Bolu Belediye Başkanı Özcan, Altılı Masa'nın liderlerine mektup yazarak masanın cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini ifade etti. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla 11.30'da önemli bir açıklama yapacağım diyen Özcan, belediye binasında basın mensuplarına konuştu. Sosyal medya hesabından da canlı yayın yapan Özcan, konuşmasında altı liderin her birine ayrı mektup gönderdiğini söyledi. Özcan'ın yazdığı mektupta yer alan ifadeler şu şekilde: Sayın Genel Başkan, Ben halehazırda Türkiye Cumhuriyeti Bolu Belediye Başkanı olarak görev yapmaktayım. 14 Mayıs 2023'de yapılması kuvvetle muhtemel, ülkemiz için ve benim için de son derece önemli olan, Altılı Masa olarak kamuoyuna takdim edilen yapılanmanın şahsımı daha iyi tanıyabilmesi için bu mektubu altı genel başkan ile paylaşmayı uygun buldum. Bu mektup göreve talip olma ve aynı zamanda meydan okuma metnidir. Ben 12 Aralık 1973 yılında Bolu'nun Mengen ilçesinde bir öğretmen anne babanın evladı olarak dünyaya geldim. Ailemin de eğitimci olmasının etkisiyle iyi bir eğitim aldım. 1991 ÖSYM sınavlarında her türlü sınav türünde %1'lik dilime girmiş, halk dilinde dönemin altın çocuklarından birisiydim. Türkiye'nin en gözde hukuk fakültesi olan Ankara hukuk fakültesini bitiridim. Henüz 22 yaşında avukat stajyeriyken CHP Bolu Merkez Gençlik kolları başkanı olarak siyasi hayatıma başladım. 1996-98 yılları arası Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi bünyesinde mahalli idareler konusunda yüksek lisansımı yaptım. 1999 yılı seçimlerinde Türkiye'nin en genç belediye meclis üyesi olarak seçildim. 1999-2009 yılları arasında Bolu Belediye Meclis üyeliğinin yanısıra, 2004-2007 arası CHP Bolu Merkez İlçe Başkanlığı, 2007-2011 CHP Bolu İl Başkanı olarak görev yaptım. 2011 yılı Genel Seçimlerinde hakim gözetiminde üyelerin katıldığı resmi bir ön seçim yapıldı. Ben o ön seçimde Türkiye rekoru kırarak %85 oyla CHP'nin 1. sıra milletvekili adayı oldum. 34 yıl sonra yani 1977'den bu yana Bolu'da seçilen ilk CHP milletvekili olarak 24. dönemde parlamentoya girdim. 2 yıl parlamentoda başkanlık divanı üyeliği yaptım. Sonrasında çeşitli komisyonlarda görev yaptım.7 Haziran 2015'de, yani 25. dönem seçimlerinde, yine ön seçimle hakim gözetiminde, hem de ön seçim oyumu artırarak CHP 1. sıra adayı oldum. Bu seçimde CHP en çok Bolu'da oyunu artırdı. Ben 2. kez milletvekili seçildim. 1 Kasım 2015'de 3. kez, 18 Haziran 2018 seçimlerinde 4. kez milletvekili seçilmeyi başardım. 31 Mart 2019 Seçimleri öncesinde CHP Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun önerisi olarak CHP-İYİ Parti adayı olarak, AK Parti-MHP ittifakına karşı seçime girdim. Daha 9 ay önce yapılan genel seçimde CHP-İYİ Parti oy toplamı belediye sınırında %34, AK Parti-MHP toplamı %63'dü. Ben bu tabloya rağmen bu seçime girdim, ve %53-%45 oranla seçimi kazandım. Ben AK Parti seçmeninden de MHP seçmeninden de oy almışım. Böylelikle yaklaşık 20 yıl sonra da belediyeyi geri aldık. Belediye başkanlığı görevimin 4 yılını tamamladım. Her türlü hükümet baskısına rağmen, gerçekleşen gelirinin iki katı borcu olan belediye borcunu, gelirin %40'ına çektim. Belediye bütçesini 51 il belediyesi içinde en yüksek 3. büyük bütçe haline getirdim. Şu an Bolu Belediyesi 2022 yılında Amerikan Doları bazında bile %19 oranında büyüyen tek belediyedir. Müteahhitlere, çalışanlara borcu olmayan -ikramiyeler dahil-, aleyhine hiçbir icra takibi olmayan ender belediyelerden birisi Bolu Belediyesi'dir. Halehazırda Bolu Belediyesi 4 bin aileye, ailenin kadın bireyi öncelikli olmak üzere aylık 2 bin TL aile sigortası maaşı ödemektedir. 2500 aileye dopğalgaz ve elektrik yarımı yapılmaktadır. Takdir sizlere ait olmak üzere, Erdoğan'a karşı benden daha çok seçim kazanmış, Atatürk ilkelerine sonuna kadar bağlı gerçek bir Türk milliyetçisi aday bulursanız ona sözüm yok. Ama yanlış bir tercih sonrasında kaybedilecek bir seçim yaşanması halinde, Türk milletinin ve gelecek nesillerin sizi vicdanlarında yargılayıp nasıl bir vicdani hüküm vereceklerinin takdirini de size bırakıtyorum. Yani sayın genel başkanlarım, tüm bunları anlatmamın sebebi şudur; mesleki hayatında başarılı olmuş, özel hayatını düzgün yaşamış, bunca göreve karşın adı şaibeli ve akçeli bir işe karışmamış bir siyasetçiyim. 2 tane meclis üyeliği, 2 tane ilçe başkanlığı, 2 tane il başkanlığı, 4 tane milletvekilliği, 1 tane parti meclisi üyeliği, 1 tane belediye başkanlığı mazbatası olmak üzere 12 mazbata sahibi belki de Türkiye'deki tek siyasetçiyim. 8 yıllık milletvekilliği dönemlerimde devleti, bürokrasiyi yakından tanıdım. Ülkemin sorunlarını biliyorum. Birçoğu için de çözümlerim mevcut. İşin ucu vesayet dayatmasına dayanmadığı sürece istişareye açık olduğumu, görev ve yetki dağılımı konusunda liyakete göre hareket etmeye uygun bir karakterim olduğunu da sizlerle paylaşmalıyım. Artık seçim tarihi belli oldu. Altılı Masa olarak topluma taahhüt ettiğiniz ortak adayı açıklama vakti geldi. Özellikle sayın Kılıçdaroğlu'nun aday tarifi bana uymaktadır. Ne diyor sayın Kılıçdaroğlu? Geçmişinde başarı hikayeleri olacak... Devlet tanıyacak... Adayı uzakta aramayın. Erdoğan benzeri çakma adayları gündeminize dahi almayın. 21 yıllık karanlık Erdoğan dönemine son vereceğim. Sizden istirhamım şudur: Bana güvenin. Diploması bile tartışma konusu olan, daha güzel yalan söylemek dışında, ne hukuku, ne ekonomiyi, ne bütçeyi benim kadar bilemeyen birinin bu ülkeyi 21 yıldır yönetmesi beni derinden yaralıyor. Siyasette bazen görev verilir. Bazen de göreve talip olunur. Kazanacak aday olsun diyorsanız, Erdoğan'ı Bolu'da açık bir şekilde hezimete uğratmış olan Tanju Özcan kardeşinize yol veriniz. Hepinize saygılar sunuyorum. "