Yıllardır çürümeye terk edilmiş halde kaderini bekleyen Büyükada Rum Yetimhanesi, ihtişamlı günlerine geri dönmeye hazırlanıyor. 19. yüzyılın sonlarında otel olarak inşa edilen bu tarihi yapı, Fener Rum Patrikhanesi’nin aldığı kararla yeniden turizme kazandırılacak.

Halktv Com Tr425

DÖNÜŞÜM İÇİN YATIRIMCI ARANIYOR

Fener Rum Patriği Bartholomeos başkanlığında toplanan Sen Sinod Meclisi, 60 yıldır atıl durumda kalan ve yıkılma riski taşıyan yapının, turizm sektöründe değerlendirilmesine karar verdi. Patrikhane, bu dönüşümü gerçekleştirecek yatırımcıyı arıyor. Otelin restorasyonu ve işletmesi için uzun vadeli kiralama modeli üzerinde duruluyor.

Hakan Bahçetepe'nin avukatından isyan: Suçlamalara yanıt
Hakan Bahçetepe'nin avukatından isyan: Suçlamalara yanıt
İçeriği Görüntüle

Halktv Com Tr426

RESTORASYONU NASIL YAPILACAK?

Hürriyet'ten Yorgo Kırbaki'nin haberine göre hazırlanan projede, binayı devralacak şirketten hem restorasyon giderlerini karşılaması hem de yapının tarihi dokusuna sadık kalması beklenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı, yapının Patrikhane mülkiyetinde olduğunu doğrularken, restorasyon izni için henüz bir başvurunun yapılmadığını belirtti.

Halktv Com Tr427

KUMARHANE VE OTEL OLARAK AÇILDI

İlk olarak 1899 yılında, dünyaca ünlü mimar Alexandre Vallaury tarafından “Prigipo Palace” adıyla bir otel ve kumarhane olarak tasarlanan yapı, dönemin Osmanlı yönetimi tarafından ruhsat verilmediği için işletilemedi.

Yapı, 1902’de varlıklı Zafiri ailesi tarafından satın alınarak Fener Rum Patrikhanesi’ne bağışlandı. II. Abdülhamid’in izniyle 1903’te yetimhane olarak kapılarını açtı. Binada kalan çocukların sesi, 1964 yılına kadar Adalar semalarında yankılandı.

YANGIN RİSKİ YÜZÜNDEN MÜHÜRLENDİ

Yapı, sadece bir yetimhane değil; aynı zamanda tarihin canlı bir tanığı oldu. I. Dünya Savaşı’nda askeri okul olarak kullanıldı, ardından Bolşevik Devrimi’nden kaçan Rus mültecileri ağırladı. İşgal yıllarında Ada’ya gönderilen Rum göçmenlere sığınak oldu. Ancak 1964 yılında, yangın riski gerekçesiyle mühürlendi ve sessizliğe büründü.

1997’de mülkiyeti devlete geçen yapı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararıyla 2012 yılında yeniden Patrikhane’ye iade edildi.

Halktv Com Tr431

DÜNYANIN EN BÜYÜK AHŞAP YAPILARINDAN

Tüm ihtişamıyla hâlâ ayakta duran bu dev yapı, sadece İstanbul’un değil, Avrupa’nın da en büyük ahşap binası olma özelliğine sahip. UNESCO tarafından "korunması gereken kültürel miras" kategorisinde değerlendirilen yetimhane, şimdi yeniden dünya sahnesine çıkmaya hazırlanıyor.

Proje tamamlandığında, yapı hem kültürel miras hem de lüks konaklama işlevlerini bir arada sunacak. Mimari restorasyonun, orijinal planlara sadık kalınarak yapılması bekleniyor. Otelin, hem yerli hem yabancı turistlere hitap eden bir konseptle işletileceği ifade ediliyor.

Patrikhane, bu özel yapıyı ihya edecek güçlü bir yatırımcı arıyor. Restorasyonun başlayabilmesi için ilk adım, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan onay alınması. Gözler şimdi bu dev dönüşüm için ilk adımı atacak şirkette...

Büyükada’nın siluetine yeniden damga vurmaya hazırlanan Rum Yetimhanesi, geçmişin izlerini geleceğe taşımaya hazırlanıyor.