Ekonomi gazetecisi polemikhaber.com yorumcusu İbrahim Kahveci, TÜİK'te yaşanan başkan değişimini değerlendirdi. TÜİK'in açıkladığı verilere ciddi şüphelerin olduğunu savunan Kahveci, "Türkiye, uluslararası istatistik kabulünde sıkıntı yaşama noktasına geldi" dedi. TÜİK'teki başkan atamasının 'asaleten' olmasının önemli bir nokta olduğunu ifade eden Kahveci, uluslararası veri ve kabulünde böyle bir atamanın gerekli olduğu görüşünü savundu. İşte Kahveci'nin polemikhaber.com'a yaptığı çarpıcı açıklamalardan öne çıkanlar: * Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı'nın bu kadar sık değişmesi hiç olumlu bir şey değil. * Ama son başkanın asaleten atanması önemli. Çünkü uluslararası istatistik verileri ve kabul anlamında asaleten atanması gerekiyordu. * Zaten TÜİK'in açıkladığı verilere çok ciddi şüpheler var: Örneğin son istatistik olan 'Gayri Safi Yurt İçi Hasıla' verisine bakıyorsunuz; istihdam azalmış, çalışılan saat sayısı azalmış ama ülke zenginleşmiş. Türkiye bu süreçte 1.8 büyümüş... * Ve meydana çıkıp 'dünyada pandemi sürecinde büyüyen iki ülkeden biriyiz' diye. İyi de ne kadar gerçek? * Türkiye, uluslararası istatistik kabulünde sıkıntı yaşama noktasına geldi. Türkiye'nin açıkladığı verilerin güvenilirliği, sorgulanmaya başlarsa uluslararası arenada siz ne açıklarsanız açıklayın Türkiye'ye yabancı sermaye gelmez, verilerinizi kabul etmez... * Siz, işsizliği yüzde 40'la açıklasanız, yüzde 4'le açıklasanız hiçbir şey ifade etmez... Bu, kuru 7 liradan 70 liraya çıkarır. * Yani verilerin güvenilirliği, uluslararası arenada sorgulanmaya başlanır ve kabul edilmeme noktasına gelirse -ki o işaretleri görüyoruz- bu Türkiye açısından büyük bir felakete yol açacak. * Açıklanan veriler güvenilir kabul edilmezse Türkiye, kendi ürettiği ürünü belki de dışarıya satamayacak.Türkiye, tarımda ciddi bir kıskacın altında; Avrupa Birliği yeni bir aşamaya geçiyor: Hem tarımda hem de turizmde... * Tarımda, kullandığın ilaçtan, gübreden; sağlık noktasında zaten denetimi yapıyor ama yeşil iklim dediğimiz bir çerçeve çiziyor Avrupa Birliği... Ve bizim yüzde 50 ürün sattığımız Avrupa Birliği ile gıda ürünü ihraç etme noktasında sıkıntı yaşayabiliriz. * Mesela Çin aşılarını getiriyoruz fakat Avrupa Birliği aşı karnesi yapıyor... Peki bu aşı karnesi nedir? Örneğin bu yaz Avrupa'ya gitmek istediğinizde 'aşı oldum' diyeceksiniz. Peki aşını nereden oldunuz? Kabul edecek mi? * Turizm yılımızı kaybedeceğiz belki de... Belki dünyaya gidemeyecek, yurt dışına çıkamayacağız... * O nedenle tekrar başa geliyorum; verilerin güvenilirliği ve uluslararası kabulü çok önemli... * Türkiye çok kritik bir eşikte; Açıklanan 'İnsan Hakları Eylem Planı' gibi uygulamalar... Şıkıştık. Sıkıştık. * Dünya yeni bir düzene geçiyor. Bu yeni düzende biz artık öyle 'Eyyy, Meyyy' diyerek bu düzende yerimizi alamıyoruz. O cümlelerin, ilişkilerin karşılığı bize işsizlik, yoksulluk olarak geri dönüyor. Bunları önlemek için adım atıyoruz ama ne kadar?