Erhan Usta şu tespitlerde bulunru;

*Lafla peynir gemisi yürümez sözünün tescillendiği bir ortamda Türkiye’de yaşıyoruz. Bol bol laf var fakat icraat yok. Bu programın başarılı olma imkanı yok çünkü bu hükümet güveni kaybetti. Piyasa tepkisini de gördük.  Alıcısı olmayan bir pakettir. Sayın Erdoğan başarısız kalmıştır. Bugüne kadar enflasyonun bozulmasının temel sebeplerinden bir tanesi de enflasyonu küçümseyen bürokrat, devlet adamı ve siyasetçilerin iş başında olmasıdır. Enflasyonla mücadeleyi gıdadan ibaret sanan bir anlayış var.  Bu son derece yanlıştır. 

*Ak Parti hükümetleri bizim reform umutlarımızı bitirdi. Belki reformla birşeyler olur umudu vardı bu reform paketiyle bu umutlar son buldu. Acaba Sayın Erdoğan tövbe mi ediyor. Bir sürü yanlış yaptı o yanlışlardan döneceğine dair ifadeler var burada. Biliyoruz ki, tövbenin kabul olması için pişmanlık olması gerekir. Pişmanlığın olmadığını görüyoruz. 

*Paketi dört kategoride değerlendirebiliriz. Yanlışı görmeleri iyi, mevcut durumlara eleştirilerinin olması takdir edilecek bir yanıdır. AK Parti’den önce yapılan reformlar vardı bunlardan sapmalar olmuştu. Şimdi ben bunları düzelteceğim, ben yanlış yaptım anlamında bir kategori var. Uzun süredir söylenen ama bir türlü yapılmayan hususların burada tekrarlandığını görüyoruz. Bu da hiç inandırıcı gelmiyor.  Son kategoride olması gerektiği halde, hayati önemi sahip olduğu halde bu pakette olmayan hususlar var. 

*İstihdam teşfiğinde eksikler olduğu söyleniyor bu iyi fakat çözüm olarak ortaya getirdikleri şu ankinden daha karmaşık. İsraf kabul ediliyor fakat çözümüne yönelik bir şey yok. Atamalarla ilgili olarak eleştiriler yapılıyor, ancak buna ilişkin çözüm yok. Piyasa gözetim ve denetiminin yapılamadığı eleştirisi var bu da doğru, yerinde bir eleştiri. Ak Parti’den önce yapılmış reformlardan bir bir geri gidildi. Onlar çok önemli reformlardı. Şimdi bunlardan bir pişmanlık oldu, düzelteceğiz diye ifadeleri oldu. Bunlardan bir tanesi özel hesaplar. Ak Parti geldi her yıl biri iki tane özel hesap kurdu fon kurdu şimdi bunları azaltacağız diyor yani kara delikler oluşturdu şimdi bunları kapatacağız diyor. Varlık fonuna ilişkin bir şey söylemiyor. En büyük kara delik olan varlık fonu ona ilişkin bir şey yok çünkü orayı kendileri için kullanıyorlar. Kamu ihale sistemiyle bu hükümet döneminde defalarca oynandı. Kamu ihaleleri reformunu düzenleyeceğiz denildi, bunun inandırıcılığı yok. Kamu finansmanı ve borçların yönetimi kanunun da her olayda geçici madde ekleyerek alt üst etmişsiniz şimdi onu düzelteceğiz diyorsunuz. Bir reform ortamı devraldılar onları bozdular sıkıntılar ortaya çıkınca şimdi tekrar bozduklarını yapacağız diye söylüyorlar. 

