Ziyarette Boğaziçi Üniversitesi eylemlerine ve ardından yaşanan tartışmalara ilişkin konuşan Meral Akşener "Seçim kazanabilmek için konuları saptırmak amaçlı ana gündemin konuşulmaması için gencecik çocuları siz terörist ilan edemezsiniz. Böyle bir şey yok. Bu cıvıtlıktır, ciddiyetsizliktir, acımasızlıktır" dedi.

"HAFTANI DÜŞMANI PANOSU"
 

Akşener'in ardından söz alan Babacan ise bu konuyla ilgili "Daha önce de aslında ifade ettim ama bu hükümetin gerçekten 'haftanın düşmanı' panosu var arkadaşlar... Haftanın düşmanı..." dedi.

AKŞENER DAYANAMADI "ÇOK GÜZEL..."

Babacan'ın sözünü kesen Akşener ise bu tanımlamaya "Çok güzel..." diye yanıt verdi.

Babacan sözlerini şöyle sürdürdü

*Her hafta yeni bir düşman üretmek zorundalar. Çözüm üretemiyorlar çünkü. Ve karşıtlık üzerinden düşmanlık üzerinden iç siyasette görüntüyü kurtarmaya çalışıyorlar.

*Geçen haftanın da düşmanı Boğaziçi öğrencileri oldu. Bakın bizim kutsallarımız vardır. Dinimizin kutsalları vardır. Bu dinimiz kutsalları kırmızı çizgidir. Ancak küçük münferit bir konuyu ele alıp da kim, nasıl, ne yapmış, orası da meçhul...

*Onu ele alıp onun üzerinden büyük bir iletişim kampanyası başlatmak, bir propaganda kampanyası başlatmak... 

*Bu ülkeye yazık. Bu ülkenin gençlerine de yazık. Protesto, yürüyüş, anayasal bir hak. Ama öte yandan da herkesin bilmesi lazım ki bu ülkenin sorunlarının çözümü siyasetten geçiyor. Siyasetten geçiyor. 

*Eğer gerçek çözüm istiyorsak siyaseti çalıştırmamız lazım ve siyaset mekanizmasıyla çözüm üretmemiz lazım. Şiddetin her türlüsüne karşıyız. Şiddet içeren eylemlere de karşıyız ama polis devlet şiddetine de karşıyız.

AKŞENER: ERDOĞAN TOP OYNARKEN

Meral Akşener ise Babacan'ın ardından yeniden söz olarak şunları söyledi;

*Ben 1980 öncesinin talebesiyim, aramızda 1980 öncesinin öğrencileri de var. Evet tabii sayın Erdoğan yaşı var ama yani o dönemde top oynadığı için bilmesi mümkün değil. Ben içinden geliyorum...

*Şimdi bu çok güzel bir sözdü, haftanın düşmanı. Bu bu algoritma bir süre işe yarar ama tekrar söylüyorum. Bunu ciddiyetle söylüyorum. O dönemin bir öğrencisi olarak söylüyorum. Bu tür gençlerin sinirleriyle sinir uçlarıyla oynadığınız 
zaman doğru değildir. 

*Kaos çıkarmayı marifet sayanlara sesleniyorum. Kaos çıkarabilirsiniz. Parçası olursunuz ama yönetemezsiniz. Yazıktır, günahtır bu ülkeye.