Muhalefet liderleri, seçim beyannamesi niteliğindeki “Ortak Politikalar Mutabakat Metni”ni törenle imzalamasıyla eğitimden sağlığa, dış politikadan yargıya 2 binin üzerinde maddenin yer aldığı Millet İttifakı'nın 'Ortak Mutabakat Metni' bugün açıklandı. İttifakın kurmayları Cumhuriyet Halk Partisi Eski Milletvekili Mustafa Balbay, CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, CHP Zonguldak milletvekili Deniz Yavuz Yılmaz, İYİ Parti Tarım ve Kırsal Kalkınmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ergin Kahveci, Bilecik Belediye Başkan Vekili Melek Mızrak Subaşı ve Gelecek Partisi Gençlik Politikaları Başkanı Mustafa Gözer ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni Polemik TV'ye değerlendirdi.

Ortak Mutabakat metni 9 ana başlık altında 2 binin üzerinde yeni düzenlemeyi içeriyor. 

Saat 11.45'te ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde Ortak Politikalar Mutabakat Metni'nin açıklandığı için toplantıda Polemik TV ekibi de hazır bulundu. Mutabakat metni ile ilgili siyasilere mikrofon uzatan ekibimiz dikkat çekici cevaplar aldı.

'BİZ İKTİDARA GELİYORUZ'

İşte siyasilerin Polemik TV'ye özel olarak verdiği 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni' görüşleri şu şekilde:

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül mutabakat metniyle alakalı hislerini "Altılı Masa uzlaşma kültürünü ortaya koyduğu bir masaydı. Bu masa Millet İttifakı'yla birlikte bugün de ortaya koyduğu çözümlerle ortak mutabakat metnini ortaya koydu. Bu nedir? Bu çözümlerimizi ortaya koymaktır. Ekonomiden kamu yönetimine, kamu yönetiminden eğitime, adalete birçok çözümümüzü ortaya koyduk. Bu çözümlerimizle birlikte artık biz iktidara geliyoruz. Iktidara geldiğimiz zaman ne yapacağımızı sorunları nasıl çözeceğimizi ortaya koyma metnini de koyduk. Önümüzdeki günlerde de adayımızı da ortaya koyacağız. Bir adayımızla birlikte on üçüncü Cumhurbaşkanı büyük bir ihtimalle Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'yla birlikte Türkiye'yi artık kavgasız, gürültüsüz rahat bir ortamda demokrasi, hukuk devleti ve özgürlükleri içinde yaşadığı ekonomide insanların gelecek kaygısı olmadığı bir Türkiye'yi hep birlikte ortaya koyacağız Millet İttifakı olarak" diyerek dile getirdi.

'LİYAKATLİ DOKTORLARA İHTİYAÇ VAR'

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuz Yılmaz da metin ile alakalı, "Ortak Politikalar Mutabakat Metni açıklaması heyecan verici bir açıklama. Aslında bugün yapılan açıklamalarda verilen başlıklar ve detayların her biri belki Türkiye'de günlerce gündemde kalacak. Çünkü aslında bugün yapılan açıklamalar Türkiye'nin şu anda içinde bulunduğu vasat yönetimi de açıkçası ortaya koyuyor. Oldukça heyecan verici, bilgi dolu, akıl dolu, bilimselliğin ışığında hazırlanmış, kendi konusunun uzmanı yetkililer tarafından ortak akılla çalışılmış ve bugün açıklanan bu ortak metin aynı zamanda Türkiye'nin geleceğini de bize anlatıyor. Hem gençlere heyecan veren gelecekle ilgili kaygılarını ortadan kaldıran aynı zamanda işsizlik problemiyle boğuşan, ekonomik krizin altında ezilen vatandaşlarımıza bu krizden çıkışın bir yol haritasını veriyor. Tabii bunca ekonomik krizin içine girmek bir tesadüf değil. Ansızın oluşan bir fakirleşme değil Türkiye'deki. Bu tamamen ekonomi politikalarındaki yanlış uygulamaların,  rant ekonomisinin lüksün, şatafatın, israfın hepsinin bir sonucu. Tüm bunları tercih etmeyebilirdi AK Parti ve MHP ittifakı. Ama onlar kendi yakınlarındaki o dar azınlık çevreyi zenginleştirme yolunu seçtiler. Vatandaşa dirsek gösterdiler. Ve vatandaşa zaman zaman böyle ambalajladıkları bazı paketler sundular. Ancak bunların tümü adeta kan kaybeden bir insana yara bandıyla ve ağrı kesiciyle müdahale etmek gibiydi. E bu mümkün olmadı. Çünkü bu ameliyatı ekonomideki bu ameliyatı yapmak için liyakatli doktorlara ihtiyaç var. Yani ekonominin doktorlarına ihtiyaç var. İşte bu doktorlar, bu ekonomideki ameliyatı yapacak liyakati, kadrolar Altılı Masa diye tarif ettiğimiz ama bugün itibariyle Millet İttifakı olarak tanımladığımız bu yelpazesi, geniş ve tüm Türkiye'yi kucaklayan ittifak. 

