Başkalarını kandırdım diye düşünür ve ufak tefek oyunlarla amacıma ulaştım sanır!

Anadolu'da hareketli, sıra dışı, yerinde duramayanlar için kullanılan bir cümle vardır. “Tilki gibi “ diye…
Aslında biz buna kurnazlık değil de uyanıklık desek belki de daha doğru olur. Bu da bize  herkese körü körüne güvenme! gerçekleri sorgula ! durumunu öğretir…

Bir insan her şeyini hemen herkese anlatırsa ve güvenirse ! gün gelir çok güvendiğin ve tanıdığın bu kişi aranız bozulduğunda demediğini bırakmaz ve belki de en büyük zararı size bu insan verir. 

Aile içinde,İşyerlerinde,sosyal alanlarda zaten bu dediğimiz kurnazlıkları sık sık görürüz…

Ama yinede sen kendini bozma ve hep temiz kalmaya çalış…

Kurnaz ile salaklık arasında da çok fark vardır. Mesela hep veren tarafında olmak,yani akrabana, arkadaşına tabi ki yardım edebilirsin.

Yardım edebilir,destek verebilirsin, yada bişey ısmarlayabilirsin.

Bu normal,

ama bunu yapan hep sen olursan ! Bu durum sıkıntıya dönüşür. 

Hep yardım eden,yada hep ısmarlayan sen olursan bu durum birilerinin gözünde salaklığa dönüşmüş olur. 
Etrafından Birileri biraz akıllı ol,açık gözlü ol derken tam bu halini anlatmaya çalışıyordur…

Adamın biri araba ile evine gidiyorken arabasının lastiği tam bir tımarhanenin önünden geçerken patlar ve yol kenarına ancak yanaşabilmiş. Yedek lastik,bijon anahtarı derken, birde talihsizlik yaşar.Hem yağmur yağar hem de söktüğü 4 adet bijon elinden kayar yağmur mazgalına düşer.

Uğraşır ama mazgal açılır gibi değil,ve bijonlar görünür gibi değil. talihsiz adam bir sağına bakar, bir soluna bakar, çaresiz düşünceler içinde kaderiyle baş başa kalır ve başını iki eli içine alarak kaldırımda çöker.

Olanları en başından beri tımarhanenin demir parmaklı penceresinden izleyen bir deli 

çaresiz bu adamın halini bir süre izler ve daha fazla dayanamaz acır haline,sonra seslenir !

-Ulan salaaak! Sen ne yapıyorsun orda öyle?

-Sorma kardeş, lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm.

-Düşündüğün şeye bak! 

sök öbür lastiklerden birer tane patlayanın yerine tak hepsi 3 bijonlu olsun.

Adam bir lastiklere bakar birde deliye ve sanki aklına birden bir fikir gelmiş gibi işe girişir. 

Her şeyi tamamlar ve bagaj kapağını kapatır. 

Ama aklı bu fikri veren deliye takılır. 

Arabasına binmeden ona seslenir:

-Ya kardeş ! senin bu kadar zekan varken bu tımarhaneye neden girdin?

Camın arkasından :
-ulan salak! Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil demiş.

Yani olayları iyi analiz etmek gerekir. Bir şeyin bir tane değil bir çok tane nedeni olabilir!

Bunları görebilmek ve mantıklı düşünmek gerekir. 

Kimseyi kullanma ! ve kendini de kullandırtma! 
yoksa bu yüzden başkalarının isteklerini gerçekleştirince kendi isteklerini unutursun.

Tilkinin kuyruğu kayaya sıkışmış ve kurtulmak için kuyruğunu kesmek zorunda kalmış.

Daha sonra bir başka tilki onu gördüğünde: "Kuyruğunu neden kestin?" diye sormuş.

Kuyruğu kesik olan: "Böyle kendimi çok mutlu hissediyorum şimdi o kadar mutluyum ki adeta sevincimden havalara uçuyorum" demiş.

Bunun üzerine diğer tilki de kuyruğunu kesmiş.

Fakat mutluluk yerine şiddetli bir acı çekmiş.

Hemen tilkiye gelip: "Neden bana yalan söyledin çok canım acıdı" demiş.

Tilki: "Eğer acı çektiğini diğer tilkilere söylersen onlar asla kuyruğunu kesmez ve bizimle dalga geçerler" demiş.

Bu iki tilki diğer tilkilere yaşadıkları mutluluğu anlatmışlar.

Böylece tilkilerin çoğu kuyruklarını kesmişler. Çoğunluk onlara geçince bu seferde kuyruğu olanlarla dalga geçip onlara eziyet etmeye başlamışlar
İşte böyle..

Etrafından veya ailenden insanlar çok safsın biraz kurnaz ol diyebilirler. Kurnazlık başkasının malına 
göz dikmek yada hakkını yemek değildir.

Bu tür insanlar seni ve çevreni bozarlar ve unutmayın !

sonrasında iyi insanları kötü insanlara ayıplatırlar…