Fatih Erbakan, partisinin Adana 2. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Yüreğir Kültür Merkezi’nde düzenlenen kongrede konuşan Erbakan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Sakarya’da yaptığı, "Hani ekonomide her taraf çökmüştü, batmıştı. Helikopterden o yolları gördüm. Araçlar, otomobiller, otobüsler, kamyonlar, TIR'lar… Tıklım tıklım yollar, dolu" açıklamasını eleştirdi.

'HELİKOPTERDEN İNİP BİRAZ HALKIN ARASINA, ESNAFIN YANINA GİRERSENİZ DURUMUN FARKLI OLDUĞUNU GÖRECEKSİNİZ'

Erbakan, şu ifadeleri kullandı:

“Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Helikopterden baktım, yollar tıklım tıklım. Ekonomik kriz yok’ diyor ama biz de diyoruz ki ‘Sayın Erdoğan, işler öyle helikopterden göründüğü gibi değil. Helikopterden inip biraz halkın arasına, esnafın yanına girerseniz durumun farklı olduğunu göreceksiniz. Milletvekilleriniz, parti yetkilileriniz, yıllardan beri koptukları halkın arasına girsinler. Bizler, sürekli olarak çarşıda, pazardayız. Esnafımızla, halkımızla birlikteyiz. Ama oralarda ne sizi ne milletvekillerinizi ne de il yöneticilerinizi göremiyoruz maalesef. Çarşıya pazara, halkın arasına inin lütfen. Oralara indiğinizde ne göreceksiniz? Çarşı pazarda taneyle salatalık, taneyle domates alındığını göreceksiniz. Bakkallarda, çarşı pazarda, ucuz sebze meyve reyonu altında çürük ve ezik meyve sebze satıldığını göreceksiniz. Askıda ekmek kuyruklarını göreceksiniz. 2021’de 5,7 milyon hanenin sosyal yardım, 11 milyon 362 bin vatandaşın gıda yardımı aldığını göreceksiniz. Geçtiğimiz kış 4 milyon haneye doğal gaz veya kömür yardımı yapıldığını… Yani neredeyse 15 milyon insanın ısınma ihtiyacını karşılayamaması demek. Kaynak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı.”

'BU GENÇLERE AÇLIK SINIRININ ALTINDA ASGARİ ÜCRETİ REVA GÖRDÜĞÜNÜZ İÇİN GİDİYOR'

Türkiye’de işsizler ordusunun Yunanistan nüfusunu geçtiğini ve her 4 gençten birinin işsiz olduğunu ve gelecekten ümidini kestiğini belirten Erbakan, “Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde iki gençten biri işsiz. Gerçi siz, bu gençlere acıdığınızı söylüyorsunuz; daha iyi bir araba, daha iyi bir telefon için yurt dışına, ellerin kapısına varanlara acıyarak baktığınızı söylüyorsunuz. Sayın Erdoğan, bu gençler keyfinden yurt dışına gitmiyor. KPSS’de 90 puan almış, mülakatta 40 puan verilip elendikleri için mecburen yurdunu, evini bırakıp gidiyor. Bu gençler ellerin kapısında neden gidiyor? 20 senedir gençlerin işsizliğine çare bulamadığınız için gidiyor. 20 senelik iktidarınızda bu gençlere kaliteli bir eğitim veremediğiniz için gidiyor. Bu gençlere açlık sınırının altında asgari ücreti reva gördüğünüz için gidiyor. Başka niçin gitsin” dedi.

'ORTAYA ÇIKAN TEK ŞEY, 'KİM CUMHURBAŞKANI OLACAK' KAVGASI'

Muhalefetin ‘Altılı Masa’ toplantılarına da değinen Erbakan, şöyle devam etti:

"İktidar böyle de çözüm olarak sunulan ve sürekli bir araya gelip ‘altın günü’ yapan masa başındakiler ne durumda? Cumhurbaşkanı adayı yok. Milletin derdine derman olacak bir tane somut proje yok. Ortaya çıkan tek şey, 'Kim cumhurbaşkanı olacak' kavgası ve 'parlamenter sisteme geçiş'. Parlamenter sistem aşağı, parlamenter sistem yukarı. Çay kahve içiyorlar, sonra da fotoğraf çektirip dağılıyorlar. En son iki büyük ortak arasında adaylık tartışması kavgası çıktı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, kendi cumhurbaşkanlığı adaylığını masaya adeta dayattı. Buna karşın Sayın Akşener, 'Altılı masa noter değil, biz noter değiliz' ifadesini kullandı. CHP'den vaktiyle emanet milletvekilli almalarından kaynaklanan diyet borçlarını 31 Mart seçimlerinde CHP'ye geri ödediklerini ifade etti. Peki CHP'ye olan diyet borcunuzu ödediniz de masanın gizli ortağı olan HDP’ye diyet borcunuzu nasıl ödeyeceksiniz? Masaya dışarıdan destek veren ve baskı yapan HDP’nin yetkilileri ikide bir bu diyet borcunu hatırlatıyorlar, ‘Biz destek vermesek siz o koltuklarda oturamazdınız, o koltuklarda bizim sayemizde oturuyorsunuz’ diyorlar. Daha bu aşamadayken bu hallere düşmüş, birbirlerine diyet ödeme pazarlığına düşmüş ittifak ortaklarından işbaşına gelmeleri halinde ne beklersiniz? Rabbime hamdolsun ki biz, kimseye diyet borcu olmayan bir partiyiz. Milli Görüş’ün bugüne kadar kimseye diyet borcu olmamıştır. Milli Görüş, ilkelerinden hiçbir zaman taviz vermemiştir."