Gastepress.com'un Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ağaşe'nin “Kayseri Şeker, babalarının çiftliği olmuş” başlıklı yazısında Kayseri Şeker ve Turhal Şeker yöneticilerine çeşitli sorular sordu.

Ağaşe'nin ilgili yazısı şu şekilde:

Kayseri Şeker Fabrikası’nda yaşananları duydukça ve gördükçe “Kayseri Şeker artık birilerinin babalarının çiftliği olmuş” dedirtiyor.

Geçtiğimiz hafta Vatan Partisi’nin genel kongresinde, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in sözleri gündeme bomba gibi düşmüştü.

“Kayseri Şeker’de büyük vurgunlar var, o vurguncunun tepesine bineceğiz”

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek konuşmasında “Kayseri Şeker’de büyük vurgunlar var, buradan ilan ediyoruz, o vurguncunun tepesine bineceğiz. Türkiye’de vurgunculuğa izin yok” demişti ve sözlerine aynen şöyle devam etmişti.

Perinçek, Pancar üreticilerine hile yapanlar, 10 binlerce Pancar üreticisini stadyumlarda yapılan kongrelere almayanlar bilsinler o hileleriyle birlikte yaptıkları bütün işler çöpe gidecektir.Pancar üreticilerine söz veriyorum" dedi.

Peki, şimdi buradan, Kayseri Şeker Yöneticilerine soruyorum Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek size “VURGUNCU” dedi, hatta “TEPENİZE BİNECEĞİZ” dedi ve sizden hala tık yok öylemi.

Kayseri’nin tüm yöneticilerine soruyorum farkında mısınız bilmiyorum ama bizim Kayseri Şeker yöneticilerine Kayseri ile hiç alakası bile olmayan bir Partinin Genel Başkanı “Kayseri Şeker’de büyük vurgunlar yapılıyor” dedi. Aylardır yazıyoruz siz duymuyorsunuz ama Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek bizim yazdıklarımızın da ilerisine giderek “O vurguncuların tepesine bineceğiz” diyor.

Kayseri Şeker’den tam 75 kişi işinden oldu, işinden olan bu kadar insan Kayseri’de çalmadıkları kapı kalmadı ama hiç kimse bu insanların hesabını sormadı.

Ey Kayseri Şeker’in başındaki yöneticiler, EySayın Başkan Hüseyin Akay bey bukadar yazılan, konuşulan iddiaların bir cevabı sizde olmalı ve artık kamuoyu ile paylaşmalısınız.

Geçtiğimiz günlerde Kayseri Şeker’in eski yöneticilerinden Metin Demircan’ın sosyal medya paylaşımı inanın pes dedirtti.

Metin Demircan sosyal medya hesabından aynen şu paylaşımı yaptı:

Kayseri Şeker Fabrikası'nın eski Yönetim Kurulu Üyesi Metin Demircan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, köprüden düşen ve içinde 4 kişinin bulunduğu aracın Kayseri Şeker Fabrikası'na ait makam aracı olduğunu iddia etti.

ALKOLLÜ OLDUĞUNU İMA ETTİ

Metin Demircan sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, aracın alkollü olarak kullanıldığını ima ederek, kendisi döneminde kurum araçlarına takılan logo ve araç takip sistemlerinin sökülmesini de eleştirdi.

'ARAÇLARDA TAKİP SİSTEMİ YOK'

"Şeker Fabrikası’nda, kuruma ait araçların birçoğunda logo ve araç takip sistemi yok. Görev yaptığım dönemde, bazı şahısların kurum araçlarını, mesai saatleri dışında, özel işlerinde, diledikleri gibi kullandıklarını tespit ettiğimizden, her araca logo ve takip sistemi koymuştuk. Bazı arkadaşlar bu uygulamadan rahatsız olmuş, hatta bir arkadaş kendine tahsis edilen aracı tepki olsun diye kullanmama kararı almıştı.

'BEN İSTİFA ETTİKTEN SONRA...'

