2009-2014 döneminde Buca'da belediye başkanlığı yapmış olan Ercan Tatı Polemik Haber Özel Yayını'nın konuğu oldu. 

İzmir'de yaşanan depremle ilgili eleştirilerde bulunan Tatı, İzmir'de toplanma alanlarının çoğunun işgal altında olduğunu söyledi. Tatı, "Biz fay hatlarının yerini biliyoruz. Bir öneride bulundum. Fay hattının sağında ve solunda 40 km'lik alana yapı izni vermeyelim dedim.  Okullara dikkat çektim. 15 yıl önce basının karşısında 250 okul çürük dedim. 6 üzeri deprem olursa okullar zarar görür dedim. İki gün sonra deprem oldu. Söylediğim okullar çatladı. Bir güçlendirme yapıldı arkasından ama müteahhitlerin güçlendirilmesi gibi oldu! Depreme hazır olmadığımız gerçeğini kabullenmeliyiz" dedi.

ercan tati
Ercan Tatı

'İZMİR'İN TURİZMİNİ ANLATAMIYORUZ'

İzmir'in turizmden hak ettiği payı alamadığını söyleyen Tatı, "İzmir'in tanıtımını yapamıyoruz" diyerek yetkilileri eleştirdi. Tatı, "Tanıtamıyoruz. Bergama'dan tarihi sunağımızı Almanlar'a kaptırmışız. Sahillerimizi, kültürümüzü, tesisilerimizi anlatamıyoruz. Turizmden hak ettiğimiz payı alamıyoruz" dedi.

TATI'DAN GIDA KRİZİ ÇIKIŞI

İzmir'de gıda potansiyelinin çok yüksek olduğunu söyleyen Tatı, Hristiyanlık başta olmak üzere bir çok din tarafından kutsal atfedilen incirin %75'inin İzmir'de üretildiğini açıkladı ve büyük bir gelir kaynağı olduğunu söyledi. Tatı,"Osmanlı zamanında çekirdeksiz kuru üzüm İngiltere'ye her sene 1-2 gemi gidermiş. Şimdi dünyaya dağıtıyoruz. Çam fıstığı... Çok pahalı bir ürün ve dünyaya satıyoruz. İGM Üyesi iken İzmir'e 6 zeytinyağı fabrikası yaptırdık. 4 milyon zeytin fidesi dağıttık köylüye. Öyle kararlar aldık ki... Kimsenin zarar vermesine izin vermedik. Kendi kendine üreyen kutsal bir ağaç. Her yıl ürün verir. Zeytinyağı'nı çıkardıktan sonra çekirdekleri sıkıştırılıp madenlerden çıkan kömürlerden bile daha kaliteli bir yakacak elde ediliyor. Gelin bir karar çıkaralım. Tarım arazilerini imara açanlara yaptırım uygulayalım. Maalesef İzmir'de bir sorun var. Benim belediyelerimle ilgili değil konu. Geçen hafta Dikili'ye gelen bir şahıs kahvehaneye giriyor. Bir tarlayı işaret ederek, tarlanın kimin olduğunu soruyor. Tarlanın sahibini buluyor, afaki bir fiyat dahi olsa ödüyor ve satın alıyor. Bunu başka birkaç tarla için de yapıyor. Halbuki buralar jeolojik ve arkeolojik sit alanı. Ertesi gün sit alanından çıkarılıyor ve yapılaşmaya açılıyor. Hükümete yakın kişiler Ankara'dan karar veriyor" ifadelerini kullandı.

POLEMİK HABER / KADİR KAPLAN