Gastepress.com Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ağaşe, Kayseri Şeker ve FETÖ bağlantısını yazısında kaleme aldı. Yusuf Ağaşe'nin yazısı şu şekilde: Kayseri Şeker hakkındaki yazılarımda artık bir başka boyutuna geçmek istiyorum. Herkesin malumu 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra hala ülkenin hemen her köşesinde FETÖ operasyonları yapılmaya devam ediyor. Yine kamuoyunun malumu bu hain darbe girişiminin hemen ardından Kayseri Şeker’deki FETÖ yapılanması da fazlasıyla konuşuldu. Mesela FETÖ’den alınan Osman Canıtez ve Levent Benli’yi biliyoruz. Sayın Başkan Hüseyin Akay beye yeni sorular sormak isterim. SORU: Pancar Ekicileri Kooperatifi seçimlerinde yaptığınız masrafların kaynaklarının neresi olduğunu açıklayabilir misiniz? SORU: 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında OHAL ilan edildi, 15 Temmuz’dan sonra özellik arz eden görevlere atadığınız Emniyet birimleri ile gereken tahkikatı yaptırdınız mı? SORU: 15 Temmuz’dan sonra alenen ve herkesçe FETÖCÜ olarak bilinen kişilerin takıyye olarak iş akitleri feshedilmiş olabilir, ancak ülkenin içinde bulunduğu bu durumda FETÖ’cülerle mücadele kapsamında sizin işe aldığınız, terfi ettirdiğiniz kişiler hakkında ilgili yasalar gereğince FETÖ ile mücadele biriminden görüş ya da onay aldınız mı? SORU: 15 Temmuz’a kadar Kayseri Şeker Fabrikası içerisinde hiçbir FETÖ’cü olmadığını, fabrika içerisinde FETÖ yapılanmasının barınamadığını savunmuştunuz ancak ilginç bir şekilde 15 Temmuz’un hemen arkasından yani 21 Temmuz’da 9 kişiyi FETÖ’cü olduklarını söyleyerek işten çıkarılmasına karar vermiştiniz. Peki, soruyorum size aslında bu 9 kişinin işten çıkartılmasını kim gerçekleştirdi? SORU: Sayın Başkan mahkemenin siz yargılanırken, hakkınızda verdiği yurt dışına çıkma yasağınızı kim, nasıl kaldırdı? SORU: Sayın Hüseyin Akay, Kayseri Şeker’de çalışan ve sizin anlayışınıza yakın olanları hiç hak etmedikleri halde terfi ettirerek; Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcılığı gibi fabrikanın idaresinde kilit noktalara getiren siz değil misiniz? SORU: Peki Sayın Başkan, bugün itibariyle son soru olarak Kayseri Şeker Fabrikası’nın içerisinde FETÖ bağlantılı insanlar çıkmışken hali hazırda çalışanlarınızın bu bağlamda güvenlik soruşturmalarını yaptırdınız mı? Son zamanlarda Kayseri Şeker ile ilgili yazılar ve haberler yerel basının “malum sebeplerden” ilgisini çekmese de (bazı meslektaşlarımı bu konuda tenzih ediyorum) ulusal basında da çoğalmaya başladı. Bunlardan birisi de gazeteci Kemal Vanlı’nın yazdıkları. Bakın Kemal Vanlı bir internet haber sitesinde yazdığı köşe yazısında hangi konulara parmak basıyor size kısa bir bölüm paylaşacağım. Bakalım buna kim cevap verebilecek? “Belki çoğu bilmiyor; ama Hüseyin Akay zaten hali hazırda FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmaktan yargılanıyor... Onun belgelerini de koyacağım bu yazıya... Yargılanmasının yanında; bir türlü hayata geçirilemeyen 2 ayrı FETÖ soruşturması da devam ediyor hakkında... Peki, düzmece sahte belgelerle Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi başkanı ve arkadaşlarına operasyon yapıldığı kesinleşmişken... Hüseyin Akay'ın oraya bir FETÖ kumpası ile kayyum olarak getirildiği kesinleşmişken; hatta hakkında 2 ayrı FETÖ soruşturması devam ederken... Hatta ve hatta FETÖ'den yargılanıp, yurt dışına çıkış yasağı konmuşken; nasıl oluyor da devasa rantın döndüğü Kayseri Şeker ve iştiraklerinin başında tutuluyor?” Kemal Vanlı’nın yazısı aslında çok uzun ama ben birkaç bölümünü yayınlayacağım çünkü bir sonraki yazımda bu konuya dair detayları da benden okuyacaksınız… “Mahkemenin Hüseyin Akay'ı yargılarken, yurt dışına kaçacağını göz önüne alarak; verdiği, 'yurt dışına çıkma yasağı' nasıl kaldırıldı... Hakkında böylesine güçlü delil ve şüpheler olan... O delil ve şüpheler soruşturmalara dönüşen.. Hatta yargılanan birinin, berat etmeden yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasının mantığını kim nasıl açıklayabilir? Şeker Fabrikasının eski genel müdürü FETÖ'den mahkum oldu tutuklandı... Onun yerine atananlar tutuklandı... Yanında daha bir çok müdürü ve şef FETÖ'den tutuklanmışken; ve Hüseyin Akay'ın etrafındaki çember gittikçe daralırken; hangi mantıkla kaldırıldı hakkındaki yurt dışına çıkış yasağı...? Bu siyasi bir baskı olmadan mümkün mü? Siyasi baskıyla olduysa bu baskıyı kim yaptı? Mustafa Elitaş mı, Taner Yıldız mı? Yoksa her ikisi mi? Ya da bilmediğimiz bir başkası mı? Ve FETÖ silahlı terör örgütü suçlamasıyla yargılanan Hüseyin Akay'ın yurtdışı yasağının kaldırılmasındaki amaç neydi? Yarın Akay yurt dışına gider ve geri dönmezse; bunun sorumlusu kim olacak? Kim ya da kimler tutuyor?” Gazeteci meslektaşımız Kemal Vanlı internet sitesinde yazdığı köşe yazısında böyle diyor. Evet, Sayın Başkan ben size daha çok soru soracağım. Ama isterseniz siz cevaplamaya “Pancar Ekicileri Kooperatifi seçimlerinde yaptığınız masrafların kaynağını açıklar mısınız?” sorusundan başlayın… Klasikleşen mottomuzla bu yazımızı tamamlayalım; O yüzden ne diyorduk sayın devlet büyüklerimiz. Bu kadar aşikâr kirliliklere bu ülkenin yargısı ve gerekli kurumları er ya da geç el koyacaktır ancak ‘GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR’ sözünü hatırlatmak isterim.