Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel’de meydana gelen 78 kişinin yaşamını yitirdiği, 133 kişinin yaralandığı yangına ilişkin, 19’u tutuklu toplam 32 sanığın yargılandığı dava, Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce dün gece 00.00'da verilen aranın ardından Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda sürüyor.
Duruşma, sanıların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Baha Öğütken, AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, AK Parti Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, CHP Bolu Milletvekili Türker Ateş, CHP Muğla Mileltvekili Süreyya Öneş Derici duruşmayı izliyor.
Muhasebe müdürü Özdemir: '' Otel yönetiminden habersiz iş ve işlemler yapamayız''
Tutuklu sanıklardan Grand Kartal Otel’in muhasebe müdürü Kadir Özdemir, savunmasında, “Otel yöneticisi olduğum iddiasını kabul etmemekteyim. Ben işçi olarak çalışmaktayım” dedi.
Gazelle Otel’de çalıştığını, sezon içinde birkaç günlüğüne Grand Kartal Otel’e gittiğini belirten Özdemir, şunları söyledi:
"Kısıtlı bir vekalet verildi bana otel yönetimi tarafından ancak biz yine otel yönetiminden habersiz iş ve işlemler yapamayız. Otelin altında açılacak bir kafe nedeniyle yangın raporu alınması gerekiyordu. Emir Bey de ‘gereken neyse yapalım’ dedi. Emir Bey, kiraya verdiğimiz bölüm için yangın uygunluk belgesi başvurusu yaptığını söyledi. Kafenin adı White Fox olduğu için, ismi yabancı diye belediye çalışanlarının tanımayacağını düşünerek başvuruda otelin adını yazdım. Ancak başvuru otele çıkmış. Bunun üzerine kontrole gelindi. Emir Bey, ‘Bizi neden denetliyorlar. Bizim zaten 2007 yılından itibaren iş yeri açma ruhsatımız var. Şu an bunları yapamayız. İptal edelim’ dedi. Ben de bu durumu otel müdürü Ahmet Demir’e bildirdim. Sonrasında Ahmet Bey belediyeden ya da itfaiyeden birileriyle görüştü ve belgenin iptal edileceğini ve kontrole yeniden çıkılacağını bildirdi. Eksiklikleri Ahmet Bey’e söylememiş olabilirim, yapılan kontrolü söylemiş olabilirim. Sonrasında kafe için kontrol yapılmış ve belge çıkartılmış. Benim Bakanlık denetimine katılma ihtimalim yoktur. Buna Emir ve Zeki Bey katılmıştır. Benim kendime ait muhasebe işlerim çok yoğundur. Bu tür işlemlere katılma durumum yoktur. Benim işim muhasebe ve personelle, idari işlerle bir ilgim yoktur."
"Bilgim yok'' savunması
Bir müşteki avukatının, “Siz 25 Ocak’ta gözaltına alınmadan önce yangından sonraki günlerde şirketin hesapları boşaltılmış, araç satışları yapılmış. Muhasebe müdürü olarak haberiniz var mı?” diye sorması üzerine Özdemir, “Hayır benim bir bilgim yok bu konu hakkında” yanıtını verdi.
Sanık Özdemir, “Halit Ergün, ‘İş güvenliği uzmanı almaya gerek yok’ demişti zaman zaman yaptığımız toplantılarda. Soruşturma aşamasında verdiğim ifadelerin hepsini kabul etmiyorum, düzeltmeler yaptım. Buradaki ifadelerim doğrudur" dedi.
Bir sanık avukatının, "İdari işlerle ilgim yok dediniz ama bütün kamu kurum ve kuruluşları ile yazışmaları siz yapıyorsunuz. WhatsApp mesajınızda da ‘Gazelle’de çalışırım ama Grand Kartal ile uğraşırım’ demişsiniz. Neden?” diye sorması üzerine sanık Özdemir, "Çatı şirket aynı çünkü. Muhasebe işlerine dönük yazışmaları evet ben yapıyorum. Bolu’da olduğum için diğer işleri de ben yapıyordum. Her iş Emir Bey’in kontrolündedir" savunmasını yaptı.
Mahkeme Başkanı, Gazelle Otel’in muhasebe personeli Mehmet Salun’un avukatı ile sanık muhasebe müdürü Özdemir’in avukatının aynı olması üzerine, "Avukat, aynı davada birinin savunması öbürünün savunmasına zarar verebilecek durumda olan iki kişinin birden vekaletini kabul edemez" kuralı gereği sanıklar arasındaki menfaat çatışması nedeniyle avukatların aynı olamayacağını aktardı. Bu nedenle duruşmada sırası gelen Salun'un başka avukatla savunma yapması gerektiği belirtildi.
"Bilirkişi beni suçlamış, ancak ben sadece sistemi kontrol ediyorum, sistemi ben kurmadım''
Tutuksuz sanıklardan, LPG tesisatı incelemesi yapan Aygaz çalışanı Doğan Aydın’ın savunmasına geçildi. 2021 yılında işten çıktığını belirten Aydın, “Otele gitmeden önce merkeze uzak olduğu için arıyorduk teknik personelleri. Oteldelerse gidiyorduk. Aygaz buraya gaz sağlıyor ben sadece servis hizmeti veriyorum” dedi.
Aygaz A.Ş.’de teknik servisçi olarak çalışan tutulu sanık Muharrem Şen, “Bilirkişi raporunda bana yer verilmemesine rağmen 5 aydır tutukluyum. LPG’lerin dış izalosyonları daha dayanıklı olmaları içindir. Gazı tutan içerdeki tellerdir. Bana verilen görevleri eksiksiz yerine getirdim. Bilirkişi beni suçlamış, ancak ben sadece sistemi kontrol ediyorum. Sistemi ben kurmadım. Aygaz’ın anlaşmalı servisiyim. Olayda LPG kaçağı olsaydı patlama meydana gelirdi. Alarm ışığı mavi değil, mor olmalıydı. Alarmın devreye girmemesi, LPG kaçağının olmadığını gösteriyor. Kontrole gittiğimde gazın otomatik olarak kesildiğini gördüm. Ben yalnızca Aygaz A.Ş. ile sözleşme yapmış biriyim. Projeyi ben çizmedim, çizenlerin tutuklanması gerekir” diye konuştu.
"Otele LPG tesisatını döşeyenler neden araştırılmıyor?''
Muharrem Şen’in avukatı “Otele LPG tesisatını döşeyenler neden araştırılmıyor? Burada yargılanması gereken kişi Muharrem Şen değil, Aygaz’ın yetkilileridir. Müvekkilim montaj sürecinde yer almamıştır; sadece gaz kaçağı kontrolü yapmıştır. Müvekkilim yalnızca 2022 yılında periyodik bakım yapmıştır. Gerekli lisanslar Aygaz tarafından alınmış, gaz hizmeti de onlar tarafından sağlanmaktadır. Müvekkilim kendi başına herhangi bir işlem yapamaz. Aygaz ısrarla kendi personelinin ismini vermiyor. Tevsii tahkikat talebimiz var. Bu isimler araştırılsın” talebinde bulundu.