İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bugün Isparta’da esnaf ziyaretinde bulundu. Ziyaretlerinin arasında basın mensuplarının sorularını cevaplayan Meral Akşener, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in açıklamaları da dahil pek çok konuyu değerlendirdi. İddiaların araştırılması gerektiğini söyleyen Akşener, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya da istifa çağrısı yaptı. 

“SÖZLERİMİ ÇARPITTILAR, BEN ANLAYIŞLA KARŞILADIM ÇÜNKÜ SEDAT PEKER’İN SÖYLEDİKLERİ VAR”

İlk olarak İYİ Parti’nin yükselmekte olduğunu ve kendisine son dönemde yapılan saldırıların esas sebebinin de bu gerçek olduğunu iddia eden Meral Akşener, “İYİ Parti aylık olarak yükselen bir siyasi parti. Dün görmezden gelinen parti artık milletimizi dinleyip sorunlara çözüm bulan bir parti. Bize teveccüh arttıkça oy kazanıyoruz. Seçmenin niye böyle bir şey yaptığını anlamak yerine tercih edilen partinin genel başkanına yapılanlar siyasi centilmenliğe sığmaz” derken geçen haftaki grup toplantısında söylediği sözlerin çarpıtıldığını ifade etti: “Netanyahu meselesinde ne söylediğim belli, bunu çarpıttılar ve ben de anlayışla karşıladım çünkü Sedat Peker’in söyledikleri var. Nasıl cevap verecek arkadaşlar? ‘Meral Hanım bunu dedi ve sonuç itibariyle çarptıralım’ dediler. Çarpıtılmanın Rize’deki boyutu iğrençti.”

“BU SALDIRILAR CEVAP VERİLEMEYEN SORULARIN AĞIRLIĞI ALTINDA EZİLMENİN TEZAHÜRÜ”

Geçtiğimiz hafta Rize-İkizdere’de maruz kaldığı saldırı hakkında da konuşan Akşener şunları söyledi: “Biz İkizdere’deki insanların hiçbirinden çirkin bir tavır, saygısızlık görmedik. Çayeli’nde de bir şey görmedik. 25-30 kişilik bir grup durduğu yerden bağırdı. Bu, cevap verilemeyen soruların ağırlığı altında ezilmenin tezahürü. O soruların cevaplarını vermeliler ki vatandaşın dediklerini duyabilsinler. Biz bundan etkilenmeyiz. İzmit’te saldırıya uğratılmaya kalkışıldık. Nevşehir, Niğde, Kütahya’da salon verilmedi. Bunlar bizim için caydırıcılık unsuru olamaz.”

“ORTAK ŞEY KOKAİN VE UYUŞTURUCU KAÇAKÇILIĞI”

Kendisine Sedat Peker’in açıklamalarının sorulması üzerine bu konuya ilişkin de konuşan Meral Akşener şunları söyledi: “Bir aile meselesi olduğu için ortaklar arasında, diyorlardır ki bunları sokakta tartışmayalım. Biz de başta aile işlerine girmeyelim dedik fakat Kerim Çoraklık üzerinden söylenen çok vahim. O arkadaşımıza bazı şeylerin teklif edilmesi, haksız yere gözaltına alınıp, daha sonra da şahitlerle birlikte ‘Şöyle ifade verirsen seni çıkarırız’ denmesi, çok vahim. Sedat Peker çok şey iddia ediyor. Ortak şey kokain ve uyuşturucu kaçakçılığı. İsim, olay ve yer söylüyor. İddia sahibi. Mesela benimle ilgili 2016 Ekim’inden beri açık bir dosya var. Bir gizli ihbar mektubu üzerine açılmış. Benim ifadem alınmadı, avukatlarımın bilgisi yok ve o dosya Ekim 2016’dan beri açık. Meral Akşener’in iftiraya uğradığı bir sistemde bir dosya açık.” 

“BİR SAVCI HAREKETE GEÇİRİLMEZ Mİ? BUNLAR AİLE OLMUŞLAR BİRBİRLERİNE TAŞ ATIYORLAR”

Meral Akşener sözlerine şöyle devam etti: “İsimli cisimli olan iddiaların çok vahim olduğu bir gerçek. AKP’nin içindeki birçok aklı başında insan bu konuyla ilgili çalışma yapılmasını söylüyor, biri Cemil Çiçek. Sayın Erdoğan da tek kişi olduğunu göre yargıya ‘Hadi bakalım yürüyün’ diyecek. Bir savcı harekete geçirilmez mi? Bunlar aile olmuşlar birbirlerine taş atıyorlar ama Türkiye’nin yurtdışındaki imajı ve itibari ne hale geliyor?”

“ORTAYA ÇIKAN BU İDDİALAR DOĞRU DÜZGÜN ARAŞTIRILMAZSA, ZATEN SEÇİLEMEYECEKTİ SAYIN ERDOĞAN AMA GERÇEKTEN ‘ABBAS YOLCU’ OLUR”

İddiaların kesinlikle soruşturulması gerektiğini vurgulayan Akşener, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da istifa etmesi gerektiğini söyleyerek sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Tarihe not olarak söylüyorum. Susurluk’tan sonra içişleri bakanı oldum. Soylu tarafından ‘stajyer’ kabul edilsem de ‘ordinaryus profesör’ olunca böyle oluyormuş, iyi ki de stajyer kalmışım. Susurluk meselesinin Doğru Yol Partisi’ne ödettiği bir bedel var. Aynı bedeli ANAP’a Alaattin Çakıcı ve Türkbank meselesi ödemişti. Buradan söylüyorum ki bugün ortaya çıkan bu iddialar doğru düzgün araştırılmazsa, kamuoyu ile gerçekten ikna edilir objektiflikte paylaşılmazsa zaten seçilemeyecekti Sayın Erdoğan ama gerçekten ‘Abbas yolcu’ olur. Benim siyaset cenahında var olan ortaklara tavsiyem bu iddiaların mutlaka araştırılmasıdır. Sayın Soylu’nun da soruşturmanın selameti açısından kendi isteğiyle, soruşturma sonuçlanana kadar görevinden ayrılması, partisinin geleceği ve çok sevdiği cumhurbaşkanının seçimi açısından elzemdir.”