Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:

Hakkari'de 7 askerimiz şehit oldu. Onlar bu ülkenin güvencesi için can verdiler. 

Bu krizden nasıl çıkabiliriz onun yollarını anlatmaya çalıştık. Ve dedik ki eğer Türkiye bu krizi aşacaksa, Türkiye egemn güçlerin himayesine girmeyecekse bu krizi aşmak zourndadır. Bunun için 13 maddelik bir öneri paketini paylaştık. İsraftan sakının dedik. İsraf yaparsanız krizin önünü alamazsınız dedik.

Liyakata önem verin dedik, sorunu çözebilecek kapasitede olanları göreve getirmezseniz aşamazsınız dedik. Akılcı bir borçlanma politikası takip edin dedik. Vergi politikasını yeniden düzeltin dedik. Rant ekonomisini değil üretim ekonomisini destekleyin dedik. Bir ülke üretmez sadece tüketirse egemen güçlerin söylediklerini yapmak zorunda kalırlar dedik.

HÜKÜMETİN 100 GÜNLÜK İCRAAT PLANI

3 Ağustos'ta 100 günlük icraat planı açıkladılar. 100 günlük programın açılışında "Buradan milletimize sesleniyorum yastık altından dövizlerinizi çıkarın yerli ve milli direnişimizi tüm dünyaya gösterelim" dediler. bunun üzerine protestolar yapıldı.

Bunlar havuz medyasında günlerce yayınlandı. 100 günün sonunda döviz hesapları arttı, TL hesapları eridi. Bizim insanımız akıllı, kendisini garantiye almak istiyor. E sana bakıyor bu lüks için para mı harcayacağım diyor. Ben çocuklarımın geleceğini düşünmek zorundayım diyor.

"Vatandaşlarımızın mesnetsiz ihbarlar nedeniyle suçlanmaması için kapsamlı tedbirler alınacak" diyor. Yani vatandaş lekelenmeme hakkı üzerinden korunacak. Bu uygulama için ne yapıldı. Bir örnek vereceğim, Cenk Yiğiter KHK ile atıldı.

Atılması yetmedi dergilerde yazı yazması yasaklandı, yetmedi bazı bilimsel toplantılara katılması yasaklandı, kamuda çalışması yasaklandı, yetmedi vakıf üniversitelerinde de çalışmayacaksın dendi. Avukat olmak istiyoruim dedi, avukatlık da yapamazsın dedi. E o zaman yeniden üniversiye gireyim dedi, girdi sınavı kazandı öğrenci de olamazsın dediler. Sonra siz bana herşeyi yasakladınız bari yurtdışına çıkayım, çalışayım dedi. Onu da yasakladılar. Tek örnek mi hayır, Eren Erdem de aynı şekilde.

Bunların hepsi bu şekilde, öğrenciler, akademisyenler hapiste okudukları, yazdıkları için hapiste. Hiç biriniz lekeli değilsiniz, lekeli olanlar size bu acıları çektirenlerdir. Bunların karşısında durmak da bizim görevimizdir.

ÇOCUK İSTİSMARI

"Çocuklarla cinsel istismarla mücadelede cezaları artıracağız" dediler 100 günde buna bile önlem almıyorlar. Biz veriyoruz teklifi reddediyorlar. Yap kardeşim, biz de destek verelim. Üstelik seçimden önce partiler bir araya geldi bunda uzlaştık.

HAYVANLARA DÖNÜK ŞİDDET

'Hayvanlara dönük şiddet yasası çıkaracağız' dediler, geldi mi hayır gelmedi. Onlar bizim dünyamızın parçası. Biz bu dünyada tek başımıza yaşamıyoruz. Dünyanın bir dengesi var, arılar olmasa insanlığın sonu gelir. Biz bunları korumak zorundayız.

EMEKLİ AYLIKLARI

'Emekli aylıklarının en az 1000 Tl'ye tamamlanması' sözü verdiler. Ben seçimlerden önce de sonra da bin liranın altında maaş alan binlerce emekli var dediğimde Kılıçdaroğlu yalan söylüyor dediler. Baktılar doğru söylüyoruz bunu teklif ettiler. Ne zaman yapacaklar ilk 100 gün içinde yapacaklar. Kanun teklifi yine gelmedi. Biz kanun teklifi hazırladık, madem söz verdiler. Biz teklifi getiriyoruz göreceğiz.

