DEVA Partisi kurucu üyesi Metin Gürcan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya casusluk amacıyla temin etme' suçundan yürüttüğü soruşturma kapsamında 26 Kasım’da İstanbul'daki evinde gözaltına alındı.

Gürcan, İstanbul'daki işlemlerinin ardından Ankara'ya getirildi. Gürcan'ın, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde sorgusu tamamlandı.

Gürcan, hastanede sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi.

SUNDUĞU ANALİZLER KARŞILIĞINDA PARA ALDIĞINI İFADE ETTİ

DEVA Partisi kurucu üyesi Metin Gürcan, sağlık kontrolünün ardından getirildiği Ankara Adliyesi'nde soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı'na ifade verdi.

Gürcan ifadesinde, uzun yıllar Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çalıştığını ve 2019 yılından itibaren talep eden kişi ve kurumlara danışmanlık hizmeti verdiğini söyleyerek, bu danışmanlık hizmetlerini de Türkiye ve Türkiye'ye komşu bir çok ülkelere ilişkin verdiğini belirtti. Verdiği danışmanlık hizmeti kapsamındaki bilgilerin herkesin erişimine açık olduğunu ifade eden Gürcan, casusluk faaliyeti yürütmediğini ve gizli belgelerin paylaşımını yapmadığını savundu. Ankara'daki diplomatlarla olan görüşmelerinin sebebini ise o kişilerle düzenli olarak görüştüğünü, kendilerine analizler sunduğunu ve karşılığında para aldığını ifade etti.

EMNİYETTEKİ İFADESİ DE ORTAYA ÇIKTI

Metin Gürcan'ın Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ndeki ifadesine de ulaşıldı. Yapılan sorgusunda, yabancı misyon görevlileriyle zaman zaman bir araya geldiğini belirten Gürcan, "Bu görüşmelerde, Türkiye ve Orta Doğu üzerine hazırladığım ülkelerdeki haftalık gelişmeleri içeren çizelge ve analizleri paylaştım. Ancak casusluk iddialarını kesinlikle kabul etmiyorum. Hiçbir diplomatla gizlilik derecelerinde resmi bilgi ve belgeyi paylaşmadım. 2019 yılından itibaren kişi ve kurumlara tamamen açık şekilde danışmanlık hizmeti veriyorum. Karşılığında bana ödeme yapılıyor. Türkiye, Suriye, Irak, İran, Ukrayna, Afganistan ve Libya gibi ülkelerdeki gelişmeleri herkesin erişimine açık kaynaklardan derledim" ifadelerini kullandı.

'HEADQUARTER' İFADESİ SORULDU

Polisler tarafından Gürcan'a, yabancı bir misyon görevlisi ile Karabağ'daki Türk dronları üzerine yaptığı görüşmenin de sorulduğu öğrenildi.

Gürcan, 'headquarter' (merkezi) ifadesi ile istihbaratçı olan bir kişi ile yaptığı görüşmeler sorulduğunda ise "Ben burada kendi parti genel merkezine gitme vakti geldiğini vurgulamak istedim. Burada bir karışıklık var. İş dünyasında bile sivil hayatta bile sıklıkla kullanılan İngilizce başlangıç seviyesinde bilinen bir ifadedir" şeklinde cevap verdi.

TUTUKLANDI

'Siyasal ve askeri casusluk' suçlamasıyla gözaltına alınan DEVA Partisi kurucu üyesi Metin Gürcan, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza mahkemesinde tutuklanarak cezaevine gönderildi.

ALİ BABACAN’DAN AÇIKLAMA

Habertürk TV'de katıldığı programda konuya ilişkin açıklamalarda bulunan DEVA Partisi lideri Ali Babacan şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye'de dış politikada ve dış güvenlik meseleleri partimiz kuruluncaya kadar muhalefetin fazla eleştiri getirmediği bir alandı. Hükümetin her yaptığı zımnen de olsa doğruymuş gibi yaklaşım vardı. Biz o geleneği bozduk. Dış politikada da hatalar yapıldığını söyledik. Son tezkerede ittifaktan bir parti oy vermedi. Biz bu geleneği yıkmakta önemli fonksiyonlar gördük diye düşünüyorum. Hatalara göz alıcı bir şekilde uyarılarla yaklaşmak gerekiyor. Metin Gürcan Bey partimizin kurucu üyelerinden birisi. Uzmanlık alanı dış politika ve dış güvenlik. Metin Bey, partimiz kurulmadan önce de o işi yapıyordu. Televizyonlarda yorum, talep üzerine analiz yapma. Bizim bildiğimiz bütün bu çalışmalarını açık kaynaklardan derleyip şahsi analizi hale getirip, Metin Gürcan imzasıyla yayınlamak. Yaptığı iş buydu. Bildiğimiz kadarıyla Metin Bey'in herhangi devlet sırrında gizli bilgiye erişme, ulaşma imkanı yok. Çünkü devlette çalışmıyor. Devlette çalışıp da bu bilgiyi dışarıya taşısa casusluğun tanımı bu. Metin Bey'in çalışmaları açık kaynaklardan derlenen toplanan bilgiye dair çalışmalar. Kendisi bu meselelerde en sert çıkışı yapan isim. Belki de birilerinin rahatını, huzurunu kaçırıyordur.

"DOSYANIN TÜMÜNE BAKIP BÜYÜK RESMİ GÖRMEMİZ LAZIM"

Dosyanın henüz içeriğini bilmiyoruz. Bahsettiğiniz bilgiler bugün anladığım kadarıyla emniyet ve savcılıktaki ifadelerden. Ben henüz detaylı okumadım. Hukukçu arkadaşlarımız konuyu yakından takip ediyor. Her alanda uzmanlaşmış hukukçu arkadaşlarımız var. Ceza hukukçularımız, anayasa hukukçularımız var. Web sitesinden gönüllü hukukçu olmak için 2 bin başvuru var. Soruşturma gizli olduğu için ortaya çıkan bilgiler resmin tümünü göstermiyordur. Avukatlarımız inceleyecek ki, resmin tümünü görüp bir kanaat oluşturalım. Ben 'hukuken yakın takipteyiz, hukuki destek olarak Metin Bey'e sonuna kadar destek veririz, çünkü masuniyet karinesi var. Eğer bu siyasi bir operasyonu ise o zaman da bu tür operasyon bize işlemez, DEVA kadrolarını korkutmaz, yolumuza devam ediyoruz' dedim. Gizli soruşturma dosyasıyla ilgili bir miktar daha bilgi geldikten sonra görüşümüzü açıklayabiliriz. Bizim parti içi genelge ile 4 danışmanımız var ama Metin Bey o arkadaşlardan değil. Ancak Metin Bey raporlarıyla bize destek veriyor ve ben de istifade ediyorum. Bizde çalışan herkes gönüllüdür. Konunun detaylarını öğrendikten sonra siyasi değerlendirmeyi partimizin yetkili organlarıyla kuşkusuz yaparız. Dosyaya hakim olmadan bir şey söylememiz çok zor. Biz siyasi içerikli konularda arkadaşlarımızın sonuna kadar yanında dururuz; ama hukukun üstünlüğüne saygımız var. Bağımsız ve tarafsız olarak yargı sürecinin işlemesi önemlidir. Savcılık sürecini şu anda izliyoruz.”