Gündem

Kazakistan-Azerbaycan Uluslararası Forumu’nda Batı Azerbaycan’a Dönüş Çağrısı

Türk Dünyasının Gönül Elçisi Dr. Seyfullah Türksoy Türk Dünyası’nın Ortak Davası: Batı Azerbaycan’a Dönüş başlıklı yazı kaleme aldı.

Abone Ol

İşte Türk Dünyasının Gönül Elçisi Dr. Seyfullah Türksoy’un "Türk Dünyası’nın Ortak Davası: Batı Azerbaycan’a Dönüş" başlıklı yazısı...

Kazakistan’ın Almatı şehrinde gerçekleştirilen “Kazakistan-Azerbaycan Uluslararası Forumu - Batı Azerbaycan’a Dönüş Çağrıları” toplantısında, Türk Dünyası’nın farklı coğrafyalarından gelen değerli dostlarla bir araya gelmenin gururunu yaşadım. Toplantıya; Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye’den üst düzey temsilcilerin yanı sıra Ahıska, Uygur ve Karapapak Türkleri diasporasının temsilcileri de büyük bir ilgi gösterdi.

Bu anlamlı buluşmada, Türkiye’nin Almatı Başkonsolosu Evren Müderrisoğlu, Azerbaycan’ın Almatı Konsolosu Anar Hüseyinov, tanınmış şair Sabir Rüstemhanlı, milletvekili Nagif Hamzayev, Azerbaycan Basın Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi ve Yeniçağ Medya Başkanı Agil Alesger, Karabağ gazisi Nahid Canbaxisli, 2. Dünya Savaşı gazileri, DATÜB temsilcisi Rövşen Memmedoğlu ve daha birçok önemli şahsiyet yer aldı. Bu katılım, Türk Dünyası’nın birlik ruhunun ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Bu anlamlı organizasyon, “Kızılbaş” Gençlik Eğitim Halk Birliği, Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATÜB), UNESCO Kazakistan Temsilciliği, İpekyolu Kamu Diplomasisi Teşkilatı ve Batı Azerbaycan Topluluğu tarafından, Azerbaycan Sivil Toplum Kuruluşları Devlet Destek Ajansı’nın desteğiyle düzenlendi. Organizasyonda, Batı Azerbaycan’a dönüş süreci, diaspora dayanışması ve kültürel bağların yeniden inşası üzerine derinlemesine tartışmalar yapıldı.

Özellikle, Batı Azerbaycan’a dönüşün bir insan hakları meselesi olduğu vurgusu, uluslararası farkındalık oluşturma açısından büyük bir önem taşıyordu. Bu süreç, sadece Azerbaycan’ın değil, aynı zamanda Türk Dünyası’nın ortak davası olarak ele alınıyordu.


1828 Türkmençay Anlaşması’ndan Sovyet Dönemine: Garbi Azerbaycan’da Etnik Temizlik ve Ermenileştirme Politikaları

Garbi Azerbaycan, yüzyıllardır Türk yurdu olan topraklarda büyük acılara sahne olmuştur. Bu süreç, 1828 Türkmençay Anlaşması ile Çarlık Rusyası’nın Kafkasya politikasını değiştirmesiyle başladı. Türkmençay Anlaşması ile birlikte Rusya, Azerbaycan topraklarının bir kısmını işgal etmiş ve bu bölgeye Ermenileri yerleştirmeye başlamıştır.
    19.    yüzyılın ortalarından itibaren yoğun bir şekilde devam eden bu Ermenileştirme politikası, Çarlık Rusyası’nın resmî politikası hâline gelmiştir. 1905 ve 1918 yıllarında, Ermeni çetelerinin desteğiyle Azerbaycan Türklerine yönelik katliamlar gerçekleşmiş, binlerce Türk köyü yok edilmiştir. 1917 Bolşevik Devrimi ile birlikte bu acı süreç hız kazanmış, Sovyetler Birliği’nin kurulmasıyla Garbi Azerbaycan coğrafyasında sistematik bir etnik temizlik başlatılmıştır.

Sovyetler döneminde uygulanan baskı politikaları, Azerbaycan Türklerinin topraklarından sürgün edilmesine, tarihî köylerin isimlerinin değiştirilmesine ve demografik yapının sistematik olarak Ermenileştirilmesine sebep olmuştur. Göyçe, Zengezur, Ağbaba, Karabağlar gibi kadim Türk yurtları, bu politikanın en ağır sonuçlarını yaşayan bölgeler olmuştur.