'TÜRKİYE'DİR MİLLET İTTİFAKI'

Nedir Millet İttifakı? Millet İttifakı Türkiye'de son yapılan en büyük seçimlerin galibi olan ittifaktır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini kazanan hem de iki kere kazanan ittifaktır. Adana Büyükşehir Belediyesi, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyelerine Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni kazanan Türkiye'nin en güçlü ittifakıdır. Türkiye'dir Millet İttifakı. Ve bugün yaptığı bu ortak açıklamayla birlikte de programını da ilan etmiş durumdadır. Önümüzdeki günlerde bu programın detaylarını konuşuyor olacağız ve konuştukça da Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu bu vasat yönetimin bize ne kadar kalitesiz ve fakirlik dolu bir yaşamı zorunlu kıldığını bir kez daha görmüş olacağız. Türkiye buna mecbur değil. AK Parti ve MHP'nin yarattığı bu karanlıktan kurtulması mümkün. Hemen kurtulması mümkün dört yıldır erken seçim erken seçim diyoruz. Bunu yapmadılar. Şimdi artık olabilecek. Neredeyse en geç tarihlerden biri olan bir tarihte artık neredeyse zamanında bir seçim yapılacak ve biz de bu seçimle birlikte vatandaşlarımızın desteğiyle hem gençlerin geleceğine sahip çıkmasıyla birlikte Türkiye'de yeni bir dönemin başlangıcını yapacağız" dedi.

'ÖNCE BİR RESTORASYON YAPACAĞIZ'

İYİ Parti Tarım ve Kırsal Kalkınmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ergin Kahveci de metinde bulunan tarım politikalarını değerlendirerek "Üç yıl içerisinde onlar bir kere ayağa kalkacak çiftçiler. Bugün yaşadıkları hiçbir sorunu yaşamayacaklar. Programın en önemli özelliği, program hem üretimi hem pazarı hem de üretimdeki girdileri planlayan bir program. Aynı zamanda da AR-GE'yi planlayan bir program. Dolayısıyla iktidar değiştiği andan itibaren özellikle gübre ve mazotta gübrede yüzde 30 yani vergiler kalkacak bir beden. Yüzde elli mazot desteği olacak ve gübrede de yüzde elli destek olacak. Aynı şekilde yem içinde ve tohum için de desteklemeler olacak. Dolayısıyla ve bu desteklemeleri anında ve zamanında alacaklar. Dolayısıyla girdiler açısından bir rahatlama olacak. Yine borçlarıyla ilgili bir rahatlama olacak. Özellikle takipteki borçları durdurulacak. Işletme kredisiyle ilgili, faizleriyle ilgili bir yapılandırma yapılacak. Yani önce bir restorasyon yapacağız, önce bir tedavi yapacağız. Ondan sonra da çiftçilerin gelişebilmeleri için onlara gerekli kaynaklara aktaracağız. Bu arada tabii ki toprak ve su kaynaklarını korunması üzerine basa basa belirtildi. Gene ormancılıkla ilgili yatırımlar var. Özellikle GAPDAP ve KOP bölgelerindeki sulama ve toprak yatırımları, iklim krizi, kuraklık. Kısacası tarımla ilgili program farkındaysanız zaten en geniş sayfaları yer alıyor. En fazla sayfaları yer alıyor. Ancak o kadar sıkıştırabildik. Daha onun altında binlerce veri var. Binlerce çalışma var. Çiftçilerimiz şunu bilsinler. Millet İttifakı olarak A'dan Z'ye sorunlarına hakim durumdayız. Tarımın geneline de hakim durumdayız. Ve A'dan Z'ye sorunları birer birer çözülecek. Bunun için de politika metnini dikkatli okumalarını tavsiye ediyorum. Biz de fırsat buldukça sizler fırsat verdikçe anlatmaya devam edeceğiz" sözlerini kullandı.

