İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Ömer Meşe, Hatay Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün depremlerde hasar gören ve 1’i iş makinesi ile yıkılan 4 bölümden oluşan hizmet binası enkazında dosyaları korumak için nöbet tutuyor. Meşe, Hatay il merkezi ile ilçelerindeki yapı denetim raporları, beton tahlilleri, depreme dayanıklılık testlerinin de aralarında olduğu birçok resmi belgeyi enkazdan toplayıp, savcılığa teslim ediyor. 'TOPLADIĞININ 10 KATI ENKAZDA' Sorumluların tespitine yönelik bütün ıslak imzalı belgelerin nöbet tuttuğu enkazda olduğunu aktaran Meşe, şu ana da kadar 500 dosya ve onlarca çuval belgeyi savcılığa teslim ettiğini söyledi. Meşe, topladığının en az 10 katı dosya ve resmi belgenin enkazda olduğunu dile getirdi. Enkazın korunaklı bir alana taşınması ve belgelerin korunmasına yönelik talebine henüz cevap alamadığını belirten Meşe, kentteki hava durumuna dikkati çekti. Meşe, yağmur ve rüzgarın etkisini artırması durumunda tüm bu belgelerin yok olacağı uyarısında bulundu. 'MECBUREN BİZ KALDIRACAĞIZ' Resmi belgeleri korumak için Adana’dan kilolarca muşamba branda getirttiğini söyleyen Meşe, yine de bunların yeterli olmadığını belirtti. Enkazın korunması ve dosyaların ayıklanması için yardım çağrısı yapan Meşe, “Yağmur yağarsa bütün evrak imha olacak. Resmi personel görevlendirmesi yapılmadığı ve avukat arkadaşlar buraya gelmediği için gönüllü arayışındayım. Artık son noktadayız. Yağmur öncesi, mecburen biz kaldıracağız. Yoksa muhtemelen buradaki evrak yok olacak” diye konuştu. 'SİZ NEDEN BURADA DEĞİLSİNİZ' 21 gündür aynı kısır döngü olduğunu vurgulayan Meşe, “Bugün yağmur yağacak, enkazın üzerini kapatmak istiyorum. Fakat enkazın tasfiye yapılması lazım. Rüzgar da şiddetli ve evrakın birçoğu uçuşuyor. Yol boyunca savrulan evrakı görüyorsunuz. Brandaları getirttim ama tek başıma nasıl sereceğimi bilmiyorum. Fiilen ve fiziken sermem imkansız. Tek başımayım, berbat durumdayım. Yağmur yağdığında bütün bu bekleyişin hiçbir anlamı olmayacak; hepsi imha olacak. Bana, herkes diyor ki; yenildin. Kabul etmeliyim mi, bilmiyorum, ama etmeyeceğim. Ve herkes bana soruyor; neden buradasın. Ben de ‘Siz neden burada değilsiniz’ diyorum” dedi. (DHA)