Kayıplar, Amazon, Kongo ve Güneydoğu Asya gibi nemli tropikal birincil ormanlarda özellikle şiddetliydi. Bu ormanlar, küresel iklimi düzenlemenin yanı sıra yeri doldurulamaz ekosistemleri için karbon yutakları olarak hayati önem taşıyor. 

Raporu derleyen Dünya Kaynakları Enstitüsü'ne (WRI) göre, yalnızca bu tür ormandan kaynaklanan kayıplar, 575 milyondan fazla arabanın yıllık karbondioksit emisyonuna eşdeğer olarak 4,2 milyon hektar oldu.

‘’SALGIN ETKİSİ YOK’’

2020'de tropik bölgelerde toplam 12,2 milyon hektarlık ağaç örtüsü kaybedildi. Bir önceki yıla göre yaklaşık dörtte bir artışla 1,7 milyon hektarın yok edilmesiyle Brezilya’daki ormanlık alanları en kötüsü oldu. WRI'nin seçkin kıdemli bir üyesi olan Frances Seymour, "Brezilya ormansızlaşmada büyük bir azalma sağlamıştı, ancak şimdi bu başarının çözüldüğünü görüyoruz ve bu çok üzücü" dedi. 

WRI'deki Ormanlar Programının Küresel Direktörü Rod Taylor'a göre, Covid-19 salgını ve tecritlerin ormanların kaybı üzerinde net bir etkisi olmadı. Taylor, "Veriler sistematik bir değişim göstermiyor" dedi.

GÜÇLÜ POLİTİKALAR GEREKİYOR

Frances Seymour, ormansızlaşmayla mücadelede bazı başarı hikayelerine, gerekli finansmanın ve hükümet uygulamalarının eşlik ettiği güçlü politikaların orman kaybı oranını azaltabileceğinin kanıtı olarak işaret etti. 1970'lerden bu yana birincil ormanlarının yaklaşık üçte birini kaybeden Malezya, yasadışı ağaç kesimi konusunda daha sert yasalarla son zamanlarda ormansızlaşmayı azaltmayı başardı.

ZENGİN ÜLKELERİN DURUMU DAHA KÖTÜ

Zengin ülkeler orman kaybına karşı iyi değil. Almanya'da 2018'e kıyasla 2020'de orman kaybında üç kat artış oldu. Avustralya, büyük ölçüde aşırı hava koşulları ve orman yangınları nedeniyle son iki yılda ağaç örtüsü kaybında dokuz kat artış yaşadı. İklim bozulması, nemli ormanların kuruyarak ağaçların ölmesine ve yangınların daha uzun sürmesine neden olarak orman kaybını da daha da kötüleştiriyor.  (Guardian)