'2030'A KADAR BU PLANLAMALARI YAPMAMIZ GEREKİYOR'

Su kıtlığına dair Altılı Masa'nın görüşü sorulan Kahveci, "Şimdi şöyle, Türkiye su stresi altında kritik su varlığının sınırında olan bir ülke. Yani su açısından kritik bir noktadayız. Ama elimizdeki avantajlara baktığımız zaman, kullandığımız suyun yüzde yetmiş civarındaki bazı rakamlar yetmiş dört, bazıları yetmiş iki söylüyor. Yani aşağı yukarı üçte ikisini tarımda kullanıyoruz. Ve bizim yedi ile dokuz yıl içerisinde tarımda kullandığımız bu suyu yarıya düşürme imkanımız var. Yani iyi bir planlama ve iyi bir yönetimle ve burada tabii neyin nerede üretileceğini, hangi bitkilerin nerede üretileceğini veya hayvancılığın nerede yapılacağını iyi bir planlamayla biz bu su kıtlığı veya su stresini yönetme şansına sahibiz. Bütün mesele bunu yönetebilme başarısını gösterebilmek. Bir de bunu toplu olarak toptan bu işe bakabilmek yani bütüncül olarak bakabilmek. Dolayısıyla evet ciddi bir iklim krizi bizi bekliyor. Özellikle 2030'a kadar bu planlamaları yapmamız gerekiyor. O nedenle programda sulama yatırımlarından daha çok tamamlamaya ağırlık verileceğine dair bilgiler var. Tabii ki ihtiyaç olan yerlerde de sulama yatırımları yapılacak. Ama öncelikle var olan sulama tesislerinin özellikle açık kanalların ve isale kanallarının kapalı borulara alınması, yine tarla içi basınçlı sulama sistemlerinin desteklenmesi açık ve net olarak yazıyor" diye konuştu.

'BİR ORTAK PAYDA OLUŞMUŞ'

Eski CHP Milletvekili Mustafa Balbay ise toplantıya yönelik izlenimlerini "Şimdi doğrusu yani bütün hani içtenliğimle de söyleyeyim. Hani böyle ne söyleyecekler? Nasıl söyleyecekler? Böyle beklentiyle de geldim ben. Hazırlanmışlar. Iyi hazırlanmışlar. Bunları yapacak bir kadromuz var havası veriyorlardı. Her partinin ikinci adamı da o partinin lideri kadar duruma hakim ve inanmış bir havadaydı. Ben toplantı salonundan sağ tarafımda Samsun'dan İlkadım Belediye Başkanı, sol tarafımda Kütahya İYİ Parti Milletvekili birinci sıra adayı. Önümde Saadet Partisi İstanbul heyeti, iki arkamda DEVA Partisi resmen yani doğaçlama böyle bir ortamda izledik. Yani bir ortak payda oluşmuş. Ben onu gördüm ve maya tutmuş. Yani böyle hani ben ötekinden ayrı hani bizimkiler bir ara gelsin ötekinden kendisini daha güçlü göstersin diye bir hava yoktu. Yani ortak bir şey. Genel bu vaatler sıralanırken özellikle toplumun Saray'a yönelik vaatlerde ayrıca duyarlı olduğunu gördüm. Dikkatimi çeken, yolsuzluğa yönelik vaatlerde ayrıca duyarlılığını gördüm. Bir de liyakatle ilgili vaatlerde hani demek ki insanların buraya gelenlerin en çok yaralarından biri de oydu demek ki. Yani özeti bence 2500 maddelik mutabakatın özeti bana sorarsınız. Yani bu ülkeyi biz kurallar ve kurumlar rejimi yapacağız demişler. Yani tekrar kurallar ve kurumlar olacak demişler" sözleriyle paylaştı. 

