Halkın yaşadığı gerçek enflasyonu hesaplamaya yönelik çalışmalar yapan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) enflasyonu durdurmak için somut önlem alınmaması halinde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyonunun yüzde 100'leri, ENAG enflasyonunun ise yüzde 200'leri bulabileceğini bildirdi. ENAG, Türkiye'nin 2020 yılında büyümediği, aksine çift haneli küçüldüğü iddiasında da bulundu.

ENAG, yayımladığı Enflasyon ve Kur Raporu'nda, TÜİK'in ekonomiye yönelik yanlış sinyaller vermesi ile Merkez Bankası'nın rezervlerini kaybedip önlenemez boyutta kredibilite kaybına uğramasının, döviz kuru ve enflasyonu yukarı taşıdığını belirtti. TÜİK'in gerçeği yansıtmayan enflasyon ve büyüme verileri yüzünden halkın reel gelirinin düştüğü, bunun da tasarruf/yatırım dengesini bozduğu ifade edilen raporda, bozulan dengelerle ülke iflas risk primi olan CDS oranının 730'lara çıkarak dış borç çevirme ve verimli yatırımları finanse etmeyi zorlaştırdığı belirtildi.

EK TEDBİRLER ALINMALI

ENAG, Türkiye'nin artık yurtdışından dolar ve Euro bazında yüzde 10'ların üzerinde faizle borçlanmak zorunda kalacağına işaret ederken, “Enflasyonun resmi verilere göre 3 haneli olma, ENAGrup ölçümlerine göre de yüzde 200'leri bulma olasılığı gittikçe artmaktadır. Baz etkisine güvenerek enflasyonu aşağı çekme politikasının da bu yükselişe etki etmeyeceği gerçeğiyle karar vericilere enflasyonun ateşini alacak ek tedbirlere gitmelerini tavsiye ederiz” dedi.

'KUR KORUMALI MEVDUAT SAHTE ÜRÜN'

Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), kur korumalı mevduat hesabını (KKMH) ‘sahte finansal türev ürünü' olarak nitelendirdi. Enflasyon ve Kur Raporu'nda KKMH'nin ödemeler dengesi, döviz kuru ve enflasyonun seyri gibi birçok alanı olumlu değil tam aksine olumsuz etkilediğini belirten ENAG, “Neyin neden korunduğunun pek de anlaşılamadığı bu finansal ürün neden değil, içine düşülen olumsuzlukları biraz ötelemek amacıyla ortaya çıkarılmış bir sonuçtur” ifadelerine yer verildi.(Sözcü)