Erbakan, "Terörsüz bir Türkiye" idealini en başından beri desteklediklerini vurgularken, sürecin yürütülme biçimiyle ilgili ciddi endişeler taşıdıklarını belirtti. Tasarımın kapalı kapılar ardında yapılması ve muhalefetin sürece yeterince dahil edilmemesi konularında eleştirilerde bulundu.

Aydın'da çocuk doktoru skandalı: Yeni doğmuş çocuğu satın aldı
Aydın'da çocuk doktoru skandalı: Yeni doğmuş çocuğu satın aldı
İçeriği Görüntüle

“Hayra motor, şerre fren olmak için katılıyoruz”

YRP lideri açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Siyasal ve toplumsal muhalefetin sürece dahil edilmemesi ve çalışmaların şeffaf yürütülmemesi nedeniyle kaygılarımızı muhafaza ediyoruz. Ancak, tüm bu endişelere rağmen komisyona katılma kararı aldık. Çünkü 1 üyeliğimizin, nitelikli çoğunluk aranan oylamalarda hayra motor, şerre fren olabileceğini; ayrıca Devlet’ten aylardır alamadığımız kritik bilgileri bu komisyon aracılığıyla öğrenip milletimizi aydınlatma imkânı doğabileceğini dikkate alıyoruz.”

YRP’nin bu kararı, komisyon sürecinde muhalefetin de sesini duyurabileceği yönünde yeni bir kapı aralayabilir.

Erbakan, şunları kaydetti:

"Süreç, Devlet tarafından değil, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından yapılan çağrıya terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın olumlu yanıt vermesiyle başlatılmıştır. Başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere Devlet uzun süre tepkisiz ve sessiz kalmış, tavır almamıştır. Terörist Abdullah Öcalan için 25 yıl tutuklu kalan mahkumlara tanınan umut hakkından yararlanma çağrıları yapılmış, müebbete mahkum birçok teröristin cezaevlerinden tahliyesi sağlanmıştır. Terör örgütü şartsız silah bırakacak açıklamalarına rağmen, temsili silah yakma seremonisinin ardından dağ kadroları TBMM’den kanun yoluyla yasal güvence talep etmiş, terörist Öcalan için de özgürlük istemiştir. Bu ise asla kabul edilemez bir taleptir. PKK, Abdullah Öcalan’ın kurduğu tek örgüt değildir. İran’da PJAK, Irak’ta PÇDK, Suriye’de PYD/YPG, çatı örgüt KCK silahlı varlığını koruduğu ve bulundukları ülkelerde terörist faaliyetlerini sürdürdüğü müddetçe, tek başına PKK’nın 'silah bırakması' kısa vadeli göstermelik bir taktik adım olmaktan öte anlam ifade etmeyecektir. Aylardır seslendirdiğimiz bu itirazlar çerçevesinde, Suriye’de ABD tarafından eğitilip donatılan YPG’nin silah bırakmayı açıkça reddediyor olması da haklılığımızı teyit eden gelişmelerdir. ABD ve İsrail gerekse PYD/YPG bölgeyi terörle dizayn etme hedefinden vazgeçmiş değildir. Türkiye üzerinde oynanan oyunlarla tutmayan hesaplar Suriye üzerinden hayata geçirilmek istenmektedir. Suriye’nin dış güçler ve terör örgütü marifetiyle parçalanmasını takiben hedef ülke yine Türkiye olacaktır. PKK terörü ile mücadelede ve terörün kent merkezlerinde, yol güzergahlarında gerçekleştirdiği sayısız bombalı saldırılarda on binlerce asker, polis, korucu ve vatandaşımız şehit olmuştur. Bu meselede doğrudan taraf olan şehitlerimizin yakınları ile gazilerimizin, teröristlere hürriyet ve siyaset yolunu açacak bu süreçle ilgili rızalarının alınmaması kabul edilebilir bir durum değildir.

"Komisyon üyemiz İstanbul Milletvekilimiz SN. Doğan Bekin'dir''

Hukuk ve huzur maddi ve manevi kalkınmanın temelidir gerçeğinden hareketle, ‘Terörsüz Türkiye’ düşüncesini elbette ki başından itibaren destekliyoruz. Ancak, siyasal ve toplumsal muhalefetin muhatap alınmamasından, tasarımın kapalı kapılar ardında yapılmasından dolayı da kaygılarımızı muhafaza ediyoruz. Tüm kaygı ve itirazlarımıza rağmen, 1 üyeliğin, nitelikli çoğunluk aranacak oylamalarda hayra motor, şerre fren olma ihtimalini, ve bununla birlikte aylardır Devlet’ten alamadığımız bilgiyi Komisyon’da alıp milletimizi aydınlatabileceğimiz gerçeğini dikkate alarak Komisyon çalışmalarına katılıyoruz. Komisyon çalışmalarının ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diler, başta PKK olmak üzere tüm ihanet odaklarının kökünün kurutulmasına vesile olmasını temenni ederiz. Yeniden Refah Partisi olarak komisyon üyemiz İstanbul Milletvekilimiz Sn. Doğan Bekin’dir."