Erdoğan, Türksat 5A Uydusu Hizmete Alma Töreni'nde konuştu. Erdoğan, "Uydumuzu ocak ayında Falcon 9 roketiyle uzaya fırlatmıştık. Mayıs ayında yörüngeye ulaşan uydumuz uzun bir test ve diğer hazırlık çalışmalarının ardından artık servis sağlamaya hazır hale gelmiştir Manevra ömrü 35 yıl olarak hesaplanan Türksat 5A ile hem uydu iletişim kapasitemizi artırıyor, hem mevcut uydularımızı yedekliyor hem de yörünge haklarımızı garanti altına alıyoruz. Şimdi sıra Türksat 5B uydumuzda. Veri iletişim kapasitemiz 15 kat artacaktır."  dedi.

Erdoğan, şu ifadeleri kulandı:

TÜRKSAT 6A uydumuzu ürettik. Test aşamasına gelen bu uydumuzu önümüzdeki yıl uzaya fırlatmayı planlıyoruz. Böylece Türkiye dünyada haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasına girecektir.  Bu projemizinde şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Dünya yeni bir çağa geçişin sancılarını yaşıyor.  Yeni çağın en önemli özelliği soyut üretim dediğimiz, bilginin üretimi ve böylece ortaya çıkan verinin kontrolü üzerine kurulu olmasıdır.

Dijital üretim ve yönetim süreci, yapay zekâ ile çok daha farklı bir evreye ulaşmıştır. Bu değişim her alanda kendini hissettirmektedir.

Demokrasi dediğimiz olgu bir meydanda toplanan insanların şehrin sorunlarını tartışması ve karara bağlamasıyla ortaya çıkmıştır. Sonra bu yöntem ülkede yaşayan belirli bir yaşın üzerindeki insanların tamamının seçimler yoluyla içinde yer aldığı temsili demokrasiye dönüştü. Bugün dört bir yanda 100 binlerce insan dijital altyapı sayesinde anında bir araya gelebiliyor. 

Bizim gençliğimizde bugün cep telefonu veya bilgisayar ekranı üzerinde birkaç tuşa basarak gerçekleştirdiğimiz işlemler için saatlerce, günlerce, haftalarca hatta aylarca, yıllarca uğraşmak gerekiyordu. İnsanların birbirleriyle iletişimi, buluşması, görüşmesi, konuşması için belli imkanlara ve programlara ihtiyacı vardı. Bugün cep telefonu ve üzerindeki uygulamalarla saniyeler içinde dünyanın her köşesindeki insanlarla iletişime geçmek mümkün

Ülkeler ve toplumlar arasında ciddi adaletsizlikler söz konusudur. Bireyler dijital çağın her imkanından sonuna kadar kimi yerlerde faydalanıyor. Kimi yerlerde ilkel dönem şartlarında hayata tutunmaya çalışan topluluklar vardı. "