Sendikalar ve emek örgütleri, Ankara’da; "Gezi Davası" kararlarına karşı ortak tepki gösterdi. DİSK, KESK, TMMOB, Ankara Tabip Odası, Ankara Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası'nın yaptığı ortak açıklamada, "Arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız. Gezi direnişini, bu ülkenin geleceğine sahip çıkan demokrasi ve özgürlük çığlığını susturamayacaksınız” denildi. 

DİSK, KESK, TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Ankara Tabip Odası, Ankara Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası, Gezi Parkı Davası’nda dün verilen kararları, Ankara Ulus’ta protesto etti. Açıklamaya; CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ve HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül de katıldı.

Protesto sırasında; “AKP’den hesabı emekçiler soracak”, “Her yer Gezi her yer direniş”, “Hükümet istifa”, “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.  

Açıklamaya katılan üniversite öğrencileri; üzerinde, “Biz geziciyiz siz gidici”, “Gezinin meşalesi elden ele”, “Geziyi geleceği savunuyoruz” dövizleri taşıdı. 

Açıklamada “AKP’den hesabı emekçiler soracak” “her yer gezi her yer direniş” “Hükümet istifa” “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.

"SİYASİ İKTİDAR 2013'TEN BERİ GEZİYLE YATIYOR GEZİYLE KALKIYOR"

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, “Artık ülkemizde iktidarın ceza sopası olarak kullanılan yargı bir adalet utancına imza attı. Bu utancın lekesi bu kararı veren yargıçların üzerinden hiçbir zaman çıkmayacaktır. 2013 yılından beri siyasi iktidar geziyle yatıyor geziyle kalkıyor. Çünkü gezinin yarattığı kabusu hala üstlerinden atamadılar” diye konuştu.  

"BARIŞÇIL DİRENİŞİN TARİHSEL VE MEŞRU GERÇEKLİĞİ ISRARLA ÇARPITILARAK, KARALANMAK İSTENİYOR"

"Karanlık gider gezi kalır" başlıklı basın açıklamasını ise TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu üyesi Özgür Topçu okuyarak şu açıklamayı yaptı:

“Bu dava adil koşullarda gerçekleşmemiştir. Davanın üye hakimi iktidarda bulunan AKP’nin milletvekili adayı olmuştur. Davadan çekilmesi için yapılan başvurular ve sanıkların savunma hakları, adil yargılanma hakları ihlal edilmiştir. Bu karar göstermektedir ki, toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilerek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılarak, karalanmak isteniyor.

Uzun tutukluluk ve hapis cezalarını bu kadar kolay vermenin, iddianamelere yazmanın, ülkemizde çıkacak her itiraza, işini ekmeğini talep eden işçilere, tarlasını terk etmek zorunda bırakılan köylülere, erkek cinayetlerine kurban olmayacağız diyen kadınlara, demokratik özerk üniversite talebini dillendiren gençlere, biz de varız diyen LGBT+’lara, hizmet veremeyen esnafa, geçinemiyoruz ve barınamıyoruz diyen yoksullara ve Gezi özelinden kent ve doğa yağmasına karşı çıkan mühendislere, mimarlara, şehir plancılarına ve bu itirazı büyüten DİSK, KESK, TMMOB, ATO, ASMMMO ile onlarca siyasi parti, dernekler, platformlar, çevre-kültür sanat inisiyatiflerine kadar demokratik bir ülkede yapılması gereken itiraz ve sorgulama hakkını kullanan tüm kurum ve kişilere verilmek istenen gözdağı olduğunu biliyor ve görüyoruz.

"ASIL CEZALANDIRILMASI GEREKENLER, GEZİ DİRENİŞİNDE, GENCECİK ÇOCUKLARIMIZIN KATİLLERİDİR"

Yukarıdan gelen emirle verilen tutuklama kararı, yargı bağımsızlığını bir kez daha ayaklar altına almıştır. Asıl cezalandırılması gerekenler, Gezi Direnişinde, gencecik çocuklarımızın katilleridir. Gençlerimizi sakat kalmasına yol açanlardır. Ölümcül polis şiddetinin talimatını verenlerdir. Gezi Parkı’na sahip çıkmak cezalandırılamaz. Parka sahip çıkanlara yönelen polis şiddetine tepki göstermek suç değildir. Gezi, bu ülke tarihinin en demokratik, en barışçıl, en yaratıcı, en katılımcı, en kapsayıcı, en kitlesel hareketidir. Hep birlikte konuşup karar vermenin, fikri ve hayatı paylaşmanın, yaşama her boyutu ile sahip çıkmanın duvar yazısı olmuş halidir. Ölümcül polis şiddetine karşı her şehirde yankılanan barışçıl ve haklı tepkinin ve direnişin adıdır.

"ARKADAŞLARIMIZI ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ"

Başta Gezi Parkı olmak üzere ülkemizin yeşiline, doğasına, parkına sahip çıkacak demokratik bir ülke mücadelesinden vazgeçmeden delillere dayanan objektif ve tarafsız bir adalet sistemi kuruluncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz. Arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız. Bu ülke tarihinde bir onur sayfası olarak yer alan Gezi Direnişi’ni, bu ülkenin geleceğine sahip çıkan demokrasi ve özgürlük çığlığını susturamayacaksınız.”