Aralarında ünlü futbolcular Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan’ın da olduğu 21 kişiyi "yüksek karlı gizli fon" vaadiyle dolandırdığı suçlamasıyla Denizbank Levent Büyükdere Caddesi Şubesi Müdürü Seçil Erzan'ın da aralarında bulunduğu 2'si tutuklu 7 sanığın yargılanmasına İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük'ün hazır edildiği duruşmada, Arda Turan, Emre Belözoğlu ve Fernando Muslera ile sanık ve müşteki avukatları da katıldı.
"NE KADAR PARA TESLİM ETTİĞİMİ BİLMİYORUM"
Arda Turan'ın kardeşi Okan Turan, tanık olarak verdiği beyanda, "Ağabeyim Arda Turan Denizbank şube müdürü Seçil Erzan'a para veriyordu. Ben zaman zaman şubede Seçil hanıma zaman zaman Asiye hanıma para teslim ettim. Bir defasında gittiğimde de kredi sayımı vardı. Asiye hanım sayım yapıyordu, Seçil hanım da oradaydı. Bankanın hazine bölümünde çalıştığını söyledikleri bir beyfendi vardı. Seçil hanım, sayım bittikten sonra parayı ona teslim etti. Beyfendiyle bir diyaloğum olmadı. Sayım yapıldıktan sonra Seçil hanım parayı ona teslim etti. Asiye hanım da oradaydı. Seçil Erzan'a para teslim etmek için 5-6 kez yanına gitmişimdir. Seçil Erzan ile iletişimim, 'gelebilir miyim, geleyim mi' şeklindeydi. Toplamda ne kadar para teslim ettiğimi bilmiyorum. Ağabeyim bana para verir ben de ne kadar olduğunu sormazdım.”
“DEKONTLARLA ABİM ARDA TURAN İLGİLENİYORDU”
Sanık Asiye Öztürk'ün avukatı, "Parayı Denizbank Büyükdere şubesine götürdüğünüzde parayı ağabeyiniz adına mı yatırıyordunuz" diye sorması üzerine Okan Turan, "Hatırlamıyorum" yanıtını verdi. Avukatın dekont alıp almadığı sorusuna da Turan "hatırlamıyorum" dedi. Okan Turan, dekont konularıyla ağabeyi Arda Turan'ın ilgilendiğini söyledi.
"MERVE VE TANIN SEÇİL'İ TEHDİT EDİYORDU"
Tanık Nilgün Arabacı beyanında şunları söyledi: "Ben Seçil’e yardıma gidiyordum. Temizliğini ütüsünü vs yapıyordum. Yardımcı olarak gidiyordum. Sermin hanım geldi. Üzülme kızım dedi Seçil’e, onları içeri geçip kapıyı kapattılar ben sadece arada kahve çay götürdüm, ben içeri girdiğimde bana Sermin hanım 'sus' yapıyordu sanırım kayıt alıyorlardı. Ne konuştuklarını duymadım. Parayla ilgili sıkıntısı olduğunu biliyordum. Ama bankayla ilgili sandım. Bana da ‘Yenge çok sıkıştım’ demişti biz de borç vermiştik. Herhangi bir fona vs katılmadık. Seçil çok kötüydü ağlıyordu. Merve ve Tanın Seçil’i tehdit etmişti. Para konusunda ‘Ne yaptın sen’ diye bağırmışlardı. Seçil ‘Ölmek istiyorum’ diyordu. Onun için korkuyordum. Merve ile dayısı gelmişti, Seçil hanım sigara içiyordu. 'Merve'nin parasını bul getir getirmezsen sigarayı bir yerinde söndürürüm' demişti.
"HALA OLANLARIN FARKINDA DEĞİLİM"
Nazlı Can mahkemedeki savunmasında, "Ben hala olanların farkında değilim. Kazancım olmadı elimdeki para da gitti. Bir arabam vardı onu da satmıştım emekli maaşımla geçiniyorum. Seçil bana para gönderirdi şuna buna bana gönder diye." dedi.
Hüseyin Eligül de "Ben yıllarca özel bankacılıkta çalıştığını bilerek para verdim, mağdurum. Eşimden dostumdan para alarak da ona verdim. Bana para verdiğinde o parayla ev aldım. Sonra satmak zorunda kaldım 2016 yılından beri ben Seçil'e para veriyorum." diye konuştu.
"SEMİ KAYA'NIN PARASINI ALIP FAİZ ALDIĞINI ÖĞRENENE KADAR KİMSE İŞLEMELRİ SORMAMIŞTI
Seçil Erzan ise özetle şunları anlattı:
"Gerçek mağdurları, kime ne gitti o paraları anlatacam. Ali Yörük, Eylül'de 5 milyon TL verdi. Bu paradan 9 Ekim'de 2 milyon 586 bin TL aldı. 4 Kasım'da 5 milyon TL daha getirdi. Benden para istedi tefecilerin paralarını ödemek için. Aralık sonuna kadar toplam 7 buçuk milyon TL vermiş oluyorum. Bu işlemleri de kimse bana sormuyor. Para gelmeyince bu para nerde diye soruyor. Ta ki aralıktan sonra Semih Kaya'nın parasını alıp da faiz almaya başladığı zamana kadar. Benim özel bankacılıkta hesabım vardı özel bankacılığın verdiği faizleri de ben değerlendiriyordum. 19.3 milyon dolar açık var toplamda"