AK PARTİ DÖNEMİNDE BU ÜLKENİN EN ÖNEMLİ KURUMLARI YIPRATILMIŞTIR 

*Kamu özel işbirliği konusunda çerçeve yasa hazırlayacaklarını söyleniyor ama şunları şunları yapacağız demesini bekleriz, onlarla ilgili bir şey yok. Bu husus 8 yıl önce söylenmiş bugüne kadar bir şey yapılmamış. O yandaş beş müteahhidin alacakları parada kesintiye gidilecek diye bir madde yok. KİT reformu konusu söylendi. Elde KİT kalmadı zaten en son kalanı varlık fonuna gönderdiniz. Biz bunu 2004 yılında yazdık, bunları 2021 yılı reformunda reform diye açıklıyorsunuz. Bazı şeyler sürekli tekrarlanıyor ama hiçbir şey yapılmıyor. 17 yıl önce söylediklerini söylüyorsun niye sana inanalım. Türkiye’de Ak Parti döneminde bu ülkenin en önemli kurumları bilerek, isteyerek yıpratılmıştır, mahvedilmiştir. Kurumsal yapılar güçlendirilecek deniliyor. Bu hükümet döneminde üst düzey atamalarda hiçbir şekilde tecrübeye bakılmadı, liyakata bakılmadı, ehliyete bakılmadı. Bunlardan tövbe ediliyor ama kabul edilmesi için gerçekte pişman olmak gerekiyor. Kamu görevlilere başka kurumlarda en fazla bir görev verilecek deniliyor. Bakalım uygulanacak mı? Zaten Ak Parti hükümetinden önce böyle bir şey yoktu bir kamu görevlisinin bir görevi oluyordu bunu bozdular, bunu üçe dörde çıkardılar. 

*Düzenleyici denetleyici kurumlarında görev alacakların başka bir yerde görev almamasına ilke olarak gözeteceğiz deniliyor. Bu evrensel bir kuraldır, ilke olarak benimsiyorlar güçlü bir söz vermiyorlar. TÜİK’i yıprattılar, içini boşalttılar, son beş yılda başkanını beş kez değiştirdiler.  İtibarı yerle bir edildi şimdi ilişkili kuruluş olacak. Her şeyi aynı olduktan sonra ha ilişkili kuruluş olsun ha bağlı kuruluş olsun ne anlamı var. 

ASIL OLMASI GEREKEN HUSUSLARIN BULUNMADIĞI BİR REFORM PAKETİDİR

*Merkez bankasına müdahale edilmeyeceğine dair bir karar bu pakette yoktur. Yeni formda bir devlet planlama teşkilatı yoktur. Denetim sistemi Türkiye’de son derece zayıflamıştır, etkinleştirileceğine dair bir madde yoktur. Çünkü bu hükümet denetimi sevmiyor. Varlık fonunun kapatılmasına ilişkin bir şey yok. Varlık fonu mutlak suretle tasfiye edilmelidir. 
Üç beş tane büyük market zinciri piyasayı ele geçirmiştir. Rekabet tamamen bitirildi. Hem üreticiyi hem tüketici mağdur eden bir zincir market terörü var buna ilişkin bir şey yok pakette. Vergide olması gereken rant vergisine ilişkin bir madde yok. Faiz kazançları üzerine, sermaye kazançları üzerine vergi getiriliyor mu? Yok. Asgari ücretliyi vergi dilimine sokmayacak bir şey var mı? Yok. Üst gelir grubunu daha az vergilendiren alt gelir grubunu daha çok vergilendiren bir sisteme devam edecekler. Asıl olması gereken hususların bulunmadığı bir reform paketidir. 

BU PAKETİN BİR CÜMLESİNDE ÇİFTÇİ YOK

*Sayın Cumhurbaşkanı ödenek dışında bir harcama yapmayacağız demişti, bununla ilgili pakete bir madde konulmamış, koyulmuş olsaydı ne değişecek ti, yine hiçbir şey değişmeyecekti çünkü alışkanlık haline getirdiler Meclisin kendisine vermediği yetkiyi kullanan bir hükümet anlayışı var. Mali disiplin yok, mali disipline ilişkin koydukları maddeler çok yetersiz. Olması gereken hayati önemli konuların olmadığını görüyoruz. Verimlilikle ilgili bir kelime yok reform paketinde. Vatandaşın çocuğuna iş yok. İş ortamı oluşturacak bir madde yok. Emekliye, memura, bitmiş tükenmiş esnafa hiçbir şey vadetmiyor. Bu paketin bir cümlesinde çiftçi yok.5 milyon tarımda çalışan işçimizin olmasına rağmen çiftçiye ilişkin bir kelimenin olmadığı bir reform paketi açıklandı. İnandırıcılıklarını yitirenlerin güvenin kaybolduğu bir ortamda daha önce söylenenlerin tekrar söylenmesinin hiçbir şey ifade etmeyecektir. Bu paket Türkiye’ye bir şey kazandırmayacaktır.