Pazartesi günü ordunun darbe yapması, halk ayaklanmasının uzun süredir iktidarda olan otokrat Ömer El Beşir'i devirmesinden iki yıl sonra Sudan'ın demokrasiye geçişini durdurdu.

BAŞBAKANI EVİNDE TUTUYOR

Darbeyi duyurmasından bu yana düzenlediği ilk basın toplantısında konuşan General Abdel Fattah al-Burhan, ordunun halkı silahlı kuvvetlere karşı kışkırtan politikacıları kenara itmekten başka seçeneği olmadığını söyledi.

Darbe ihtimaline karşı gösterilere açıkça atıfta bulunarak, "Geçen hafta tanık olduğumuz tehlikeler ülkeyi iç savaşa sürükleyebilirdi" dedi.

General, Pazartesi günü diğer Kabine üyeleriyle birlikte tutuklanan Hamdok'un zarar görmediğini ve kendi evine getirildiğini söyleyerek, “Başbakan evindeydi. Ancak tehlikede olacağından korktuk, bu yüzden benimle birlikte evime yerleştirildi" dedi. 

Salı günü ilerleyen saatlerde Hamdok'a yakın bir kaynak, kendisinin ve eşinin evlerinde ve sıkı güvenlik altında olduklarını söyledi. Aile kaynakları, Hamdok'a veya eşine telefonla ulaşamadıklarını söyledi.

TÜRKİYE HALKIN ARKASINDA

Burhan, Beşir'in devrilmesinden sonra ordu ve siviller arasında iktidarı paylaşmak ve Sudan'ı seçimlere götürmek için kurulan Egemen Konsey'in dağıtıldığını duyurmak için Pazartesi günü televizyona çıktı.

Egemen Konsey'de temsilcisi bulunan Ümmet Partisi'nden Siddig Alsadig Almahdi evinde tutuklandı ve 2019’da gerçekleşen Beşir karşıtı protestolarda aktif olan aktivist İsmail Al-Tag da tutuklandı. Diplomatik bir kaynak yaptığı açıklamada, Sudan'ın ABD, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin ve Fransa dahil olmak üzere 12 ülkenin büyükelçilerinin askeri darbeye karşı çıktığını söyledi.

Avrupa Birliği, BM ajansları, Çin, Güney Afrika, Katar, Kuveyt, Türkiye, İsveç ve Kanada büyükelçileri, darbeye karşı halk direnişini desteklediğini belirten bildiriye imza attı. 

Reuters