"Ben istifa ettikten sonra ise logolar yeniden sökülmüş ve eskiye dönülmüştü. 
Ama olacak ya geçenlerde kuruma ait üstelik makam aracı mesai saati dışında kaza yaptı."

'EĞLENCELERE KURUM ARACIYLA GİDİLİYOR'

"Çalışanlar mesai saatinden sonra, dilediği eğlence mekânına, arkadaşlarının bağ evine gidebilir, alkolde alabilir. Bu o kişilerin özelidir, buna sözüm yok. Fakat kurum aracıyla gidilmesi ve çıktıktan sonra, üstelik alkollü iken, araç kullanması doğru değildir. Hele de kazaya sebep olacak şekilde…

'HASAR NASIL RAPORLANACAK?'

"Peki, şimdi ne olacak? Fabrika yönetimi bu şartlar altında oluşmuş olan bir kazada, kaza yapan aracın hasarını karşılama konusunda nasıl bir yol izleyecek? "

'ARACIN İÇERİSİNDE 4 KİŞİ VAR'

Merak ediyorum. Ha bu ara unutmadan yazayım köprüden düşen araçtan bahsediyorum aracın içinde 4 kişi olduğunu biliyorsunuzdur ama sanırım bilmiyor gibi yapıyorsunuz bilin istedim. 

'DERLER YA TUZ KOKMUŞ...'

Peki, ne olacak hasar tabiki kişilerden tahsil edilecek İşlem yapılmayacak EYT çıkınca arkadaşlar tazminatlarını alıp emekli olacaklar. Yine olan fabrikanın haksız yere ödenen paralarına olacak. Derler  ya tuz kokmuş."

Sonrasında bende kendi kaynaklarıma güvenerek bu konuyu araştırmaya koyuldum, Yeni Çağ Gazetesinin kazanın olduğu gün 19 Ekim 2022 tarihli haberini buldum.

Haberde aynen şu ifadelere yer verilmişti:

Bu yıl mayıs ayında Amasya CHP Gençlik Kolları Başkanı 28 yaşındaki Emre Can Bağ’ın da ölümüne neden olan alt geçit de dün de bir kaza yaşandı. Bu sefer koruma demirlerinin üzerinde asılı kalan aracın içerisinden kaza sonrası sürücü çıkmadı. Kazadan sonra terk edilen 38 plakalı aracın 2018 yılında özelleştirilen ve adı Turhal yerine Kayseri Şeker Fabrikası olarak değiştirilen fabrika müdürüne ait olduğu öğrenildi. 

İDDİALARI KABUL ETMEDİ

Fabrika müdürünün kaza yerini alkollü olduğu için terk ettiği iddia edilirken, muhabirimizin görüştüğü fabrika müdürü iddiaları kabul etmedi. Kaza anında araçta olmadığını söyleyerek, kaza olduktan sonra bulunduğu yere yakınlığı nedeni ile kısa sürede kaza yerine gittiğini ve polislerden bilgi aldıktan sonra görevlerini yapmaları için olay yerini yanında gelen mesai arkadaşları ile terk ettiğini söyledi. Kazanın nasıl olduğu ile ilgili sorduğumuz soruya da aracın lastiğinin yarılması ve kontrolü kaybetmesi sonucu olduğunu söyledi. 

Aldığımız duyumlara göre kazadan sonra terk edilen aracın yanına şoförün sonradan gelmesi dikkatleri çekti. 

Son zamanlarda aynı yerde artan kazalardan dolayı, bölgede yeterli işaret ve işaretçilerin olmaması ciddi bir eksikli olarak da görülmeye başlandı. Olayın adli soruşturması devam etmektedir.

Bu haberi okuduktan sonra ve bu aracın Turhal Şeker Fabrikasına ait yani aslında bu aracın aynı zamanda Kayseri Şeker Fabrikasına ait olduğunu öğrenince ben araştırmamı daha da derinleştirmeye başladım.

İşte o zaman bu olay bana “Kayseri Şeker Babalarının Çiftliği Olmuş” dedirtti.

