyla fakirlik. Enflasyonun artma nedeni sadece küresel etki değildir. Zamanında alınmayan tedbirler, yanlış politikalar, kriz fırsatçılığı ve rant ekonomisidir. Enflasyon düşürülecekse  önce sorunu şeffaf bir şekilde kabul etmeli, sorunların nedenini dışarıya bağlamamalı, çözümler günü kurtaran politikalardan ziyade uzun vadeli, akılcı ve kalıcı olması gerekiyor. Tarım politikalarında, göç politikalarında, destek ve teşvik programlarında yanlışlıklar yapıldı, bunu kabul etmeli. Hal yasası devreye girmedi, rant kırılmadı, fırsatçılara gereken yapılmadı, bunu da kabul etmeli." ifadelerini kullandı.

'NEDEN HALA YANLIŞ  POLİTİKADA ISRAR EDİYORSUNUZ?'

Enflasyonun Türkiye’ye yapıştığını söyleyen ve bundan dolayı da toplum olarak enflasyonun yüksek kalmasına alıştığımızı söyleyen İslam Memiş, "Nadir de olsa bir gerileme olduğunda siyasiler bunu başarı olarak pazarlıyorlar. Ancak yıllık baz da baktığımızda enflasyonun hiçbir zaman gerilemediğini göreceksiniz. Gelişmiş ülkelerde enflasyon arttığında hemen faizleri artırıyorlar enflasyon geriliyor. Bu aylarda da faiz artırma politikalarının yoğun olduğunu gözlemliyoruz. Geride bıraktığımız haftada 4 ülke daha faiz artırımı yapı. Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faizleri sabit bırakarak bir değişikliğe gitmedi. Hatırlayacağınız üzere iki yıl önce tüm merkez bankaları faiz indirdiğinde biz yükseltiyorduk. Şimdi tüm merkez bankaları faiz artırıyor, biz indiriyoruz. Dünya ile ters korelasyonda yolumuza devam ediyoruz. Bir şey var, ama ne olduğunu sanırım onlar da bilmiyor. Çok iddialılar ancak sonucundan emin değiller. Yıllık enflasyon ve kur tahminlerini sürekli yukarı yönlü revize etmek zorunda kalan kurum ve kuruluşlar sormak gerek; Evdeki hesap çarşıya uymadı değil mi? Peki neden hala yanlış politikalarda ısrar ediyorsunuz?" ifadeleri ile Bakan Nebati'ye sordu.

'PİYASADA BOL PARA VARSA ENFLASYON YÜKSELİR'

Şuan da Merkez Bankası'nda rezerv olmadığını ve bundan dolayı da merkez bankasının siyasi tercih nedeniyle faiz artıramayacağını ifade eden İslam Memiş, durumların çok karışık olduğunu söyleyerek, "Ben de yıl içerinde faiz artırmak zorunda kalacağını öngörüyorum. Enflasyonu düşürmek imkansız değil, zor ama zaman alır. Oda kurallar çerçevesinde kalınırsa. Önce şunu sorgulamak gerekli; Enflasyon neden yükseldi? Önce sorunu görmek, kabullenmek, sonra da çözüm tedavisine başlamak gerekiyor. 

Toplum olaya şu düz mantık ile bakar ‘’Piyasada bol para varsa enflasyon yükselir’’ böylece paranın değeri düşer malın değeri artar. Ne kadar bol para, o kadar değersiz nakit." şeklinde açıklamada bulundu.

'FAKİR İNSANLARI YÖNETMEK DAHA KOLAY'

Piyasada para bol olduğunu söylerken yanlış anlaşılmamak istediğini söyleyen Memiş, hangi paranın bol olduğunu iyi çözmek gerektiğini anlatırken, "Türkiye’de TL bol enflasyon yüzde 61, dünyada dolar bol Amerika’da enflasyon yüzde 8,5. TL bol da karşısında kredi balonu da var. TL basılmaya devam ediyor da karşısında malın değeri de artmaya devam ediyor. 16.04.2021 dolar kuru 8,06 lira – 16.04.2022 14,63 lira! Yani dolar/TL kuru 1 yılda 6 lira 57 kuruş artmış. Buna devalüasyondan enflasyona geçiş diyebilir miyiz? Zaten enflasyon yükseliş eğilimindeydi, faiz indirimiyle beraber enflasyonun patlamasına göz yumuldu diyebilir miyiz? Şuan sabit kur politikasının belirlenmesinin nedeni, enflasyonun daha da yükselmesinin önüne geçmek. Ancak bunu rezerv satarak değil farklı politikalar uygulayarak yapmak daha önemli. Mesela faiz konusunda sürekli ısrarlı siyasi bir söylemi bırakmak, bağımsız bir merkez bankası, ekonomiye güven için rant ekonomisini çökertmek gibi. Derseler ki ‘’Bu enflasyonun sebebi Rusya- Ukrayna savaşı’’ ben de derim ki ‘’Savaş diye bir şey yok, kontrollü şekilde bir iki sene devam edecek operasyon süreci var, bu yıl bitmesini beklemeyin, bu süreç bir oyun, dünyanın yeni sistemi böyle, insanları enflasyon ile fakirleştirmek, fakir insanları yönetmek daha kolay’’

Yukarıda belirttiğim gibi para var para var, enflasyon var, enflasyon var." açıklamasını yaptı.

Para piyasaları uzmanı İslam Memiş, konuşmasının devamını şu şekilde getirdi:

Bizdekinin adı enflasyon ise onlardaki ne?

Bizdeki enflasyonu önce bir durdurmak gerek, nereye kadar yükselebileceğini öngörmek gerek, bir zirve diye söyleyebilmemiz gerek. Enflasyonu düşürebilmek için önce nereye kadar yükselebileceğini tahmin edebilmek gerek. Bu süreç ‘’Bakalım, görelim, görelim, ölelim’’ süreci ile olmaz. Kamu kurum ve kuruluşlara atananların çözüm üretemediklerini, kimsenin elini taşın altına koymadıklarını, profesyonel bir ekip ile yola devam edilemediğini çok iyi görüyoruz. Önce yükselişi frenleyelim, enflasyonu düşürebilmek için önce durduralım. Bunun adını koyalım, bu enflasyon nerde duracak? Sonra adını koyarız, çağırması kolay olur. Adını koyamadığınız, süreci öngöremediğiniz bir enflasyon için ‘’Yıl sonu düşecek’’ diyemezsiniz. 
Benim düşüncemde bir değişiklik yok. ENFLASYON MAALESEF YÜKSEK KALMAYA DEVAM EDECEK. DÜNYA İSE KITLIK EKONOMİSİNİ HİSSETMEYE BAŞLAYACAK!