Bişkek, Taşkent, Almatı: Gönül Coğrafyasında Batı Azerbaycan Davası

Geçtiğimiz yıl, Taşkent’te düzenlenen ve İpekyolu Kamu Diplomasisi Teşkilatı olarak bizim de katkı sunduğumuz Batı Azerbaycan’a Dönüş Toplantısı’nda da benzer bir coşku ve heyecanı hissetmiştik. Özbek kardeşlerimizin samimi misafirperverliği, Türk Dünyası’nın ortak ruhunu bir kez daha hissettirmişti. Orada yapılan konuşmalar, Türk Dünyası’nın Batı Azerbaycan konusundaki ortak hassasiyetini net bir şekilde ortaya koymuştu.

Orta Asya’nın kalbinde, Türk Dünyası’nın en önemli kültür merkezlerinden birinde bu davayı savunmak, büyük bir kardeşlik mesajıydı. Taşkent’teki o coşku, Almatı’da yeniden canlandı. Bu da doğru bir yolda ilerlediğimizin en somut göstergesi oldu. Aynı şekilde bu güzel duyguları Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te, Manas Üniversitesi’nde düzenlenen toplantıda da kardeşlik ruhunu iliklerimize kadar yaşamıştık.

Hatıralar Işığında Haydar Aliyev Kitabımızın Tanıtımı

Almatı’daki forumda, “Hatıralar Işığında Haydar Aliyev” kitabımızın tanıtımını gerçekleştirme fırsatımız oldu. Usta gazeteci Etibar Babayev’le birlikte kaleme aldığımız bu eser, Haydar Aliyev’in Azerbaycan’ın yeniden ayağa kalkışındaki büyük rolünü ve onun stratejik dehasını anlatıyor.

Garbi Azerbaycan’dan Osmanlı’ya ve Türkiye’ye Göç Edenler: Bir Sürgünün Hikâyesi

Bugün Ermenistan olarak adlandırılan Garbi Azerbaycan coğrafyası, yüzyıllar boyunca Azerbaycan toprağı olmuştur. Atalarımızın at koşturduğu bu topraklarda, ecdadımızın aziz hatıraları, mezarları, geçmişin izleri saklıdır.

Benim atalarım da Garbi Azerbaycan’ın Ağbaba bölgesinden Anadolu topraklarına göç etmek zorunda kalmışlardır. 1917 Bolşevik Devrimi sonrasında yaşanan kargaşalar ve etnik temizleme politikaları nedeniyle, binlerce Garbi Azerbaycanlı Türk, yüzyıllardır yaşadıkları topraklardan ayrılmak zorunda bırakıldı.

Bir Kavuşma Umudu: Batı Azerbaycan Davası

Bugün, başta Kars olmak üzere Türkiye’nin pek çok şehrinde, Batı Azerbaycan’dan (yani bugünkü Ermenistan’dan) göç etmek zorunda kalan ve çoğunluğu kendilerini Karapapak - Terekeme olarak adlandıran Azerbaycan Türkleri yaşamaktadır.

Bu insanlar, dedelerinin doğduğu topraklara geri dönmenin hayalini kuruyor. Ancak, Ermenistan’ın katı tutumu ve uluslararası insan haklarını ihlal eden politikaları, bu dönüşün önünde büyük bir engel olarak duruyor. Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in başlattığı bu diplomatik girişim, sadece Batı Azerbaycan’a dönüş değil, aynı zamanda bölge barışına da hizmet edecek çok önemli bir adımdır.

Geleceğe Güvenle Bakmak

Taşkent, Bişkek ve Almatı’da gerçekleşen bu gönül buluşmaları bundan sonra da devam edecek. Türk devletleri arasındaki dostluk ve kardeşlik münasebetleri, sivil toplum kuruluşlarının ve samimi kanaat önderlerinin çabalarıyla taçlanacak ve hiç şüphesiz Garbi Azerbaycan’a Dönüş Çağrılarımız bundan sonra daha da gür yankılanacak. 

( Teşekkür : Almatı’da forum münasebetiyle bizlere yakın ilgisini esirgemeyen ve mükemmel bir ev sahipliği yapan değerli dostlara teşekkür ederiz. Başta Azerbaycan Konsolosu Anar Hüseyinov, DATÜB Başkanı Ziyatdin Kassanov, işadamları Amil bey, Süleyman bey, Emil bey, gazeteci Rövşen Memmedoğlu ile Türk Dünyasının büyük şahsiyeti Olcas Süleyman ile yardımcıları Saltanat hanım ve Elnazar bey ve tüm diğer dostlara teşekkür ederiz.)