Af ve rahmet için tüm kapıların açık olacağı, Berat Kandili ile bu gece nihayet inananlar kavuşacak. Bu gece için merak edilenlerin başında, Berat Kandili rızık ve dilek duaları neler? soruları gelmekte. İbadet ve dualarla bu mübarek geceyi geçirmek isteyen Müslümanlar için haberimizde tüm bu merak edilenleri topaldık

PEYGAMBER EFENDİMİZİN OKUDUĞU BERAT KANDİLİ DUASI:Berat Gecesini ganimet bilmeli, tevbe istiğfar etmeli, kaza namazı kılmalı, Kur'an-ı kerim okumalı. Peygamber efendimiz Berat gecesinde, (Allahümmerzuknâ kalben takıyyen mineşşirki beriyyen lâ kâfiren ve la şakiyyâ) duasını çok okurdu.

"Şaban ayının 15. gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve 'Yok mu tövbe eden, tövbesini kabul edeyim. Yok mu rızık isteyen, rızık vereyim. Yok mu şifa isteyen, şifa vereyim. Yok mu başka isteği olan ona da istediğini vereyim' buyurur."

Bakara Suresi'ndeki dua ayeti:Berat Kandili af ve rahmet gecesidir. Bu gecede bolca dua ediniz. Bakara Suresi'nde kullara 'şöyle dua' ediniz denilmiş ve bu dua verilmiştir:

“Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”

EFENDİMİZ'İN OKUDUĞU DUA:"Allah'ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum, senden yine sana ilticâ ediyorum. Senin şanın yücedir. Sana yaptığım senayı, senin kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana layık bir surette hamd etmekten acizim"

Berat Kandili hadisi ve Kuran'da geçen sure: Bu gecenin, Kur'anı Kerim'deki Duhan Suresi'nde geçen şu ayeti kerimede bildirilen gece olduğu söylenmiştir.
“O gecede her hikmetli iş, belirlenip hükme bağlanır.”

BERAT GECESİ DUASI:"Allah'ım ! şayet ismimi saidler defterine yazdıysan, orada sabit kıl. Şayet ismimi şakiler defterine yazdıysan, oradan sil Ya Rabbi ! Çünkü Sen buyuruyorsun ki¸ "Dilediğini siler yok eder, dilediğini de sabit bırakır, Levh-i Mahfuz O'nun katındadır" (Ra'd su. Ayet 39)

Ebu Hüreyre'den rivayet edildiğine göre: Resülullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s) bana geldi; şöyle dedi:
-“Ya Muhammed, başını semaya kaldır." Sordum.
-“Bu gece nasıl bir gecedir?" Şöyle anlattı:
“Bu gece, Allah Teala, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen herkesi bağışlar. Meğer ki, bağışlayacağı kimseler büyücü, kahin, devamlı şarap içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tövbe edinceye kadar, Allah Teala onları bağışlamaz.

Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail yine geldi ve şöyle dedi: "Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyor: "Ne mutlu bu gece rüku edenlere". İkinci kapıdan dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Bu gece secde edenlere ne mutlu".
Üçüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece dua edenlere ne mutlu." Dördüncü kapıda duran melek dahi şöyle sesleniyordu: "Bu gece, Allah'ı zikredenlere ne mutlu". Beşinci kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu." Altıncı kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Müslümanlara ne mutlu." Yedinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın.'

Bunları gördükten sonra, Cebrail'e sordum: "Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak? Şöyle dedi: "Ya Muhammed, Allah Teâlâ, bu gece, Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kişyii cehennemden azat eder."

İSTİĞFAR DUASI:"Ya rabbi! Bu ana gelinceye kadar benim elimden, dilimden, gözümden, kulağımdan, ayağımdan ve bilerek veya bilmeyerek meydana gelen bütün günah ve hatalarıma karşı tövbe ettim, pişman oldum. Küfür, şirk, isyan, günah ve kusur her ne türlü hâl vaki oldu ise, cümlesine tövbe ettim, pişmanlık duydum. Bir daha yapmamaya azm-ü cezm-ü kast ettim. Sen bu tövbemi kabul eyle. Nefsime uyup, şeytana tabi olup da aynı günah ve kusurları bir daha tekrar etmeme imkan verme, Yâ Rabbi. Bir daha iman ve ikrar ediyorum ki, Peygamberlerin evveli Âdem Aleyhisselâm, ahiri ise Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm, bu ikisi arasında her ne kadar peygamber gelip geçtiyse, Bunların cümlesine inandım, iman ettim, hepsi de haktır ve gerçektir. Bütün peygamberlere, onlara gönderilmiş olan İlâhi kitaplara ve içindeki emirlere şeksiz ve şüphesiz iman ettim, dilimle ikrar, kalbimle tasdik ediyorum ve yine iman ve ikrar ediyorum ki en son kitap Kur'ân-ı Azimüşşân ve en son Peygamber de Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm'dır.