ŞEHİT VE GAZİ YAKINLARI SGK BORÇLARI

'Şehit yakınları ve gazilerin SGK'ya borçlarını sileceğiz' dediler, kanun geldi mi gelmedi. 15 Temmuz şehit yakınları ve gazileri için 300 milyon lira para toplandı. Sayın Erdoğan ne oldu bu para?

SENDİKALAŞMA

'Sendikalaşma oranını yükselteceğiz' dediler. Yapabilen işçi varsa tebrikler. Flormar işçileri sendikalaştı hepsini işten attılar. Çalışma Bakanlığı sahip mı çıktı? Ve sanıyorlar ki 100 gün geçti millet unuttu. Millet unutabilir ama Kılıçdaroğlu unutmaz.

40 BİN KONUK VE HİZMET BİNASI

'100 gün içinde 40 bin konut ve hizmet binası tamamlanacak' dediler. Müteahittler cenaze namazı kılıyorlar. E o zaman neden öldük bittik diye cenaze namazı kılıyorlar. Fikirtepe'de binlerce mağdur yarattılar.

İSTANBUL'DAKİ SURİYE ZİRVESİ

'PKK/ PYD'nin yurt dışı finansmanın kesilmesi için görüşmeler yapacağız' dediler. 4 lider bir araya geldi bildiri yayınladılar bakıyorsun PKK/ PYD yok.

HÜKÜMETİN İSRAF HARCAMALARI

İsraf haramdır. Onurlu her insan karşısında durur. Bir birikimi hak etmediği şekile harcıyorsunuz demektir. 100 günde israfı önleyecekler. İsrafı önlemek için plan belirleyeceklermiş. Yahu siz bu milletin aklıyla dalga mı geçiyorsunuz. Bindiniz Katar'ın lüks uçağına geziyorsunuz. Doğu Akdeniz'de petrol arıyor Katar sesini çıkaramıyor. Neden çünkü kayığına bindi.

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI’NA ÇOK SERT SÖZLER

13 Kasım 1918 düşman orduları Marmara Denizi’nde demirlemişlerdir. Atatürk  Kartal İstimbotuna biner ve bundan 100 yıl önce ‘Geldikleri gibi giderler’ der. Tam 100 yıl önce. Bu bir vatanseverin rediyesidir. Bunu en iyi Gazi Mustafa Kemal Atatürk anlatır. Devlet yönetimi artık işgalcilerin eline geçmiştir. 11 Nisan 1920 Vahdettin bir fetva yayınlar. Bunlar kafirdir der ve Mustafa Kemal ve arkadaşlarının katledilmesini isteyen bir fetva yayınlar. Ankara’da bir müftü vardır Rifat Börekçi  o da bir fetva yayınlar. Düşmanla yaptıkları savaşta ölenler şehit kalanlar şehit olur der. Mustafa Kemal Rifat Börekçi’yi Diyanet İşleri Başkanı yapar.

98 yıl önce Atatürk ve arkadaşları için idam kararı verildi. Neden idam kararı verildi. Ülkenin özgürlüğü için, bayrağın hakkı için mücadele edildi. Saray bunlar için idam kararı verdi. İyi ki aramızda Rifat Börekçiler ve Mustafa Kemaller var. 98 Yıl önce Damat Ferit’ler vardı. 100 yıl sonra aynı tablo yine toplumun önündedir. Şimdiki Diyanet işleri Başkanı ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diyen kişinin önüne diz çöküyor.  Sen şimdi ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diyen adamın önüne diz çöküyorsun. Ben bunu kabul etmiyorum. Daha acı bir şey, insan olmanın gereği ölenin arkasından rahmet okuruz, hakkımızı helal ederiz. Sana o koltuğu sağlayanlar idamla yargılandı, derhal terk et. Tarihine de inancına da şehitlere de gazilere de ihanet ediyorsun. Tarihinden bu kadar uzak bir kişiyi ne gördüm ne tanıdım.”