Dava dosyasında yer alan bilgilere göre; sıcak havanın da etkisiyle bunalan baba oğul, karpuz tarlasına girerek tarla sahibinden izinsiz karpuz aldı. 

Bu esnada tarlanın öteki ucunda çalışan karpuzların sahibi, baba ile oğul tarladan ayrılmadan onları durdurdu.

Tarlaya çağrılan jandarma ekipleri hırsızlık yapıldı şikayetine ilişkin tutanak tuttu. Cumhuriyet Savcısı, soruşturmayı tamamlayarak iki sanık hakkında 'hırsızlık' suçundan iddianame hazırladı.

YEREL MAHKEME 'TEŞEBBÜSTE KALDI' DEDİ

Asliye Ceza Mahkemesi, hırsızlığın teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 35. maddesi kapsamında iki sanığa mahkumiyet verdi. 
Karar temyiz edilince devreye Yargıtay 2. Ceza Dairesi girdi.

SON SÖZÜ YARGITAY SÖYLEDİ

Yargıtay kararında; "Sanıkların müştekilere ait tarladan karpuz çalmaları şeklindeki olayda; karpuzlardan birkaçının kırılmış olması sebebiyle mağdurun tasarruf olanağının kaybolması nedeniyle eylemin tamamlandığı gözetilmeden teşebbüs aşamasında kaldığı belirtilerek 5237 sayılı TCK'nın 35. maddesi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini yasaya aykırıdır.

5237 sayılı TCK'nın 145. maddesindeki 'malın değerinin azlığı' kavramının düşük değerlerin esas alınması suretiyle, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanmak koşuluyla uygulanabileceği dikkate alınarak, sanıkların tartı ve değer tespit tutanağına göre 86 lira değerindeki karpuzları çalması karşısında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 145. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılmaması da yasaya aykırıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir." ifadeleri yer aldı.