2026 takviminde 13 Eylül'de ilk kez düzenlenmesi planlanan Madrid Grand Prix’si için hazırlıklar sürerken, inşaatın bitiş tarihi olarak 30 Mayıs 2026 hedefleniyor. Ancak FIA’nın homologasyon sürecindeki zorluklar ve projeye yönelik siyasi muhalefet, yarışın kaderini belirsizleştiriyor.
Türkiye yarışa kalıcı ev sahipliği istiyor
Madrid’le ilgili risklerin artması, Türkiye’yi güçlü bir alternatif haline getiriyor. İstanbul Park pisti artık TOSFED’in yönetiminde bulunuyor ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle Türkiye, Formula 1 takvimine kalıcı olarak girmeyi hedefliyor.
“Biz tek seferlik bir yarış değil, uzun vadeli bir anlaşma arıyoruz. Devlet tüm mali yükümlülükleri üstlenmeye hazır,” diyen TOSFED Başkanı Üçlertoprağı, bu konuda ulusal düzeyde tam destek verildiğini vurguladı.
Türkiye ticari açıdan da öne çıkıyor
Türkiye, yaklaşık 85 milyonluk nüfusu, 1,2 milyonluk yıllık otomotiv pazarı ve gençlerin motor sporlarına olan ilgisiyle Formula 1 için stratejik açıdan cazip bir pazar konumunda. TOSFED, Formula 1 organizatörü FOM’un talep ettiği 60 milyon Euro’luk bedeli karşılayabileceklerini ifade etti.
Lojistik avantaj Türkiye’yi öne taşıyor
Madrid GP’si takvimde Monza ve Azerbaycan yarışları arasında yer alıyor. Türkiye’nin coğrafi konumu, bu aralığa sorunsuz şekilde entegre olmasına olanak tanıyor. Bu da lojistik açısından İstanbul Park’ı güçlü bir aday haline getiriyor. Diğer olası alternatif Imola ise henüz 2023’te iptal edilen yarışın ardından takvime dönme garantisini elde edebilmiş değil.
Tüm bu faktörler ışığında, Türkiye Formula 1 takviminde yeniden yer alma yolunda güçlü bir adım atmaya hazırlanıyor.