İstanbul Maltepe’de, 5 Haziran 2020’de ilgisine karşılık vermeyen hastane çalışanı Ayşegül Aktürk’ü (36) öldürdüğü gerekçesiyle “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan Muharrem Eralp (29) hakim karşısına çıktı.


Anadolu 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Muharrem Eralp cezaevinden getirilirken, diğer sanık Bayram Eralp ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu.

Tutuklu sanık Muharrem Eralp savunmasında, Ayşegül Aktürk’ün çocuklarıyla birlikte 2015’te oturdukları mahalleye taşındıklarını belirterek, olay günü de çalışmak için bahçeye çıktığını söyledi. Sanık savunmasının devamında, “Hırsızlık olayları çok olduğundan bahçede oturmak için kullandığımız masa, sandalye ve şemsiyeleri bulunduğu yerden çıkarmaya başladım. Kapıyı açtığım esnada maktulle karşılaştım. Kendisi beni görünce birden irkildi ve bağırmaya başladı. ‘Sen ne arıyorsun burada, benim peşimi bırak’ şeklinde konuştu. Bana bağırmaya devam etti” dedi.

‘ELİMDE BIÇAKLA ÜZERİNE DÜŞTÜM’

Aralarında geçen konuşma nedeniyle üzüldüğünü savunan sanık, “Bu şekilde konuşmaya devam edince o esnada bahçe duvarının yanında bulunan bölmedeki bıçağa gözüm takıldı. Oraya doğru hamle yaptım ve bıçağı gidip elime aldım. Yanına geldiğimde irkilmişti. Hala ona benim ölmemi isteyip istemediğimi sordum ve sonrasında sağ elime aldığım bıçalk ile sol bileğimin içini kestim. Bıçağın keskin kısmı vücuduma bakacak şekilde kaldırıp kalbime doğru saplayıp ölmek istedim. Ben bileğimi kestikten sonra maktul yine bıçağı tutmaya çalıştı. Ben yine kendimi bıçaklamaya çalışmaya devam ettim. O esnada kaldırım gibi bir şeyin üzerindeydik. Kendisi bir anda sırt üstü yere düştü. Ben de elimde bıçakla onun üstüne düştüm. Kalktığımda kanlar içinde olduğunu gördüm” ifadelerini kullandı.

PİŞKİN SAVUNMA: ÇOCUKLARIM SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIKTIR

Sanık Muharrem Eralp’in babası olan diğer sanık Bayram Eralp, “Sabah kalktığımda bağırma sesleri geliyordu. Ben de irkilerek uyandım. İç çamaşırlarımla kendimi dışarı attım. Baktım komşular karşı apartmanın bahçesine gidiyordu. Ben de merak ederek gittim. Yatan bayanın neden o şekilde yattığını anlayamamıştım. Ben de o esnada yerde bulunan bıçağı fark ettim ve sonradan öğrendiğim kadarıyla komşumuz olan Y.E.’ye al bu bıçağı biraz uzaklaştır, kimseye bir zarar gelmesin’ dedim. Niyetim sadece o bıçakla bir başkasının bana ya da bri başkasına zarar vermesini engellemekti. Ben çocuklarımın hepsini okuttum. Üniversitede okudular. Benim sülalemde hiçbir suça karışmışlık yoktur. Çocuklarım sütten çıkmış ak kaşıktır” dedi.

Mahkeme heyeti, sanığın telefonunun 1 Ocak 2019 ve 5 Haziran 2020 tarihleri arasında arama, aranma, mesaj atma, mesaj alma kayıtlarının getirtilerek, maktul ile arasındaki görüşmelere ilişkin döküm yapılması için uzman bilirkişiye gönderilmesine karar verdi. Mahkeme sanık Muharrem Eralp’in tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMA

Duruşma sonrası Aktürk ailesinin ve Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin avukatı tarafından yapılan açıklamada, “Sanık soruşturma aşamasında verdiği ifadeden dönerek bambaşka bir hikaye anlatmaya başladı. Ayşegül Aktürk ile arasında gönül ilişkisi olduğunu iddia ediyor. Ancak buna ilişkin bir delil bulunmuyor. Bunun tersi olarak tanıklar sanık maktulü uzun zamandır rahatsız ettiğini ve tasarlayarak öldürdüğünü anlatmışlardır” ifadeleri kullanıldı.

Hayatını kaybeden Ayşegül Aktürk’ün abisi Rıfat Aktürk ise “Kardeşim çocuklarının önünde hunharca katledildi. Karıncayı bile incitmeyen bir kızdı. Katil çok saçma bir savunma yaptı. Onun bu dünyada en büyük cezayı almasını istiyorum. Kardeşimin çocukları benim yanımda. Psikolojik destek görüyorlar” diye konuştu.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Maltepe’de 5 Haziran 2020’de Ayşegül Aktürk’ü (36) evinin önünde bıçaklayarak öldürdüğünün belirtildiği iddianamede, Muharrem Eralp’in genç kadını daha önceden de tehdit ettiği, “seni başkasına yar etmem” şeklinde ifadeler kullandığını belirterek, “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılması istendi. Öte yandan olay sırasında Muharrem Eralp’in iki kardeşini yaraladığı belirtilerek, “yaralama” suçundan da toplamda 2 yıldan 6 yıla kadar hapis ile cezalandırılması talep edildi.


Muharrem Eralp’in babası Bayram Eralp’in ise olay anında bıçağı yok etmek amacıyla uzaklaştırmak için komşusuna verdiğini belirten savcılık, bu şekilde delil karartma suçunu işlediğini kaydetti. Savcılık Bayram Eralp’in “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis istemiyle cezalandırılmasını istedi.