Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Olağan Kurultayı’nın iptali ve yetkili kurulların görevden alınması talebiyle açılan davanın bir sonraki duruşması 15 Eylül’de yapılacak. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve parti yetkilileri, davanın “sonuç değil, süreç odaklı” olduğunu belirterek, “Amaç ana muhalefet partisini tartıştırmak” açıklamasında bulundu.
Nefes yazarı Nuray Babacan, iktidar kulislerinde konuyla ilgili yapılan değerlendirmeleri aktardı. Babacan’ın yazısına göre, AKP içinde ekonomik dengelerin kırılganlığından endişe eden çok sayıda isim, CHP’ye açılan davaları tedirginlikle takip ediyor. Parti kurmaylarının, “Bir 19 Mart darbesi daha olursa ekonomi bunu kaldırmaz” yorumlarını dile getirdiği ifade edildi.
Babacan, şunları yazdı:
"İktidar medyası CHP’ye yapılan siyasi operasyonları ballandırırken, AKP’nin içinde bıçak sırtı ekonomik dengeler konusunda endişe yaşayan isimler, CHP parti kongreleri için art arda gündeme getirilen dosyaları tedirginlikle izliyor. 'Bir 19 Mart darbesi daha olursa ekonomi bunu kaldırmaz' diyen çok sayıda parti kurmayı var.
Hâlâ iktidar kulislerinde 15 Eylül’deki CHP kurultayına ilişkin davaya yönelik olumsuz bir karar beklenmiyor, son CHP İstanbul İl Kongresine yönelik iddianamesi ise ‘zorlama’ olarak yorumlanıyor.
***
İktidar partisi mensupları arasında hem CHP kurultayı hem de ardına takılan CHP İstanbul İl Kongresi’yle ilgili delegelere rüşvet verildiği iddialarına 'hukuki açıdan' bakan ve yanlış bulanlar olduğunu biliyoruz. Bunların sesleri, zayıf olsa da zaman zaman çıkıyor.
Ancak bu iki davaya tamamen kendi selametleri açısından bakanlar var. 19 Mart 2025’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarına yapılan siyasi operasyonunun ekonomiye darbesinin faturası anımsatılıyor.
'Ekonomi göstergeler zorlanarak rayına oturtulmaya çalışırken, ana muhalefet partisini kapatma anlamına gelecek bir adım ekonomiyi yerle bir eder. Bir 19 Mart darbesi daha yaşanırsa ekonomi bunu kaldırmaz…' yorumları yapılıyor.
***
Bu planın, 'CHP’yi kongreler üzerinden tartıştırmak, ana muhalefet partisini kendi iç işleriyle boğuşan, ülke sorunlarına çözüm üretmeyen bir yapı olarak göstermek' amacı taşındığı biliniyor. Tabi bir de son günlerde fazla ilgi çeken İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’i zor durumda bırakmak…
Son iki ayda Ankara’da CHP Kurultay davasının sonuçlarıyla ilgili olarak olumlu bir hava yaratılmışken, CHP İstanbul İl Kongresi’nde benzer iddialarla iddianame hazırlanması, birçok ismi şaşırtmış. Hatta, bu davalarla ilgili karar vericilerin Ankara’dan olmadığının özellikle altını çizen AKP’liler var.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in gelişmeler üzerine geçen hafta, 'Kurultayla ilgili olumsuz karar çıkmaz. Bu, sonuç değil süreç odaklı bir dava. CHP’yi tartıştırmaya açmaya yönelik. Mesele birinin partinin başına gelmesi değil. Mesele bu ihtimalin konuşulması ve partinin tartışılması. Bu partiye asla ne kayyum atanır ne butlan gelir. Olacak olan şudur: Ertelenir ve parti tartışılmaya devam eder. O zaman doğrusu tartışmamak…' demişti.
AKP’de kapalı kapılar ardında konuşulanlar da aynı."