İstanbul Saraçhane'de 150'den fazla sivil toplum kuruluşunun katılımıyla "Büyük Aile Buluşması" adı altında LGBTİ+ karşıtı bir etkinlik yapıldı. Etkinliğe Tuğçe Kazaz da katıldı. Eline mikrofonu alan Kazaz, burada yaptığı konuşmada "dünyanın ahir bir zamandan geçtiğini" öne sürerek "Allah yeryüzünde bir duruma müdahale ettiyse bu mutlaka bir mükafat içindir. Allah, neden Lut kavmini yok etti? Çünkü neslin devamlılığının biteceğini bildiği için. Allah bize 'LGBT'li bireyleri siz cezalandırın' demedi. Allah 'Bunu tebliğ edin, uyarın, kınayın' dedi" ifadelerini kullandı.

Al Sana Haber programının yapımcısı ve moderatörü Seyhan Soylu, bugünkü yayında ‘Hayatımdan endişeliyim’ diyerek Tuğçe Kazaz’a, LGBT bireyleri için kullandığı sözler ve yaptığı paylaşımlar nedeniyle halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği, nefret ve ayrımcılık suçlarına zemin hazırladığı gerekçesiyle dava açtığını ve uzaklaştırma kararı aldırdığını söyledi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ na verilen dilekçede şu ifadeler kullanıldı:

“Şüphelinin 18 Eylül 2022 tarihinde İstanbul Saraçhanede "Büyük Aile Buluşması " adı altında düzenlenen LGBT karşıtı mitingteki sözleri, devamında 23 Eylül 2022'de LGBTQ karşıtı gösteri/ yürüyüş düzenleyeceğine dair çektiği videolar ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle toplum nazarında son derece hassasiyet arz eden LGBT’li bireylere yönelik ön yargı artmış ve infial boyutunda tepki meydana geldiği gibi; bireylere yönelen açık ve yakın bir tehlikeye sebep olmuştur. Kamu barışı bu surette zedelenmiş olup, LGBT bireylere yönelik ayrımcılık ve nefret suçu işlenmiştir. Şüpheli hakkında soruşturma yürütülmesini ve kamu davası açılmasını saygılarımızla vekaleten arz ve talep etmekteyiz."

'BİR ANDA 'AHLAK BEKÇİSİ' OLDU'

Seyhan Soylu yayında yaptığı açıklamada “Tuğçe Kazaz 3 kere din değiştirmiş, her türlü marjinalliği yaşamış, daha önce Kenan Doğulu ile birlikteliğinde ‘Aramızda 10 cm fark var’ diyerek uzvunu ima etmiş biri, bir anda HÜDA PAR ile bir araya geliyor. Olacak iş mi? Ben HÜDA PAR’ a bir şey söylemiyorum. HÜDA PAR’ IN üyeleri, oy verenleri kendi ideolojileri, kendi tarzında, kendi yaşam biçiminde hareket eden insanlar. Bu tür konularda hassasiyeti yüksekler ama orada ne diyorlar? “Biz LGBT’yi, STK anlamında popülasyon yapıp da topluma enjekte etmelerine karşıyız. Yoksa insanların cinsel tercihleri kendilerini alakadar eder. Ama orada Tuğçe, nasıl bir duyguda. Acaba kendisi LGBT’ li birinden red mi yedi? Ben mesela onun yüzünden hayatımdan endişeliyim. Başıma bir şey gelirse diye. Bütün LGBT’liler Tuğçe Kazaz hakkında suç duyurusunda bulunmalı. Öncelikle Tuğçe Kazaz’ı adam yerine koyup, hadi bizler magazinciyiz, onun söylemlerini alıp haber yapıyoruz. Kullanıldıklarını hiç mi hissetmiyorlar. Bu kadın röportajlarında lezbiyenliği, cinsiyetsizliği savunan, söylediği her şey de aykırı, iktidar partisiyle bazen yan yana geliyor, sonra eleştiriyor. Sonra bir anda ahlak bekçisi oluyor.  Tuğçe Kazaz aslında siyasi erkanda kendine bir yer arıyor. Ararken de iktidara veya muhalefete sinyal veriyor” sözlerine yer verdi.