Karar gazetesi yazarı Yusuf Ziya Cömert, Millet İttifakı’nın 2023’te yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimi için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olma ihtimali üzerine yazdı. Cömert, “Böyle bir tercih -son yerel seçim hariç- girdiği bütün seçimlerin tartışmasız galibi olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a muhteşem bir final hediye etme ihtimalini de içerir” değerlendirmesini yaptı.

Cömert'in ilgili yazısı şu şekilde:

"Millet İttifakı’nın önünde çözülmeyi bekleyen bir sorun da kimin cumhurbaşkanı adayı olacağı. Konuşurken bu sorunu günü geldiğinde kolayca çözeceklerini söylüyorlar. Göstereceğimiz aday cumhurbaşkanı seçilecek diyorlar. O kadar kolay değil. Dışarı çok yansımıyor ama muhtemelen her birinin gönlünde kendilerine yakın bir aslan yatıyor.

Anketler vasıtasıyla isimleri öne çıkan ya da çıkarılan muhtemel adaylar var. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu bu adaylardan biri. Fazla politik mesaj vermemeye çalışan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da adı telaffuz ediliyor. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’u ve Ankara’yı mevcut başkanları aday göstererek Ak Parti’ye teslim etmeyeceklerini altını çize çize söylemesi bazen bir gerçeğin telaffuz edilmesi bazen de bu başkanlara “Hele şimdi başınızı fazla çıkarmayın, önünüzdeki işe bakın” mesajı olarak yorumlanıyor.

İYİ Parti lideri Meral Akşener Cumhurbaşkanlığına aday olmadığını ilan etmişti. Siyasette şartların değişmesiyle kararların değişmesi görülmemiş bir şey değil.  Gelecek Partisi lideri Davutoğlu’nun dışişleri bakanlığı ve başbakanlık tecrübesi Kılıçdaroğlu’nun aday tariflerine uyuyor. Deva Partisi lideri Ali Babacan da hem tecrübesi hem de sert bir politik profil çizmemesi sebebiyle üzerinde durulması mümkün bir isim. Anketlerde umdukları oy seviyesine ulaşmamış görünmeleri bu siyasetçileri sınırlıyor olabilir. Demokrat Parti lideri Gültekin Uysal’ın adaylık iddiası ortak aday üzerinde uzlaşılamaması seçeneğiyle bağlantılı. Millet ittifakının mevcut ve potansiyel bileşenlerinin hepsini andık."

"Peki CHP lideri Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayı olur mu?" sorusuyla devam eden Cömert, şunları yazdı:

Hemen cevap vereyim, olabilir. İlk olarak Meclis’teki “Aday ol” sataşmalarına “Aday olmayacağımı kim söyledi” diye mukabele ederek çok bariz olmayan bir sinyal verdi. Türkiye’nin sorunlarının nasıl çözüleceğini anlatırken sık sık “Dostlarımızla beraber” vurgusu yapıyordu. Yine yapıyor ama eskisi kadar sık değil. Eskisinden daha sık birinci tekil şahıs kullanmaya başladı. “Çözeceğim.”
Bunların, CHP liderinin kendisini aday olarak ilan ettiği anlamına gelmeyeceğini işaret eden Karar yazarı, şu görüşlerini dile getirdi:

Ama kendi adaylığını bir seçenek olarak hatıra getirmekte sakınca görmediği anlamına gelir. Böyle bir şeyi hak ettiğini de düşünebilir. Millet İttifakı’nın yerel seçimlerde başarılı olmasını sağlayan Türkiye ortalamasına yakın aday politikalarının telifi Kılıçdaroğlu’na yazılsa fazla itiraz eden olmaz. ‘Helalleşme’ söylemi de CHP’yi veya bir siyasi figür olarak Kılıçdaroğlu’nu ‘ortanın solu’ndan ortaya doğru yaklaştıran bir hamle sayılır. Bu referanslar aynı zamanda adaylığa müsait hale gelme çabaları mı? Mümkün.

Bir de cazibesi var Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olup seçimi kazanma ihtimalinin. Yıllardır her seçimde kaybettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a finalde galip gelme düşüncesi. Kendi siyasi hikayesi açısından muhteşem bir final. Muhal veya değil, cezbedici bir düşünce. Böyle bir düşünce insana risk aldırabilir. Yanlış da yaptırabilir. Şunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Böyle bir tercih -son yerel seçim hariç- girdiği bütün seçimlerin tartışmasız galibi olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a muhteşem bir final hediye etme ihtimalini de içerir.