Şimdi öğrendiklerim ışığında yine Kayseri Şeker ve Turhal Şeker yöneticilerine soruyorum

SORU: O akşam iç hizmetler şefi ve iki odacı personel, diğer bir personelin daveti üzerine, yaptırmış olduğu bağ evine gitmişler midir?

SORU:İç hizmetler şefi, Ziraat genel müdür yardımcısının fabrikaya ait aracını almış ve Ziraat Genel Müdür yardımcısının başka bir yerdeişi olduğu için aracı kendisi almış mıdır?

SORU:O bağ evinde alkollü eğlence yapılmış mıdır?

SORU:O bağ evinden dönerken, fabrikaya az bir mesafede kala kaza yapmış. Kendisi alkollü ve beli hasarlı olarak araçtan indirilmiş. Kaza anında şoför araçta görülmezken, sonrasında bir gariban şoför getirilmiş midir?

SORU: İç hizmetler şefinden ve alkolden asla bahsedilmeyen tek taraflı kaza olarak bir tutanak tutulmuş mudur?

SORU:Sonrasında iç hizmetler şefi hastaneye başka bir araçla gönderilerek, fabrikada düştüm diyerek tedavisini yaptırmış mıdır?(Ne tesadüftür ki; kaza olduğu gün, aynı saatte, iç hizmetler şefi de düşerek beli hasar görmüş)

SORU:Boğazlıyan misafir hanesinde kimseye duyurulmadan kalması sağlanmış mıdır?Böylece aracı kullanan iç hizmetler şefi kaza ve alkolle ilişkilendirilmeden, kaskoya ödetilmek için tek taraflı kaza raporu düzenlenmiş midir?

SORU: Sonrasında aldıkları ihbar üzerine kaskoyu yapan şirketin, inceleme yapacağı ve mobese kayıtlarını inceleyeceği korkusu sarınca fabrika ziraat müdürü, zararı kendisinin karşılayacağını söylemiş midir?

SORU: Bu arkadaş sonrasında üste çıkmak için, kendisine tahsis edilen aracı ilgisiz kişilere vermemesi gerekirken vermiş olduğundan dolayı, araç hasarını üstlenmiş olduğunu söylemiş midir?

SORU: İç hizmetler şefi alkol almamış olsaydı, kaza gibi gayet olabilecek bir durumda, düştüm diyerek araçta olduğunu neden gizleme gereği duydu? Raporu ocak ayında bitiyor. Sonrasında emekliye ayrılacakmış. Peki, kendisine tazminatı ödenecek mi?

SORU:Ayrıca araçta bulunan ve eğlenceye Ziraat Müdürünün makam aracıyla giden diğer arkadaşlar ne olacak? Araçta olmadığını söyleyen müdür beyin, kendine tahsis edilen aracı, alakasız kişilere vermesi, görevi kötüye kullanmak olmuyor mu?

SORU: Merak ediyorum Kayseri Şeker Yöneticileri bu durumu kendilerine emanet edilen fabrikanın olması gerektiği gibi lehine mi değerlendirecekler? Yoksa alkol alıp, kurum arabasını, mesai saatleri dışında, kendi özel eğlencelerinde,işlerinde kullanan arkadaşlar lehine mi karar verecekler?

SORU:Hani fabrikanın bilgilerini dışarı sızdırdılar diyerek, işlerinden edilen onca gariban işçiye sessiz kaldıkları gibi bu olaya da sessiz mi kalacaklar? Peki o zaman Kayseri Şeker Eski Yöneticisi Metin Demircan’ınlogo ve araç takibi ısrarının sebebini anlayabildiniz mi? 

Metin Demircan’ın paylaşımından sonra özel kaynaklarımdan edindiğim bu bilgiler beni Kayseri Şeker Yöneticilerine bu soruları sormaya itti.

Takdir Kamuoyunun,

“O yüzden ne diyorduk sayın devlet büyüklerimiz. Bu kadar aşikâr kirliliklere bu ülkenin yargısı ve gerekli kurumları er ya da geç el koyacaktır ancak ‘GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR’ sözünü hatırlatmak isterim.”