'TÜRKİYE İLGİNÇ BİR DEMOKRASİ DENEYİMİNDEN GEÇİYOR'

Balbay gelecekte olası bir koalisyon iktidarı döneminde herhangi bir anlaşmazlığın ya da krizin potansiyelini ise "Şöyle bana sorarsanız anlaşmazlık olabilir. Mesele anlaşmazlık değildir. Mesele onu çözme iradesidir. Ben bir çözme iradesi gördüm burada. Yani bir genel bir çözme iradesi gördüm. Hani yine sorunlar olabilir. Farklı bakışlar olabilir. Örneğin yani İstanbul Sözleşmesi bir yarılma olabilir beklentisiydi. Metne girmiş. Yine örneğin yine toplumun tartıştığı konulardan biri. Yani Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yapısıyla hani oynanan o dengeler konusunda cesurca adımlar atılmış. Onları gördüm. Ama onun dışında örneğin hani Kürt sorunuyla ilgili belki demokrasiyle çözeceğiz dediler diye değerlendiriyorum ben. O ayrıntıya çok fazla girmemişler. Ama toplumsal mutabakata dikkat ettiklerini gördüm. Bence hani geleneksel olarak seçimlerden sonra koalisyon oluşur ya. Şimdi öncü oluşmuş durumda. Yani bu aslında riski ve gücü çok yüksek bir şey. Çünkü siz seçmenin önüne giderken seçimden sonra koalisyon yapmak daha kolaydır. Dersin ki seçmen o sözü unutabilir. Biz dedik ama daha dört yıl sonra seçim diyebiliriz. Ama şimdi siz önceden veriyorsunuz bu sözü, daha bağlayıcı bence. Türkiye ilginç bir demokrasi deneyiminden geçiyor. Ne olursa olsun Türkiye'nin demokrasi birikimi çok güçlü havası edindim ben. Yani bu şu andaki hani atmosfer içinde benim en kötü günlerde bile Silivri'nin demir parmaklığının arkasında bile ben bu ülkenin dışında bir yerde yaşamayı düşünmedim. Bu ülkede hep beraber yaşayacağız. Ve bu ülkede demokrasiyi tesis etmek iradesine olan güçler var duygusu edindi" sözleriyle değerlendirdi.

'BELEDİYELER İÇİN 14 MAYIS'TAN SONRA ADALETLİ BİR SİSTEM GELECEK'

Bilecik Belediye Başkan Vekili Melek Mızrak Subaşı, belediyelerin 14 Mayıs sonrası geleceği ile alakalı, "Özellikle Cumhuriyet Halk Partili Belediyeler, ittifak belediyeleri olarak zor günler yaşıyoruz. Tabii ki pandemiyle birlikte kısıtlama tedbirleri de geldi. Her ne kadar maskeleri atmış olsak da kısıtlama tedbirlerinden maalesef vazgeçemedik. İftar yemekleri bile yasal olarak veremiyor durumdayız. Bunları sponsorluk yoluyla maalesef ilerlemek durumundayız CHP'li belediyeler olarak. Elbette ki 14 Mayıs'tan sonra adaletli bir sistem gelecek. Ve her belediyeye her ile eşit dağılım olacağını elbette ki düşünüyorum" sözlerini kullandı. 

Sosyal medyada gündem olması sorulması üzerine Subaşı, "Çok güzel yorumlar var. Çok esprili yorum var. Yorum yapan herkese çok teşekkür ediyorum ilgilerine, alakalarına. Umuyorum güzel başarılarımızdan da bahsedileceği günler yakındır."

'BU METNİN TAMAMI GENÇLERİ İLGİLENDİRİYOR'

Gelecek Partisi Gençlik Politikaları Başkanı Mustafa Gözer de mutabakat metninde gençlere sunulan vaatler için "Aslında bu metnin tamamı en fazla gençleriyle ilgilendiriyor. Yani buradaki yargı reformu, işte ülkenin nasıl yönetileceği, yolsuzluklarla ilgili, ne yapılacağı, tarımda ne yapılacağı, işte hayvancılık, gıda, burada ne yapılacağı, girişimde ne yapılacağı, eğitimdeki reformlar bunların hepsi en çok gençlerimizi ilgilendiriyor. Topyekun gençler için hazırlanmış gibi düşünebilirsiniz. Tabii içerisinde spesifik maddeler var. Bizim de hazırladığımız oraya sunduğumuz maddelerden var. Fakat komple gençlerin yani bütün problemlerini irdelemek için veya spesifik olarak burada yer almasına imkan yok. Çünkü belli bir limitimiz var, sayfa madde limitimiz var" sözlerini kullandı.

POLEMİK HABER/ ÖZLEM AKTÜRK