Ataklı, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarına da değinerek Peker'in iddialarının göz ardı edildiğini söyledi ve "İçişleri bakanı sözde bir operasyon yaptırıp “Uyuşturucu baronları yakalandı” haberlerine imza atıyor." değerlendirmesinde bulundu. Cumuur Acarca'nın "polisim" demesine rağmen aracının ısrarla aranmak istendiğini aktaran Ataklı, Acarca'nın 60 kilometrelik kovalamaca sonunda bir araca çarparak durduğunu ve piyasa değerinin 1.5 milyon lira olduğunu söyledi. Ataklı, "Eğer bir polis yüklü miktarda eroinle yakalanmışsa, bu kişi sadece sıradan bir taşıyıcı olmaz." diyerek yapılacak sorgulamada umulmayan kişilerin çıkabileceğini ifade etti. Söz konusu operasyonun tesadüf olmadığını söyleyen Ataklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiçbir polis, bir kontrol noktasında polis olduğunu beyan eden birinin ısrarla aracını aramaya kalkmaz. Mutlaka Konya’ya giden eroinin o araçta olduğu biliniyordu. Hatta belki kime kadar uzanacağı bile biliniyordur. Burada sorum şu olur; Bu operasyondan Soylu’nun haberi var mıydı? Hatta Konya Emniyet Müdürü, Konya Valisi bunu biliyor muydu yoksa Narkotik Büro kendi başına mı yaptı. Öyle hissediyorum ki bu operasyonun arkasından çok şeyler çıkacak." NE OLMUŞTU? 29 Ekim gecesi Ereğli yolunda Adana'nın Yüreğir İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Cumhur Acarca'nın kullandığı 07 MSP 74 plakalı otomobil durduruldu. Kimlik kontrolü sırasında Acarca, uygulama noktasındaki polis memuru Yasin Noyan'a çarparak kaçtı. Polislerin takip ettiği Acarca, Ereğli- Adana kara yolunda başka bir araca çarptı. Cumhur Acarca'nın aracında yapılan aramada, 24 kilo 600 gram eroin ile 2 tabanca ele geçirildi. Konya Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Cumhur Acarca ile eşi Nurcan Acarca sorguya alındı. Cumhur Acarca ifadesinin ardından 'uyuşturucu madde ticareti yapmak' suçundan nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Eşi Nurcan Acarca ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklanan Cumhur Acarca'nın ise Adana'da 20 Mart 2019'da düzenlenen uyuşturucu operasyonunda şüphelileri yakalayarak dönemin Adana Valisi Mahmut Demirtaş tarafından ödüllendirilen 2 polis memurundan biri olduğu ortaya çıkmıştı.