Eda Nur Kaplan, ifadesinde, 31 Temmuz gecesi Yusuf G. ile kendisini 'Tayfur' olarak tanıtan Mehmet A.'nın otelde kendisine tecavüz ettiğini, yarı baygın olduğunu ve karşı koyamadığını söyledi. 

Ablasıyla birlikte yaşayan 18yaşındaki Eda Nur Kaplan, 7 Ağustos'ta 15. kattaki evin balkonundan atlayarak yaşamına son verdi. Eda Nur'un intihardan önce cep telefonundan annesine "Anne küçük kızın bazı şeylere dayanamıyor artık. Kızını çok harcadılar. Kimseye bir şeyini anlatamadı. Hep içine attı. Ama o da çok birikti. Dayanamıyor artık. Hiçbir şeylerin güzel olacağına inancı kalmadı. Hakkımı yerde bırakmayın lütfen" mesajını gönderdiği belirlendi.

Dün Karşıyaka Mezarlığında toprağa verilen Eda Nur Kaplan'ın, 31 Temmuz'da polise başvurarak, Mehmet A. ve Yusuf G.'nin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu söyleyip şikayetçi olduğu ortaya çıktı. Mehmet A.'nın gözaltına alındığı; ancak Eda Nur'un "darp ve zorlama olmadığı yönündeki doktor raporu doğrultusunda delil yetersizliğinden" adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı öğrenildi. Soruşturmanın devam ettiği, diğer şüpheli Yusuf G.'nin ise arandığı belirtildi.

'Yusuf A. ile 1 hafta önce sosyal medyada tanıştık'

Eda Nur Kaplan'ın, 31 Temmuz'da karakolda cinsel saldırıya uğradığını söyleyerek verdiği ifadesi ortaya çıktı. Eda Nur ifadesinde, Yusuf A. ile 1 hafta önce sosyal medyada tanıştıklarını belirterek, "Yusuf G. ile bir eğlence mekanında buluştuk. Yusuf, kendisini 'Tayfur' olarak tanıtan bir erkek şahısa geldi. Yusuf, Tayfur, ben ve ablam burada oturduk. Ablamın dışında ben, Yusuf ve Tayfur alkol içtik" dedi. Daha sonra başka bir mekana gittiklerini söyleyen Eda Nur Kaplan, "Burada ablam Güler, mekanın lavabosuna girmişti. Bu esnada Yusuf bana 'iyi değilsin, gel seni eve bırakayım' dedi. Ben de alkolün etkisiyle kabul ettim. O esnada ablam lavaboda olduğu için ona haber veremedim. Yusuf’un aracına bindik, Yusuf araçtayken, ‘çok alkollüsün, bu şekilde eve gitmen uygun olmaz, gel seni otele götüreyim, bir gece orada kal, sabah kendine gelince, evine gidersin’ dedi. Ben de alkolün etkisiyle kabul ettim" dedi.

DHA'nın haberine göre; Kaplan, ifadesinin devamında Yusuf A.'nın kendisini bir otel odasına götürdüğünü ve burada tecavüz ettiğini söyledi. "Ben alkolün etkisiyle çok fazla tepki gösteremedim" diyen Eda Nur Kaplan daha sonra uyuyakaldığını ve odaya Tayfur isimli bir kişinin geldiğini, yarı baygın haldeyken bu kişinin de kendisine tecavüz ettiğini belirtti. 

'Eda Nur çok sarhoştu ve yarı baygın vaziyette taksiye bindi'

Soruşturma kapsamında ifadesi alınan, Eda Nur'u otelden evine götüren taksi şoförünün ise "Eda Nur çok sarhoştu ve yarı baygın vaziyette taksiye bindi. Ara ara sayıklayarak, 'Anneme ne söyleyeceğim. Ben bu duruma nasıl düştüm. Ben şimdi ne yapacağım' diyordu" dediği öğrenildi.

'Sürekli 'Yarı baygındım, engel olamadım, çırpınamadım' diyordu'

Eda Nur Kaplan ile birlikte 6 yıl aynı sevgi evinde kalan yakın arkadaşı S.F. de, "Eda Nur sosyal medyada popüler biriydi. Sosyal medyadan tanıştığı iki kişiyle gece bir eğlence mekanına gidiyorlar. Orada ablası tuvalete gittiğinde Eda'yı kaçırıyor ikisi de. Eda'ya 'ablan eve gitti' diyorlar. Apart bir oteli varmış. Orada önce Yusuf G., sonra Mehmet. A. cinsel saldırıda bulunuyor. Eda sabah olunca kendine geliyor ve sonra karakola giderek şikayetçi oluyor. Hepsini bana anlattı. Karakoldan hastaneye gönderiyorlar. Hastane raporunda 'darp, yara, zorlama yok' deniyor. Eda yarı baygın halde. Kendisi de bazı şeyleri hatırladığını söylüyordu. Sürekli 'Yarı baygındım, engel olamadım, çırpınamadım' diyordu" dedi.

S.F., Eda Nur'un olaydan sonra depresyona girdiğini ve sürekli uyuduğunu söyleyerek "Sürekli uyuyor ve ağlıyordu. Ona inanmayacaklarından bahsediyordu. 'Bana inanmayacaklar' diye ağlıyordu. İntihar ettiği gün ablası uyuduktan bir saat sonra kendisini 15'inci kattan atmış. Otopsi raporunda intihar olduğu tespit edildi. Ayrıca kanında alkol bulundu. Bana ve ablasına her şeyi anlattı. Yetiştirme yurdunda kaldığı için memuriyet bekliyordu. Çalışma hayatına girmeyi bekliyordu. Babalarından kalan emekli maaşıyla abla kardeş geçimlerini sağlıyorlardı" diye konuştu.