Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü' nde  gazetecilere ilişkin bir rapor yayınladı. Sendika yaptığı açıklamada, gazetecilerin birçok sorunla karşı karşıya kaldığı ifade edilerek,  “Haberlerimiz nedeniyle sansüre uğradığımız ya da otosansüre zorlandığımız, resmî basın kartına erişime engellerin devam ettiği, 34 meslektaşımızın cezaevlerinde tutulduğu, RTÜK ve BİK aracılığıyla eleştirel medya kuruluşlarının cezalandırıldığı, sendikasız-güvencesiz çalışmanın yüzde 90 civarında olduğu sektörümüzde 10 Ocak bir mücadele günü sayılmalıdır” denildi.

50 GAZETECİ GÖZALTINDA 

Haberleri nedeniyle sansüre uğrama, otosansüre zorlanma ve davalarla gözdağı verme uygulamaları sürdü. Gazeteciler yazdıkları ya da söyledikleri nedeniyle cezaevinde tutulmaya devam etti. Geride bıraktığımız bir yılda en az 130 davada 250 gazeteci yargılandı ve en az 50 gazeteci gazetecilik faaliyeti nedeniyle gözaltına alındı.”

ÇALIŞAN SAYISI AZALDI

Tüm bu veriler ışığında sendikalaşma oranının da yalnızca yüzde 8,4’te kaldığını kaydeden TGS, “FOX TV ve Halk TV işverenlerinin sendikal yetkimize yaptığı itirazlar yargıdan dönünce medyada sendikalı işyeri sayısı daha da yükselecek” diye açıkladı. ‘Basın, Yayın ve Gazetecilik’ iş kolundaki çalışan sayısının da 2013 Ocak istatistiklerine göre giderek eridiğine dikkat çeken TGS, 2013 yılında çalışan gazeteci sayısının 104 bin 141’ken 2021 yılında 93 bin 795’e düştüğünü yani yüzde 9,94 azaldığını vurguladı.

TGS, ‘Basın, Yayın ve Gazetecilik’ iş kolunda yaşanılan hak ihlallerini şu verilerle gözler önüne serdi:

KAYITLI ÇALIŞAN 23 BİN KİŞİ

“Aralık 2020’deki SGK verilerine göre iş kolundaki toplam kayıtlı çalışanların sadece 23 bin 306’sı gazetecilerden oluşuyor. Bu toplam içinde 5 bin 308 kişi ile ‘Muhabir’ en fazla istihdamın gerçekleştiği meslek unvanı iken onu, 2 bin 984 kişi ile ‘Gazete Muhabiri’; 2 bin 571 kişi ile ‘Editör-Gazete, Dergi vb.’; 1.362 ile ‘İnternet Editör’ takip ediyor. En az istihdam ise 2 kişi ile ‘Spor Yazarı’, 3 kişi ile ‘Okur Temsilcisi’ ve 5 kişi ile ‘Takdimci’ unvanlarında gerçekleşti.

KAYITLI GAZETECİLERİN SADECE 64,8'İ, BASIN KARTI TAŞIYOR

İletişim Başkanlığı’nın Aralık 2020 verilerine göre, göreve bağlı basın kartı sahibi basın mensubu sayısı 9 bin 204 ve sürekli basın kartı sahibi basın mensubu sayısı ise 5 bin 900. Göreve bağlı basın kartı sahipleri ile sürekli basın kartı sahiplerinin toplamı (15 bin 104), SGK’nin paylaştığı sayının (23 bin 306) altında. Diğer bir deyişle kart sahibi gazetecilerin tamamının aktif olarak çalıştığı düşünülürse, kayıtlı gazetecilerin sadece yüzde 64,8’inin basın kartına sahip olduğu görülüyor. Aradaki fark, dikkate değer sayıda gazetecinin basın kartı sahibi olmadığı/olamadığını gösteriyor. Bu nedenle resmî basın kartı sahipliğinin gazetecilik faaliyeti açısından bir koşul/ruhsat olarak öne sürülmesi, sektör gerçekliğinden uzak. Resmî basın kartına erişimdeki engeller arasında, gazetecilerin iş sözleşmesinin Basın İş Kanunu’na uygun tanzim edilmemesi de yer alıyor. Bu da özellikle internet medyasında çalışan gazetecilerin basın kartına erişimini kısıtlamaya devam ediyor. Aynı kurumda 5953 sayılı Basın İş Kanunu kapsamında çalışanlar karta erişebilirken, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalışan gazeteciler bu haktan mahrum kalıyor. 

İŞSİZLİK YÜZDE 27,7

İşsizlik, gazetecilerin kalemleri üzerinde gölge oluşturmaya devam ediyor. Gazetecilik bölümü mezunları içinde işsizlik oranı TÜİK işgücü istatistiklerine göre 2018’de yüzde 23,8; 2019’da yüzde 21,8 idi. 22 Mart 2021 tarihinde açıklanan TÜİK istatistiklerine göre ise bu oran 2020 yılında yüzde 27,7’ye yükseldi. Gazetecilik mezunları, sosyal hizmet bölümü mezunlarından sonra en yüksek işsizliğe maruz kalan kesim oldu. Gazeteciler arasında hayli yaygın olan güvencesiz ve sigortasız çalışanlar da dâhil edildiğinde gerçek işsizlik oranının yüzde 35-40 bandında olduğunu tahmin ediyoruz.

SENDİKALAŞAN GAZETECİ İŞİNDEN OLUYOR

Sendikalaşma oranının yüzde 8,4 kaydedildiği iş kolumuz, en düşük sendikalaşma oranına sahip iş kollarından biri olmayı hâlâ sürdürüyor. Oranın bu kadar düşük olmasında, işverenlerin sendika karşıtı engelleme ve itirazları da büyük rol oynuyor. Hürriyet gazetesinde sendikal çalışma nedeniyle Ekim 2019’da yaşanan işten atmalar, bunun en somut ve yakın örneği. Her ne kadar iki yıldan fazla süren yargılama sonunda üyelerimizin sendikal nedenle işten çıkarıldıkları kesinleşse de bu durum, gazetedeki sendikalaşma çalışmasına ciddi bir darbe vurdu. Ayrıca 2020’de FOX TV’de, Mayıs 2021’de ise Halk TV’de çalışan meslektaşlarımızın tercihiyle çoğunluğu sağlamamıza rağmen, işverenlerin itirazı ile yetki süreçleri yargıya taşındı.