İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Zeytinburnu'nda gençlik buluşmaları kapsamında ziyaretler gerçekleştirdi.

Seçimleri kazanıp kazanamayacaklarına ilişkin gençlere soru yönelten Akşener, "Bn umutluyum. Kazanmak istiyoruz. İnşallah kazanacağız da. Milliyetçi oylarımızla İYİ Partilileri etrafımıza çekebilirsek, Kılıçdaroğlu’na yönlendirebilirsek seçimi kazanacağını düşünüyoruz" dedi.

'2,5 MİLYON İNSANI KATMAMIZ GEREKİYOR'

Akşener de bunun üzerine “Gençlerin mutlu olması harika bir şey. Ben de kazanacağımızı düşünüyorum ama mutlaka oy kullanmaya gideceksiniz. Bu bir referandum şu anda. 0- 0 başlıyor. 21 yıldan sonra başladığı güne döndü AK Parti ve Sayın Erdoğan. Yüzde 35’e düştü oyu. Dolayısıyla 1,5 milyon oy var aradaki fark. 2,5 milyon insanı katmamız gerekiyor. Ya sandığa götüreceğiz ya da ikna edeceğiz” diye konuştu.

'ÇOK BÜYÜK BİR RAKAM'

Sığınmacılarla ilgili da Akşener, “Uluslararası hukuku işletmeniz lazım, çünkü imza atmışsınız anlaşmalara. Geri Kabul Anlaşması'nın mutlaka iptal edilmesi lazım” dedi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın Suriyelilere yönelik “Zorla göndereceğiz” açıklamasının da hatırlatılması üzerine Akşener, “Orta bir noktada buluşulmuş oldu dün itibarıyla. Avrupa Birliği’ni katacaksın, sorumlusu, Amerika’yı katacaksın, sorumlusu, Rusya’yı katacaksın, sorumlusu. Hükümet, diyelim Beşşar Esad mı bugün, onunla anlaşacaksın, sorumlusu. Türkiye bu yükten hem ekonomik manada hem demokratik manada sizin geleceğiniz açısından, özellikle gençler açısından çok sorunlu. Bu çok büyük bir rakam” yorumunu yaptı.

'MUHARREM BEY'DEN TALEP EDİN'

Meral Akşener, ilk turdaki cumhurbaşkanı seçiminden çekilen Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile ilgili de bir gencin “Bizim her oy ihtiyacımız varken neden Muharrem İnce’ye gitmiyoruz ya da gitsek bile fayda etmiyor” sorusunu da yanıtladı. Akşener, şunları dile getirdi:

“Mesela Muharrem Bey ile ilgili en başından beri ‘Millet İttifakı’nın bünyesinde yer aldığı takdirde çok memnun olurum’ dedim. Hem Sinan Bey hem Muharrem Bey’in cumhurbaşkanı adaylığına ‘Onların hakkıdır. Linç etmeyin’ dedim. Öyle linç uzmanı olunmuş bir Türkiye var. Dolayısıyla ipin ucu kaçıyor sosyal medyadaki o şehvetli vaziyette. Sonuç, bir uçtan bu uca gidiliyor. İnsanlar kırılıyor o zaman. Dolayısıyla buradaki cumhurbaşkanı adayımızın bu ilişkileri kurması gerekiyor. Tam yetkili bu konuda. Mesela Ümit Bey bizim partimizden ayrılarak parti kurdu. Benim o konuyla ilgili bir tane lüzumsuz kelimemi duydunuz mu, duymadınız. Büyümesinden yanayım sistemin. Buna Sinan Bey de keşke gelseydi, Ümit Bey’in de gelmesinde hiçbir sakınca yok. Yani Kemal Bey’deki o yetkinin içinde Muharrem Bey de var. Bu sistemi ona göre kurmakta fayda var. Sizin konumuzdaki gençler baskı yapın, talep edin. Kalmış 4 günümüz. Hem Muharrem Bey’den talep edin hem Kemal Bey’den talep edin. Şimdi benden talep ettiniz. Ben bunu ileteceğim.”

'İNCİTİCİ BİR KELİMEMİZ OLMADI'

Muharrem İnce’nin Erdoğan’ı desteklemeyeceğini düşündüğünü de vurgulayan Akşener, “Beraber cumhurbaşkanı adaylığı yaptık. Son derece saygılı gittik birbirimize. Sistem bölünmesin diye tek, en ufak incitici bir kelimemiz olmadı. 2018’den bahsediyoruz. Öyle bir tecrübem var benim kendisiyle” dedi.

'TÜRKİYE ÇOK TRAVMA YAŞAMIŞ BİR ÜLKE'

Ümit Özdağ ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun protokol imzalamasından memnuniyetini de dile getiren Akşener, ATA İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan’ın, Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemesine ilişkin de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Yani Sinan Bey öyle uygun görmüştür. Ben mesela onun seçmeninin hurra oraya gideceğini düşünmüyorum. Ben bir partinin genel başkanıyım. İYİ Parti’nin seçmeninin, ben şöyle karar verdim diye hurra oraya gideceğini düşünmüyorum. Yani herkesin netice itibarıyla aklı, fikri var. Mesela AK Parti seçmeninin de çeşitli sebeplerden oy verdiğine inanıyorum ben. Çeşitli gerekçeleri var insanların. Düşünmeden falan değil. Türkiye çok travma yaşamış bir ülke. O travmaları acaba tekrar yaşar mıyım, endişeleri var insanların. Bunu da saygıyla karşılayıp o travmaları yaşamayacağını ispatlamak durumundadır siyasetçi.” (ANKA)